| Bazı resimlerini bizim için açık artırmaya çıkardı. Gönüllü olarak mı? | Open Subtitles | وقد باعت لنا بعض اللوحات فى المزاد متطوعة ؟ |
| Bir açık artırmaya katılacağım, pasif ortağı bulmam gerekiyor Çin antikası koleksiyoncusuymuş. | Open Subtitles | عليّ الذهاب إلى المزاد, لأتعقّب شريكٌ هادئ, |
| Açık artırmaya giyecek çok seksi bir elbisen olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | لكنني اعتقدت أنكِ قلتِ أنه لديكِ ملابس خليعة لترتدينها يوم المزاد |
| Her randevu 50$'dan açık artırmaya çıkacak. | Open Subtitles | ستبدأ المزايدة بـ 50 دولاراً مقابل كل موعد غرامي |
| Böyle sığır gibi açık artırmaya konulmak hoşuma gitmiyor. | Open Subtitles | أنا لا أحب فكرة ان تجري المزايدة على مثل الماشية |
| Ev sahibemiz, Bayan Sutton, sahip olduğu hazinenin en önemli parçalarından birini, en ünlü Sutton mücevherlerinden birini, açık artırmaya koydu. | Open Subtitles | مضيفتنا، السيدة ساتن، يرفع للمزاد أحد أكثر عزيزها الأملاك، أحد المشهور جواهر ساتن. |
| Savcı yasa dışı olarak alındığını ispatlarsa açık artırmaya çıkartırız. | Open Subtitles | نضعها في المزاد ان كان المدعي العام اكد انها وصلت اليه بطريقة غير شرعية |
| İki gün önce, Smithsonian işimin bir parçası olarak Bramble's'da bir açık artırmaya katılmıştım. | Open Subtitles | قبل يوميـــــــــن حضــرت مزاد في رامبـــل كجــزء من التخفـــي في المزاد |
| İkinci ve son defa başlangıç fiyatı olmadan açık artırmaya sunulacak. | Open Subtitles | المرة الثانية والأخيرة سوف يتم عرضه في المزاد بدون أي سعر في البداية |
| Açık artırmaya fotoğraf bağışladığın için. | Open Subtitles | على التبرع بصورة من أجل المزاد الصامت. أتمزحين معي؟ |
| Biliyorum, madalyonların tanesi bir milyon dolardan açık artırmaya çıkıyor. | Open Subtitles | أنا أعلم أن الميداليات يتم المزاد نحو مليون دولار لكل منهما. |
| Şehre bir araziye fiyat vermek için gelmiş ve açık artırmaya hiç katılmamış. | Open Subtitles | جاء إلى المدينة ليزايد على ملكية، لكنّه لم يصل إلى المزاد قط. |
| Kutular, açık artırmaya kadar bir depo tesisine koyuldu. | Open Subtitles | تمّ وضع الصّناديق في مُنشأة تخزين حتّى موعِد المزاد |
| Polis parkında açık artırmaya çıkması için hazırlanıyor. | Open Subtitles | إنّها في موقف المركبات المُصادرة في إنتظار المزاد. |
| Resmin gerçek sahibi belirlenene kadar... açık artırmaya ara verildi. | Open Subtitles | المزاد موقف حتّى نتبيّن حقيقة ملكية اللوحة |
| Açık artırmaya kadar güvenli bir yerde tutacaktır. | Open Subtitles | حتمًا ستبقيها في مكان آمن إلى أوان المزاد. |
| Tamam bilgisayarların açık artırmaya girmesine dört dakika var. | Open Subtitles | حسناً .. لدينا أربع دقائق حتى يبدأ المزاد |
| Bu parçayla çok ilgileniyoruz o yüzden artırmaya 20 bin dolarla başlamak istiyoruz. | Open Subtitles | ولدينا الكثير من الإثارة بخصوص تلك القطعة ونرغب في بدأ المزايدة بـ20 ألف دولار |
| Bugün açık artırmaya çıkacak olan elmas 212 karatlık sersemletici ve türünün tek örneği bir hazine. | Open Subtitles | الألماسة التي نحن على وشك المزايدة عليها اليوم هي قيراط عيار 212 كنز فريد من نوعه |
| Belli ki, Gundars bu partide uçağı açık artırmaya çıkaracak. | Open Subtitles | من الواضح أن جاندرز يستخدم تلك الحفلة كستار للمزاد على تلك الطائرة |
| Belli ki, Gundars bu partide uçağı açık artırmaya çıkaracak. | Open Subtitles | من الواضح أن جاندرز يستخدم تلك الحفلة كستار للمزاد على تلك الطائرة |