| Hatta buradaki toprakta koşturan tüm atların 1 yıl içinde öleceğini söyledi. | Open Subtitles | و قال أن كل الأحصنة التي ستقوم بجلب التراب ستموت خلال سنة |
| Bu atların başını dikleştirmek lazım. | Open Subtitles | يجب أن تجعل رؤوس هذه الأحصنة مرتفعة أكثر |
| atların ayaklarını görene kadar ateş etmeyin. | Open Subtitles | أوقفوا إطلاق النار حتى تتمكنوا من إصابة اقدام تلك الجياد |
| Toynak bıçağı. atların ayaklarının doğal şekliyle... uyumlu olması için kavis verilmiş. | Open Subtitles | إنّها منحنية وتتماشى مع الشكل الطبيعي لقدم الحصان |
| atların en kuvvetlisi ve büyüğü Boksör... ve onun sadık arkadaşı eşek Benjamin geliyordu. | Open Subtitles | الاكبر والاقوى من بين خيول المزرعة وصديقه المخلص الحمار بنيامين |
| Atlar, tabii ki sınırlı sayıda ve arabalar, kamyonlar ve traktörler ortaya çıktığında atların gidebileceği hiçbir yer yoktu. | TED | فالخيول، بالطبع، محدودة الاستخدام، وعندما تم اختراع السيارات والشاحنات والجرارات، لم يعد هناك فائدة كبيرة للخيول. |
| Hatta durum o kadar kötüydü ki atların çoğu gittikleri yere varamadan öldü. | TED | حقيقةً، كان من السيء جداً أن ماتت معظم الخيل التي معهم، حتى قبل أن يصلوا إلى المكان المنشود. |
| Sokaklar atların ayaklarını zorluyordu. | Open Subtitles | بلاط الشوارع كان صعبا على طبيعة أرجل الأحصنة |
| Bay Rochester John'a atların nereye konulacağını gösteriyor. | Open Subtitles | السيد روتيشستر يدلّ الحوذي على مكان وضع الأحصنة |
| Topların ve atların arasında, lanet kuyruklu yıldızlar, dünyaları gerçekten çok hızlı dönmüştür. | Open Subtitles | بينَ المدافِع و الأحصنة و المُذَنَّب اللعين اللعنة، لقد تحرَكَت الرياح بشكلٍ سريع يا بُني |
| Tarihsel olarak korucular... başı boş dolaşmalarını önlemek için atların öndeki iki bacağını bağlarlardı. | Open Subtitles | تاريخيّاً ، أصحاب المزارع يربطون أقدام الأحصنة لمنعها من الهروب |
| Bütün atların soylarının veritabanı var. | Open Subtitles | تلك هي قاعدة البيانات لجميع فصائل الأحصنة |
| Aynı peri atların yelesini karıştırır geceleri. | Open Subtitles | هذا ما تفعله ماب التى تضفر ذيول الجياد بالليل |
| Sanırım bu savaşta insanlar kadar atların da delirmeye hakkı var. | Open Subtitles | أظن أن من حق الجياد أن تصاب بالخبل في تلك الحرب مثل الرجال |
| Gözleri dehşete düşen atların gözleri gibiydi. | Open Subtitles | عيناها كانتا مثل عيني الحصان عندما تشعر بالذعر |
| Onlar da atların ve İspanyolların girmesini istemiyorlar. | Open Subtitles | لا يتركون الشعب الإسباني أو خيول تدخل للمخزن |
| Terli atlara su içiriyorsun. atların teri kuruyuncaya kadar, sudan uzak tut. | Open Subtitles | تسمح للخيول الساخنة تشرب ابقيهم بعيدا من الماء حتى تبرد |
| atların toynaklarından taş ayıklamaya yarayan bir şey mi? | Open Subtitles | شيء يستعمل لإخراج الحصى العالق في حدوات الخيل |
| atların akıllıları, yalnız olmaktan nefret eder de. | Open Subtitles | الاحصنة عموما تكره أن تكون بمفردها طوال الوقت |
| Sanıyorum ki elindeki tüm güçle birlikte seni bir anlığına bile yavaşlatma umuduyla önümüzdeki yola atlayıp atların tarafından ezilmeyi dahi göze alacaktır. | Open Subtitles | كل شيء وأي شيء قي قوتها، أتخيل بما ذلك الخروج لوسط الطريق أمامنا لتدّهسها خيولك على أمل أن تُبطأك حتى ولو القليل ... |
| Polislere sokaklarda ihtiyacımız var, atların sırtında değil. | Open Subtitles | نريد رجال شرطة في الشارع لاتريدهم على متن أحصنة |
| Üstü yanan adamlar gördüm atların pişmiş etlerini kokladım. | Open Subtitles | رأيت رجالا تشتعل النار في قمصانهم شممت رائحة احصنة محروقة |
| Tümende atların bakımıyla ilgili bölümün kumandasının verilmesi ricasında bulundu. | Open Subtitles | لمكتب الحرب بأنك أن تكون معطى الآمر لخيول الخطوط , للقسم التاسع عشر |
| Alevlerin içinde atların gölgelerini gördüğüm zaman düşündümki ... hepimiz düşündük ... korku içinde : | Open Subtitles | لقد رايت هذه الاحصنه ، تحرق ؟ وظننت فجأة كل شيء حولنا ، مليء بالخوف ؟ |
| Karada savaşırken atların orada olması elzemdir. | Open Subtitles | وجود الخيول معنا ضروري في المعارك البرية. |
| Mesela, Kral Arthur, şövalyelerin, atların olduğu zamanlar. | Open Subtitles | مثل الملك آرثر مع الفرسان والخيول والهراء |
| Zebralar ve atların paylaştığından daha çok gen paylaşıyoruz şempanzelerle. | TED | نتشاطرالكثير من الجينات معهم أكثر من ما يتشاطره الحمير الوحشية مع الخيول. |