"arkadaşlarıma" - Translation from Turkish to Arabic

• اصدقائي
• صديقاتي
• أصدقائى
• زملائي
• بأصدقائي
• رفاقي
• أصدقائي
• لاصدقائي
• لزملائي
• وأصدقائي
• واصدقائي
• لصديقاتي
• اصدقائى
• أصحابي
• لأصدقائي

arkadaşlarıma da artık Marslı gibi görünmek zorunda değilsiniz diyorum.
اخبر اصدقائي كلهم بأن ليس عليهم بأن يبدو من المريخ

Bazı Parisli arkadaşlarıma bile söylemiştir.
حتى انها ربما أخبرت بعض اصدقائي الباريسيين

Sana, tüm kız arkadaşlarıma, terk edildiklerinde söylediğim şeyi söyleyeyim.
انظر، سأخبرك ما أخبر به جميع صديقاتي عندما يهجرهم أحبابهم

Ama ben arkadaşlarıma duygularımı anlattım.
لكنى أخبرت أصدقائى كيف كان شعورى و أتعرفين ماذا ؟

Bu yapılanların hiçbiri benim değil. Tamamı sunumlarını istediğim ve birleştirdiğim iş yerimdeki arkadaşlarıma aittir.
لا شيء من هذا كان عملي، بل كله من عمل زملائي في العمل، وفي الحقيقة قد طلبت منهم شرائح العرض وأدرجتها في حديث اليوم.

arkadaşlarıma da hoş geldin deyin.
أيها الأطفال، رجاءً رحبوا بأصدقائي بنفس الطريقة، هيا، هيا

arkadaşlarıma ve East Blue'ya dokunma artık!
لا تؤذي رفاقي او الازرق الشرقي اكثر من ذلك

Tüm arkadaşlarıma söyleyeceğim.
سوف أخبر اصدقائي بأن ستان روس فتح السستة

Ablam bütün arkadaşlarıma silahlı soygundan hapse atıldığımı söylemişti.
اختي اخبرت اصدقائي انني في السجن بتهمة سرقة

Burada bulursam eğer Yurt İçi Güvenlik'teki arkadaşlarıma söyleyeceğim ve sen de Club Gitmo'da oturuyor olacaksın hem de İslamik Cihad bile diyemeden çabuk burada kutsal kitabını tuvalet kağıdı diye kullanırken.
و في هذه الحاله ، اذا وجدت ، سأخبر اصدقائي في ادارة الامن القومي ويمكنك الجلوس في نادي جيتمو

Her neyse, bir işe girdim ve arkadaşlarıma öğle yemeği ısmarlıyorum.
على كل حال . لقد حصلت على عمل وقد دفعت حساب غداء كل اصدقائي

Belki de bazı eski kız arkadaşlarıma sormalıyım.
ربما ينبغي لي أن أسأل بعض من صديقاتي السابقين.

Seni arkadaşlarıma göstermek için daha fazla bekleyemeyeceğim.
لا أستطيع الإنتظار حتى أريك لجميع صديقاتي

Bunun polis tarafından kovalandığım için mi yoksa yeni arkadaşlarıma şimdiden aşık olduğum için mi olduğunu bilmiyorum.
لا أعرف أن كان السبب . مطاردة البوليس لى ام لأننى وقعت حقاً فى الحب . مع أصدقائى الجدد

İçeriye girince, arkadaşlarıma onların da benim gibi vakalarımız etrafında dönen sözcüklerle ilgili aynı deneyimi yaşayıp yaşamadıklarını sordum.
عدت الى الداخل، سألت زملائي اذا كانوا يعانون من نفس التجربة تطاير الكلمات كحالتي.

Odadaki diğer iş arkadaşlarıma baktım.
ونظرتُ حولي في الغرفة في زملائي المسؤولين التنفيذيين.

Öldürülen arkadaşlarıma... ve benim 12 yıl hapis yatışıma.
بأصدقائي المقتولين وبقضائي 12 سنة في السجن

Durumu yeterince iyi kavradık, arkadaşlarıma dokunma artık!
انتظر ، انا أَفْهمُ الوضع لا تَآْذى رفاقي

Vatandaşlık İşleri Merkezi'nde çalışan arkadaşlarıma göre, eğer ortada bir duyarsızlık varsa bu duyarsızlık seçmenden değil, sistemden kaynaklıdır.
لكن كما يقول أصدقائي العبقريون في مركز التصميم المدني، إذا وجدت اللامبالاة، فإنها تأتي من النظام، وليس من الناخب.

Orada çalışan arkadaşlarıma 200.000 won verdim.
لقد قدمت 200000 وان لاصدقائي العاملين بالحديقه

Section 20'deki ekip arkadaşlarıma söylemek istediğim bazı şeyler var.
هناك شيء آخر أود أن أقول، لزملائي في القسم 20

Aileme ve arkadaşlarıma kanser olduğumu nasıl söyleyeceğimi düşünüyordum.
كنت أفكر كيف سأخبر عائلتي وأصدقائي بأنني مصابة بالسرطان.

Benimle ilgilendikleri için anneme ve babama teşekkür etmek istiyorum. Ve beni seven arkadaşlarıma...
اود ان اشكر عائلتي واصدقائي على حبهم ورعايتهم لي

Bakıcısı olduğum ölen çocuğun babamın gayri meşru çocuğu olduğunu arkadaşlarıma açıklamaya bayıldım.
أحببتُ تفسيري لصديقاتي أنّ الطفل المُتوفّي الذي اعتدتُ مجالسته هو ابن أبي من علاقة حبّ مُحرّمة.

Filodaki arkadaşlarıma selam ediyordum, efendim.
فقط أقول مرحباً لبعض اصدقائى على متن الأسطول , سيدى

Herkese anlattım: Polise, komşularıma, aile ve arkadaşlarıma, tamamen yabancılara, ve bugün buradayım çünkü hepiniz bana yardım ettiniz.
وقلت للجميع الشرطة، جيراني أصحابي وأهلي وأشخاص غرباء تماماً وأنا هنا لأنكم جميعاً ساعدتموني.

Çok okuyorum, Lily'nin çok iyi bildiği gibi, çok sevdiğim kitaplarımı arkadaşlarıma yolluyorum.
أنا أقرأ كثيرا وهكذا، كما تعلم ليلي جيدا، كتبي التي أحبها، أرسلها لأصدقائي.