| Ertesi gün, çiftçinin oğlu yabani atlardan birine biner, at onu üzerinden atar ve bacağı kırılır. | TED | في اليوم التالى امتطى ابن المزارع أحد الأحصنة البرية. ثم سقط من على صهوة الجواد وكُسرت ساقه. |
| Dükten, şatolardan, atlardan, köpeklerden. | Open Subtitles | الدوق، القلعة، الأحصنة و حتى كلاب الصيد. |
| "Kimse, George'um kadar atlardan anlamaz" dedim ona. | Open Subtitles | لقد أخبرته ان لا يوجد من يعرف عن الأحصنة أفضل منكَ. |
| atlardan bilgi alabildiğime göre, yarışlarda kazanmam pek zor olmadı. | Open Subtitles | من السهل أن تكسب رهانات السباقات .. عندما تحصل على المعلومات من أفواه الجياد .. |
| Hanginiz atlardan, yarışlardan hoşlanır? | Open Subtitles | هل يحب أيٌّ منكم الجياد ، حلبة السباق؟ |
| Yine kazanırız, atlardan... ya da gerekirse başka bir yerlerden. | Open Subtitles | سنعيد كل هذا - . بالخيول أو باى شىء أخر . سنعيد كل هذا |
| atlardan bahsediyorsak, ...onları, onların azametli toynaklarını gördüğünüzü düşünün. | Open Subtitles | وتخيلوا امامكم جيشاً جرارا واذا ذكرنا الخيل فتخيلوا انكم ترونها رأي العين وهي تطبع حوافرها |
| Siz insanlar biz Dwarfların atlardan korktuğunu bilmiyor musunuz? | Open Subtitles | ألا تعرفون أيها الناس أن الأقزام يخافون من الخيول |
| Tahta atlardan ve demir koltuklardan daha fazla bahsetmeyelim. | Open Subtitles | دعينا لا نتكلم ثانية عن الأحصنة الخشبية والكراسي الحديدية |
| Eğer şu atlardan biri olsaydın tüm paramı sana yatırdım, Max. | Open Subtitles | لكن اذا كنتي أحد هذه الأحصنة سوف اضع كل أموالي عليكي , يا ماكس |
| Yalnızca dört sene içinde atlardan otomobillere geçtiniz öyle mi? | Open Subtitles | إذن انتقلتم من الأحصنة إلى السيارات خلال 4 سنوات فقط ؟ |
| Yalnızca dört sene içinde atlardan otomobillere geçtiniz öyle mi? | Open Subtitles | إذن انتقلتم من الأحصنة إلى السيارات خلال 4 سنوات فقط ؟ |
| Bırak o atlardan birine zarar vermeyi, kendini de incitebilirdin. | Open Subtitles | انتي لم تقومي فحسب بإيذاء واحد من تلك الأحصنة كان من الممكن ان تؤذين نفسك |
| Atların ayaklarını atlardan daha çok tanır. | Open Subtitles | إنّه يعلم الكثير عن أقدام الأحصنة أكثر من الأحصنة نفسها. |
| Yolumuzu bulabilmek için donan atlardan kar duvarı örüyorduk. | Open Subtitles | ...و لنهتدى لطريقنا ...كنا نضع جثث الجياد المتجمده |
| atlardan uzak dursan iyi olur Tom. | Open Subtitles | يجب أن تتوقف عن المراهنات " على الجياد يا " توم |
| - atlardan korkuyorum. | Open Subtitles | انا اخاف من الجياد |
| Yine kazanırız, atlardan... ya da gerekirse başka bir yerlerden. | Open Subtitles | سنعيد كل هذا - . بالخيول أو باى شىء أخر . سنعيد كل هذا |
| Ama atlardan anlıyorsun. Bize gereken bu. | Open Subtitles | لكنك خبير بالخيول هذا ما يلزمنا |
| atlardan pek anlamam. - Ajan Heller? - Buyurun efendim. | Open Subtitles | لا أعرف كثير عن الخيل عميلة " هيلر " ؟ |
| atlardan kafamı alamıyordum. | Open Subtitles | لم أتمكن من الحصول على ما يكفي من الخيول. |
| atlardan biri dışarıda. | Open Subtitles | أحد أحصنتك في الخارج |
| Koşsan daha iyi olur sevgilim, çünkü bunları atlardan gizlemeyeceğim. | Open Subtitles | عزيزتى عليك ان تجرى لاننى لن أستطيع وقف تلك الخيول |