| O mektupları okumak bir onurdu çünkü seni diğerlerinden ayıran şeyin tek bir puan olmadığını artık biliyorum. | Open Subtitles | كان من الشرف قراءة هذه الرسائل لأنني الآن أعرف أن ما يفرقك عن الآخرين ليست مجرد نقطة واحدة |
| Beni buna zorladıysa da artık biliyorum ki bu kaderi hak etmedi. | Open Subtitles | مع أنه تطاول على ولكني أعرف الآن إنه لم يستحق هذا المصير |
| artık biliyorum ki, gerçekleri görmem için bir çift göze ihtiyacım yok. | Open Subtitles | أنا أعلم الآن أني لا أحتاج إلى عيون لأرى ما هو مهم |
| artık biliyorum. Sadece paraya bakan sıradan bir kız. | Open Subtitles | الآن أنا أعلم فتاة أخرى تبحث عن المال فحسب |
| Geçmişiyle ilgili neden konuşmadığını hep merak etmiştim. artık biliyorum. | Open Subtitles | لطالما كنت أتسآءل لما لم يتحدث مطلقاً عن ماضيه, و الآن عرفت |
| artık biliyorum ki, yok olup gitmeyi asla kabul edemem. | Open Subtitles | الآن أعلم أنه لا يمكنني أن أقبل الانقراض |
| Onca zaman hükümet sarayının önünden yürüdüm geçtim ve artık biliyorum ki Wade tüm bu zaman boyunca altındaydı. | Open Subtitles | في كل تلك المرات التي عبرت فيها على مرج المحكمة الان اعرف أن وايد كان تحت المرج طوال الوقت |
| ama artık biliyorum | Open Subtitles | و لكن الآن , أعرف أنه مضى عشرون قرن من النوم المروّع |
| O mektupları okumak bir onurdu çünkü seni diğerlerinden ayıran şeyin tek bir puan olmadığını artık biliyorum. | Open Subtitles | كان من الشرف قراءة هذه الرسائل لأنني الآن أعرف أن ما يفرقك عن الآخرين ليست مجرد نقطة واحدة |
| Şimdi daha önce hiç bilmediğim şeyleri artık biliyorum. | Open Subtitles | أنا الآن أعرف أشياءا حول نفسي التي لم أعرفها أبدا من قبل |
| Her gece yatağa yatıp bunun böyle olmaması için dua ettim ama artık biliyorum bu böyle... | Open Subtitles | أتمدد في السرير ليلة بعد ليلة أدعو أن لا يكون ذلك حقيقي لكني أعرف الآن .. |
| Seni kimin kaçırdığını merak ediyordum ama artık biliyorum. | Open Subtitles | كنتُ أتسائل عمّن قام باختطافك، لكنني بتُّ أعرف الآن. |
| Ben senin yanındayken güvende olmayacağını artık biliyorum. | Open Subtitles | أعرف الآن أنك لن تكوني آمنة طالما أنا موجود |
| Kafama yazdım. İyi ki söyledin. artık biliyorum. | Open Subtitles | سعيد أنكِ أخبرتيني ، أعلم الآن أنكم مدرسة للباليه وليس مركزاً للرعاية |
| Çünkü o zaman kim için çalıştığımı bilmiyordum, artık biliyorum. | Open Subtitles | لأنّي لم أعلم مَن كنت أعمل لحسابه عندئذٍ، لكنّي أعلم الآن. |
| artık biliyorum. Sadece paraya bakan sıradan bir kız. | Open Subtitles | الآن أنا أعلم فتاة أخرى تبحث عن المال فحسب |
| Herkesten neden bu kadar sevgi ve saygı almak istediğini artık biliyorum. | Open Subtitles | الآن عرفت لم تتلقين الكثير من الحب والإحترام من الجميع، |
| Ben de gittiğin buna zaman neler yaptığını merak ediyordum. artık biliyorum. | Open Subtitles | تساءلت عمّا كنتَ تكيده أثناء غيابك، الآن أعلم. |
| En azından, Allie'nin kendisini pembe kasık ağrısıyla ortada bırakan yaşlı herif diye kimden bahsettiğini artık biliyorum. | Open Subtitles | علي الأقل الان اعرف انه عندما ألي تحثت عن الرجل العجوز الذي pink-balled her |
| Bu hayatta, acaba senden daha iyi yapabileceğim bir şey var mı diye merak eder dururdum. artık biliyorum. Ne kadar zarifsin. | Open Subtitles | إن كنت أفضل منكِ في أي شيء ، والآن أعلم أنتِمترفةجداً.. |
| artık biliyorum. | Open Subtitles | . الان أعرف |
| Sen bir babanın nasıl olması gerektiğini düşünüyorsun bilmiyorum ama ben artık biliyorum. | Open Subtitles | لست واثقاً ما هو رأيك في كيف يجب أن يكون الآباء ولكنني الآن علمت كيف يجب أن يكونوا |
| Ama o yapmamış Bayan Hughes. artık biliyorum. | Open Subtitles | ولكنه لم يرتكب الجريمة يا سيدة (هيوز) أعرف هذا الآن |
| Kocanızın ölümüyle bir ilginiz olmadığını artık biliyorum. | Open Subtitles | والآن أنا أعلم بأنه ليس لك علاقة بمقتل زوجك |
| artık biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف ذلك الآن وأنتِ أحببته |
| - onu bulmaya çalışırken. - Biliyorum. Ben artık biliyorum. | Open Subtitles | . بينما تبحثين عنها - . أعلم ، أعلم هذا الآن - |
| Daha önceden bilmiyordum, Ama artık biliyorum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف ذلك سابقاً و لكنني أعرفه الآن |