| Korsanın Ares kopyasını bulursam bana kızın adını söyler misin? | Open Subtitles | هل ستقول لي إسمها إذا وجدت نسخة القرصان من "أريس"؟ |
| Fakat Zeus, bir gün Ares'in görevini tamamlamak için geri dönebileceğini biliyordu. | Open Subtitles | لكن ، عرف زيوس... بأنّهُ سيأتي يوماً يعود فيه أريس لينهي مهمّتهُ. |
| Özür dilerim ama o adamın dediklerine bakılırsa bu Ares olmalı. | Open Subtitles | لكن ، بعد كلّ ما قالهُ الرجل ، لابدَّ أنّها فعلة أريس. |
| Artık savaşların eğlenceli olmamasından yakınan savaş tanrısı Ares'in Thanatos'un zincirlerini çözmesiyle her şey normale döndü. | TED | ولم تعد الأمور إلى طبيعتها إلا عندما شعر إله الحرب آريس بالغضب لأن الحروب لم تعد ممتعة، فحرر ثاناتوس من أصفاده. |
| Problem şu ki, en büyük uzay aracının çapı 2.7 metre. Ares'in kanat açıklığı 6.4 metre, uzunluğu 5.2 metre. | TED | والمشكلة الأُخرى .. أن المركبات الفضائية يبلغ قطر أكبرها 9 أقدام أما مجاز أجنحة - آريس - فيبلغ 17 قدم |
| Almanları savaştıran Ares. | Open Subtitles | لقد كان أريس من حثَّ الألمان على القتال. |
| Kimse dünyayı Ares'ten korumayacaksa, ben korumalıyım. | Open Subtitles | لو لم يدافع أحد عن العالم من أريس ، فحُري بيّ ذلك. |
| Üzgünüm ama belli ki Ares'in kontrolü altındasın. | Open Subtitles | آسفة ، لكن من الواضح أنّكَ تحت سيطرة أريس. |
| Ares şimdiye dek yapılmış en ölümcül silahı yarattı. | Open Subtitles | لقد صنع أريس سلاحاً لم يصنعهُ العالم من قبل. |
| Herkül, savaş tanrısı olan babası Ares'in kendisine verdiği kemeri geri almalıydı. | TED | حيث أنّ على "هرقل" استعادة حزامها الذي أعطاها إياه والدها "أريس"، عملاق الحرب. |
| Müttefiklerimizden bazıları bile Ares için bir servet öder. | Open Subtitles | وربّما حتى بعض حلفائنا قد يدفعون ثروة ليضعوا أيديهم على "أريس" |
| Ares'in bulmamız gereken korsan kopyası bu. | Open Subtitles | هذه هو الجزء المُقَرصن من "أريس" الذي يجب أن نجده |
| - Ares kopyası hâlâ satılık olabilir. | Open Subtitles | لكن يمكن أن نسخته من "أريس" مازالت متداولة |
| Eminim Ares'in devre kartı, anakarta bağlanmıştır. | Open Subtitles | أراهن أن الدارة التي تشغل "أريس" مربوطة مباشرة باللوحة الأم |
| Pek büyük değil ama içinde 20 milyonluk Ares var. | Open Subtitles | أعلم أنّه لا يظهر كأنّه غالي الثمن، لكن في الداخل ما يقدر بـ20 مليون دولار سعرا لـ"أريس" |
| Zeus bizi savunmak için tanrılara komuta ettiğinde Ares hepsini birer birer öldürdü ta ki geriye Zeus kalan dek. | Open Subtitles | بينما يرسل زيوس الآلهة للدفاع عنّا... قام أريس بقتلهم واحداً تلو الآخر... إلى أن تبقى زيوس فحسب. |
| Bunu sen biliyorsun Ares'le bir çocuğun öfkeli olabileceğinden daha fazla şeyler yaptın. | Open Subtitles | حسنا، أنت تعرف، كنت قد فعلت بعض الامور مع آريس التي قلبت موازين أكثر نحو غاضب من نوع. |
| Ares, hükümetimiz tarafından yapılan zulümlerden kurtulanlardan birisi. | Open Subtitles | آريس هو واحد من العديد من الناجين من الفظائع التي ارتكبت من قبل حكومتنا. |
| Ares, insanların kalbini, kıskançlık ve şüpheyle zehirledi. | Open Subtitles | آريس سمّم قلوب البشر بـالغيرة و الريّبة. |
| Toplantımızın sonucu da robotik roket yakıtlı uçaktı, biz Ares diyoruz. | TED | وقد كانت خلاصة إجتماعنا ذلك .. هو روبوت صاروخي طائر يدعى - آريس - |
| Ares Mars üzerinde uçarken böyle gözüküyor. | TED | هكذا سيبدو - آريس - وهو يحلق فوق كوكب المريخ |