| Küçük bir ara-sıcak yemeğim var. Akşam yemeği öncesi küçük bir atıştırma isteyen varsa buraya bakabilir. | Open Subtitles | لدي هنا بعض المقبلات لمن يريد تناول وجبة خفيفة قبل العشاء، يمكنه القدوم إلى هنا |
| Sonra da o meyveleri atıştırma niyetine beraber yüzdüğün arkadaşlarına verir. | Open Subtitles | ... انه سوف تعطي في وقت لاحق إلى أصدقائك وجبة خفيفة صحية. |
| Aslında hafif bir atıştırma için vaktim var. | Open Subtitles | في الواقع، لدي الوقت لأتناول وجبة خفيفة |
| Hmm... Daha önce yediğimden çok daha fazla atıştırma yiyorum. | Open Subtitles | وبأكل اكثر من الوجبات الخفيفة عن قبل |
| atıştırma makinesi ne âlemde? | Open Subtitles | كيف كانت آلة الوجبات الخفيفة ؟ |
| Önce oyun zamanı, sonra atıştırma zamanı ve sonra da şekerleme zamanı. | Open Subtitles | في البداية، سنحظى بوقت اللعب، من ثم وقت الوجبة الخفيفة وبعدها وقت القيلولة. |
| atıştırma vakti. | Open Subtitles | وقت تناول وجبة خفيفة |
| Herkes atıştırma yapmayı sever. | Open Subtitles | الجميع يحب الوجبات الخفيفة |
| atıştırma zamanı. | Open Subtitles | حان وقت الوجبات الخفيفة. |
| - atıştırma zamanı. | Open Subtitles | -وقت الوجبة الخفيفة |
| - atıştırma zamanı. | Open Subtitles | "وقت الوجبة الخفيفة يا "بو |