| Bu bilgiç şehirliyi araştıracağım. Dışarı çıkar ve orada tut. | Open Subtitles | سأتحقق من فتى المدينة هذا اذهب به وأبقيه خارجا |
| Tamam. Onu araştıracağım. Harika. | Open Subtitles | لم يظهر أيّة ردّة فعل على الإطلاق حسناً، سأتحقق من أمره |
| Püro dükkanını araştıracağım, bakalım bir ev adresi var mı. | Open Subtitles | سأبحث في سجلات محلات السجائر علني أجد عنوان المنزل |
| araştıracağım. Bir şeyler yapabileceğime eminim. | Open Subtitles | سأنظر في الأمر ، أنا واثق أنه يُمكنني فعل شيء ما |
| Ben de Ashton Keller ve ilk kurbanımız arasındaki bağı araştıracağım. | Open Subtitles | دعنا نتمنى ذلك أنا سأبحث عن أي إرتباطات أخرى بين آشتون آشتون كيلير وضحيّتنا الأولى |
| Burada kalıp araştıracağım. | Open Subtitles | سأبقى هُنا للقيام بتحرياتي لذا، |
| Ben onu araştıracağım. Benimle gelmek ister misin? | Open Subtitles | سأذهب للتحقق من أمره، هل تريدين القدوم معي؟ |
| - Evet, ama ya değilse? Sözleşmelerinin çoğu 'çok gizli' etiketli, ama onları araştıracağım. | Open Subtitles | أغلب أعمالهم سرية تماماً لكن سأتحرى الأمر |
| Tamam. Hemen telaşa kapılma, bu işi araştıracağım. | Open Subtitles | حسنٌ , لا داعي للتحدث عن هذا سأتفقد بشأن العمدة |
| Pazarlama dersi için yarına ünlülerin bloglarının etkisini araştıracağım. | Open Subtitles | إذا, علي أن أبحث في تأثير مدونات المشاهير لدرس التسويق غدا |
| Yeni asistanın olarak, araştıracağım, gerçekte neler olup bittiğini öğreneceğim. | Open Subtitles | كمساعدك الجديد سوف أتحقق من ذلك و أكتشف ماللذي يجر معه حقاً |
| Ben bir araştıracağım. Siz beyler bir yere ayrılmayın. | Open Subtitles | سأتحقق من مكنونها، و أنتم يا رفاق أبقوا على نشاطكم. |
| Finansal durumunu araştıracağım, belki bir liste oluşturabilirim. | Open Subtitles | سأتحقق من أصولها المالية، لعلي أتمكن من إعداد قائمة بهم |
| Bunu bir araştıracağım, eğer bir yanlış varsa senin tepene binerim, Joe. | Open Subtitles | سأتحقق من العمليّة وفي حال وجود مكيدة (سأتخذك عدوَّا يا (جو |
| Tamam siz etrafa bakın ben kazaları ve o dövmeyi araştıracağım. | Open Subtitles | ماذا عنكم شباب اذهبوا وألقوا نظرة في الأرجاء وأنا سأبحث في هذه الحوادث وعن هذه العلامة |
| Ben... Japon Mahallesi'ni ben araştıracağım. | Open Subtitles | سأبحث في مستوطن اليابانيين بنفسي. |
| Ve sizi temin ederim ki, bunu araştıracağım. | Open Subtitles | و يُمكنني أن أؤكد لك أنني سأنظر في الأمر |
| Yarın araştıracağım. Kraliyet ahırlarında beklendiğimizi unutma sakın. | Open Subtitles | سأنظر في الأمر غداً لاتنسين أننا سنذهب إلى الاسطبلات الملكية |
| Almanya'daki şirketten bu maddeyi alan yerel şirketleri araştıracağım. | Open Subtitles | سأبحث عن معيدي التذخير المحليين الذين يشترون من شركة ألمانية |
| Burada kalıp araştıracağım. | Open Subtitles | تصوير! سأبقى هُنا لأقوم بتحرياتي. |
| Etraftaki kameraları araştıracağım. | Open Subtitles | سأذهب للتحقق من جميع كاميرات المراقبة بالقرب من المصنع |
| Terkedilmiş görünüyor. Daha ileriyi araştıracağım. | Open Subtitles | يبدو في حالة مهجورة سأتحرى أبعد |
| Kadınlara saldırıdan ya da ev içi şiddetten hapse giren polisleri araştıracağım. | Open Subtitles | سأتفقد كل شرطي اعتقل لتعنيف امرأة بأي عنف محلي |
| Sabah uyanır uyanmaz araştıracağım. | Open Subtitles | سوف أبحث في الأمر أول شيء في الصباح. سيدي. |
| Etrafı araştıracağım. | Open Subtitles | أعتقد أن علي أن أتحقق من الجيران |
| Arkadaşının hatırı için Asuncion olayını araştıracağım. | Open Subtitles | لكن سأبحث فى الامر اسونسيون من اجل صديقك |