| Ben Wraith filosu hakkındaki istihbaratı Atlantis'e götürmeyi daha çok isterim. | Open Subtitles | يجب أن نرسل المعلومات التى لدينا عن أسطول الريث إلى أتلانتس |
| O uydu Wraithler ile Atlantis arasında duran tek şey. | Open Subtitles | و هو الشئ الوحيد الذى يحول بين الريث و أتلانتس |
| Atlantis'li Kida, sen ve ben o kadar farklıyız ki, | Open Subtitles | كيدا ملكة اتلانتيس انت وانا لا نختلف كثيرا عن بعضنا |
| Atlantis'in yeni zengin beslenme alanına ulaşmanın tek yolu olduğunu biliyorlar. | Open Subtitles | يعلمون ان اطلنتس هى المدخل الوحيد لارض جديده مليئه بالغذاء |
| Atlantis, Afrika Okyanusu'na batmadan çok önce büyük olaylar hakkında karar verilmesi için kullanıldılar. | Open Subtitles | وكانت تستخدم لحل كل القضايا الكبيره في الاختيار قبل ان تغرق اتلانتس في المحيط الافريقي |
| Sanırım Atlantis'e botla ulaşmak da iki gün kadar sürer. | Open Subtitles | أعتقد بأنّه سيستغرق منا حوالي يومان للوصول إلى أتلانتيس بالقارب |
| - Ama efsane diyor ki, Atlantis halki bunu biliyordu... | Open Subtitles | أه ، لكن الأسطورة تقول أن شعب أطلانطس كان لديه |
| Atlantis ve Satedalı arkadaşların arasında seçim yapman mı gerekiyor? | Open Subtitles | يجب أن يأتي يوم لتختار بين أتلانتس وأصدقائك من ساتيدا؟ |
| Evet, Bates biz oraya ilk gittiğimizde Atlantis'te hizmet vermişti. | Open Subtitles | نعم.. بيتس خدم على أتلانتس حينما ذهبنا هناك لأول مرة |
| Bana bir iyilik yap, Atlantis geldiğinde onlara elveda dediğimi söyle. | Open Subtitles | فقط أسدوا إلي خدمة عندما تظهر أتلانتس أخبرهم أني أقول وداعا |
| Yıllarca senin gölgende kaldım ve Atlantis'i yıkılmanın eşiğine getirişini izledim. | Open Subtitles | وشاهدوا أثناء أدى أتلانتس إلى حافة الانهيار. |
| Atlantis'ten birinin kocama ihanet ettiğini düşünüyorsunuz. | Open Subtitles | هل تعتقد أن شخصا ما في أتلانتس تمت خيانة زوجي. |
| Ayrıca, bu tamamen çalışır durumdaki bir SNM. Hepsini Atlantis'e getirebiliriz. | Open Subtitles | هذه زى بى إم كاملة الطاقة أريد أخذها إلى أتلانتس.. |
| Bu Hubble Uzay Teleskobundan bir fotoğraf. Atlantis uzay aracı tarafından, Hubble'a yapılan son insanlı uzay uçuşundan sonra çekildi. | TED | هذه صورة، صورة لتلسكوب الفضاء هابل بواسطة المكوك اتلانتيس عندما كان مغادراً بعد رحلات الفضاء البشرية الأخيرة لهابل |
| Artık güçlü Atlantis'in yüzeye çıkıp düşmanlarına dehşet saçmasının zamanıdır. | Open Subtitles | الآن هو الوقت المناسب لعظيم اتلانتيس لترتفع والرعب في قلوب أعدائها. |
| Teyla sadece Wraithlerin Atlantis'ten çok Dünya ile ilgilendiğini kesinleştirmedi bu da korkunç bir şey tabii... | Open Subtitles | تيلا تقول ان الرايث مهتمون اكثر بالارض عن اطلنتس وكما تعلموا الامر مرعب |
| Yersiz baskı yapmak istemem ama şu anda, Wraithlerle Atlantis arasında duran tek şey o uydu. | Open Subtitles | لكن هذا القمر الدفاعى هو ما يفصل بين الرايث و اطلنتس |
| Ya onun Atlantis'indeki insanlar sürekli hata yapmasından bıkmışlarsa ha? | Open Subtitles | بشأن ماذا؟ ماذا لو كان الناس في اتلانتس الخاصة به قد سئموا من تدميره كل شئ؟ |
| 8000 yıl evvel, Atlantis okyanusun dibine battı, | Open Subtitles | منذ ثمانية آلاف عام أتلانتيس الموجودة داخل المحيط |
| "Dehset kulesi." Atlantis'in hazinesi, o kraterin içinde bir yerde. | Open Subtitles | برج الخوف كنز أطلانطس في مكانا ما في تلك الحفرة |
| Ama izlediğimiz kovan gemisi hâlâ Atlantis rotasında. | Open Subtitles | لكن سفينة الريث الأم التي نتعقبها مازالت تتجه لأتلانتس |
| Geçen sene geri geldiğinde, nerdeyse seninle Atlantis'e gitmiyordu. | Open Subtitles | أنت تعرف ، عندما كنت هنا في العام الماضي انها تقريبا لم تعد معك لأتلانتيس |
| - Pekala, çıkınca Atlantis'e haber verin. | Open Subtitles | إتصل بأتلانتيس في أقرب وقت تكون بعيدا فيه |
| Atlantis'in buhar ya da kömür gücünden başka tür bir güce sahip olduğu konusunda aynı fikirde. | Open Subtitles | أن أطلانتس كانت تملك مصدر طاقه من نوع ما أكثر قوه من البخار من .. من الفحم |
| Atlantis'e ayrılmış sınırları ihlal ettiniz. | Open Subtitles | انتم تخترقون الحدود السيادية لأطلانتس |
| Orada bizi Atlantis'e götürecek eski bir yolun kalıntılarını bulacağız. | Open Subtitles | هناك سنجد ... بقايا طريق عتيق والذى سيقودنا الى أطلنتس |
| Kayıp Şehir Atlantis'den kalan bu parayı tutuyorum. | Open Subtitles | أنا أمسك أمامك قطعة معدنية . من المدينة الضائعة لأطلنطوس |
| Atlantis çok miktarda yıldırıma dayanabilmesi için dizayn edilmiş. | Open Subtitles | لقد صممت اطلانطس لاجل مقاومة ضربات البرق.. |