| Colbert'ın arabasında bir parça "Osmunda" buldum. | Open Subtitles | وجدت جذع من نبته في سيارة القتيل |
| Sara, Carl Fisher'ın arabasında bir viski şişesi kapağı bulmuştu. | Open Subtitles | سارة " وجدت علبة ويسكي " " في سيارة " كارل فيشر |
| Valinin arabasında bir bomba olduğunu sanıyoruz. | Open Subtitles | نحن نظن بأن هناك قنبلة في سيارة الحاكم |
| Çocuk tacizcisiydi. arabasında bir çocukla seks yapıyordu. | Open Subtitles | لم يكن لصاً, كان متحرشا بالأطفال كان يمارس الجنس مع ذلك الطفل في سيارته |
| Ama ikiside bir çete zihniyetine sahip ve Dwight'ın arabasında bir yaba olduğuna eminim. | Open Subtitles | لكن اثنينهم لديهم عقلية الغوغائيين وأنا متأكدة جدا بأن دوايت لديه محرثة في سيارته |
| arabasında bir bomba varmış. | Open Subtitles | كانت قنبلة في سيارتها |
| Birinin asistanının arabasında bir bıçak bulmamışlar mıydı? | Open Subtitles | الم يجدوا سكين في سيارة أحد المساعدين ؟ |
| - Grace'in arabasında bir sorun mu var? | Open Subtitles | أهناك عطل ما في سيارة جريس؟ |
| Sara Crenshaw'ın arabasında bir miktar alçı ve sığır kılı daha buldu. | Open Subtitles | آه ، (سارة) وجدت عينات كثيرة من الجبس والشعر البقري في سيارة (كرينشو). |
| Silva'nın arabasında bir anahtar bulduğumuzu biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرفين المفتاح الذي وجدناه في سيارة (سيلفا)؟ |
| - Şekerci'nin arabasında bir şey gördüm. | Open Subtitles | "رأيت شيئاً في سيارة "رجل الحلوى |
| Ve Ella, Hector'un arabasında bir Mondo alev makinesi buldu. | Open Subtitles | ووجدت (إيلا) موقد اللحام "في سيارة "هيكتور |
| Wilton'ın arabasında bir metkup vardı. | Open Subtitles | كانت هناك رسالة في سيارة (ويلتون). |
| Evet, arabasında bir biyo silah varken kafa kafaya çarpışmak. | Open Subtitles | يا للروعة ، التصادم وجها لوجه بوجود سلاح بيولوجي في سيارته هذا ليس من الحكمة في شيء |
| Garaja gidiyorum, arabasında bir şey bulabilir miyim bir bakacağım. | Open Subtitles | أنا ذاهب لموقف السيارت، تفحص إذا كان لديه أي شيء في سيارته. |
| arabasında bir kilo bulundu. | Open Subtitles | لقد عثروا علي كيلو في سيارته |
| arabasında bir kadın küpesi buldum. | Open Subtitles | ووجدتُ أقراط إمرأة في سيارته. |
| arabasında bir bomba varmış. | Open Subtitles | كانت قنبلة في سيارتها |