| On dört ay sonra, sabaha karşı 2'de, bir adamın ölümüne yol açacak silahı ateş ettim. | TED | لاحقًا بعد 14 شهرًا، في الساعة 2 صباحًا، أطلقت النار ما أدى إلى وفاة شخص. |
| Doğal olarak ateş ettim. | Open Subtitles | متمنياً التمكن من الهرب بشكل تلقائى , أطلقت النار |
| - Tam görmeden ateş ettim. | Open Subtitles | لقد أطلقت النار قبل أن أرى بوضوح هل تذكر ذلك ؟ |
| "Kavga etmek için çok yaşlıyım, o yüzden ateş ettim" gibisinden bir cevap verdim. | Open Subtitles | لأني كبير جدًا على الجدال لذا اطلقت النار |
| Yani ben ateş ediyordum. Evet, çok ateş ettim. | Open Subtitles | أعني، لقد كنت أطلق حسناً لقد أطلقت الكثير |
| Kahretsin, Çok kişiye ateş ettim. | Open Subtitles | اللعنة لقد اطلقت النار على كثير من الناس |
| ateş ettim çünkü başarısız olma riskini göze alamazdım. | Open Subtitles | أطلقتُ النار لأنّني لم أحتمل إمكانيّة الفشل. |
| Silahı omuzladığım gibi ateş ettim. | Open Subtitles | لم يكن هناك وقت كي أصوب جلبت البندقية إلى كتفي وأطلقت |
| Bir el ateş ettim. Ve onu vurduğum anda.. mahallenin köpeğine dönüştü. | Open Subtitles | أطلقت النار ذات مرة, لكن بذات الوقت الذي وصلت إليه قد عاد للتحول من جديد إلى كلب جاري |
| Ateş hattında kimsenin olmadığını görebiliyordum bu yüzden boşa ateş ettim. | Open Subtitles | استطعت رؤية أنه لا أحد بخط إطلاق النار لذا أطلقت النار على الجذع |
| Ateş hattında kimsenin olmadığını görebiliyordum bu yüzden boşa ateş ettim. | Open Subtitles | استطعت رؤية أنه لا أحد بخط إطلاق النار لذا أطلقت النار على الجذع لم أتخيل أبداً أن الرصاصة ستخترق الجدار |
| Sen söylediğin için ateş ettim, ama sen neden vuruldun? | Open Subtitles | أنا أطلقت النار لأنك قلت لي أن أطلق , و لكن لماذا أصبت أنت؟ |
| Ben ölü olana ateş ettim. | Open Subtitles | لقد سَكُر الطبيب وتأخر. لقد أطلقت النار على الميت ، الميت. |
| Cama doğru bir el ateş ettim. | Open Subtitles | أطلقت النار مرة واحدة بالبندقية لكي أكسر النافذة |
| Bir parlama gördüm, birden ateş ettim ve adamı öldürdüm. | Open Subtitles | رأيت وميضا وردة فعلي أن أطلقت النار عليه وقتلته |
| Dışarıda bir kaç Rus var, Teğmen. Yaralıları almaya çalıştılar ben de ateş ettim. | Open Subtitles | الروس حاولوا أن يأخذوا أثنان من جرحاهم، سيدى لذلك أنا اطلقت النار |
| Elbette göremezsin! Az önce gözlerine kuru sıkıyla ateş ettim! | Open Subtitles | بالطبع لا تستطيع أن ترى لقد أطلقت رصاصة فارغة في عينيك |
| Oyun başladıktan 100 milisaniye sonra ateş ettim. | Open Subtitles | لقد اطلقت انا بعد 100 ملي ثانية من بدء اللعبة |
| Bana yumruğunu kaldırdı bende iki kere ateş ettim. | Open Subtitles | أنه أثار قبضته في وجهي لذلك أنا أطلقتُ النار مرتين |
| Olay yerine varıp, kaçarken birkaç el ateş ettim. | Open Subtitles | وصلت الى مكان الحادث وأطلقت بعض الطلقات على سياره الهارب |
| Geçen ay poligonda ateş ettim. | Open Subtitles | قمت بإطلاق النار في مضمار الرماية الشهر الفائت |