| Bu yüzden, onlara bir göz attım ve siz de bakarsanız bunun bir yetişkin tarafından imzalanmadığı apaçık ortada. | Open Subtitles | فألقيت نظرة عليهم واذا ألقيت أنت نظرة من الواضح أن هذه الاستمارة لم يتم توقيعها من قبل شخص بالغ |
| Telefonu kapattım, yüzümü ellerimle kapattım, ve o sessiz çığlığı attım. | TED | اغلقت الهاتف .. وضعت وجهي بين كفي واخذت اصرخ صرخاً صامتاً |
| Muhtemelen onu yere attım ve parçaladım. | Open Subtitles | أنا ربما رميتها على الأرض و ببساطة دست عليها |
| Onu nehre attım. Babam çok kızdı. | Open Subtitles | رميته في النهر هذا ما جعل أبي غاضباً جداً |
| Eve döndüğümde onun klinisyeni Anthony Maden'e e-posta attım | TED | وحين وصلت للمنزل أرسلت إيميل لطبيبه، أنتوني مادن. |
| Aslında son solüsyonu attım mı emin olamadım şu an. | Open Subtitles | بالواقع لا استطيع ان اتذكر اذا كنت تخلصت من المحلول |
| Ön cam kapıdan fırlayıp kendimi taze çimlerin üzerine attım. | TED | قفزت من الباب الأمامي و ألقيت بنفسي على سجادة العشب الأخضر. |
| Ama onu üç saniyede çöpe attım. | Open Subtitles | ثم ألقيت بالفكرة فى سلة المهملات بعد ثلاث ثوانى |
| Cezalı bir köleyken kendimi Firavun'un huzurunda ayaklarına attım. | Open Subtitles | و عندما أصبحت عبدا مدانا ألقيت بنفسى تحت قدميك أمام حاشية فرعون |
| Anne, Bay Altman'a yardım ederek diğer üç hayatı tehlikeye attım. | Open Subtitles | أمي بسبب مساعدتي لسيد ألتمان وضعت حياة ثلاث أشخاص في خطر |
| Çünkü senin için herşeyi tehlikeye attım, ama sen benim ağzıma .ıçtın. | Open Subtitles | لأني وضعت كل شيء على المحك من أجلك و أنتي عبثتِ معي |
| Pek çok insanı hapse attım ve hiçbiri beni takip etmedi. | Open Subtitles | لقد وضعت العديد من الأشخاص بالسجن لا أحد منهم جاء ليلاحقني |
| Ortada saat-maat yok. Çöpe attım, gitti. | Open Subtitles | ما من ساعة، رميتها في سلة المهملات بالشارع |
| Yatmayacaklardı. Onu onun göğüs uçlarına attım! | Open Subtitles | هم ما كانوا سينتهون في السرير رميتها في حلماته البشرية |
| Sonra kardeşimi tuttuğum gibi pencereden attım, çırılçıplak. | Open Subtitles | لذا امسكت بأخى ثم رميته عارياً من النافذه |
| Üzerinde biraz daha çalışacaktım ama sonra attım gitti. | Open Subtitles | كنت سأقوم ببعض التعديلات عليه ولكنني رميته |
| Birkaç hafta önce ona bir mesaj attım. Sorum: Hiç stoik felsefe okudun mu? | TED | أرسلت إليه رسالة قبل بضعة أسابيع، أسأله: هل سبق لك أن قرأت أي فلسفة رواقية؟ |
| Neyse, Paris'e gittiğimde ona bir kart attım. | Open Subtitles | لذا فعندما ذهبت إلى باريس أرسلت له بطاقة |
| attım. Bu gece iki kez üstüm arandı. | Open Subtitles | لقد تخلصت منه لقد تم تفتيشى مرتين اليوم. |
| Ben de çok kötü konuştum ve alet kutusunu attım. | Open Subtitles | لقد قمت برمي بعض المتفجرات هناك بنفسي. وصندوق المعدّات أيضاً. |
| Neyse, kış için sakladığımız tüm parayı attım. | Open Subtitles | على أي حال، قد رميتُ أموالنا التي كنا سنستخدمها في الشتاء |
| - TV'de gösterdikleri mi? - Tüm eşyalarını attım... ama ya nerede yaşadıklarını itiraf ederlerse. | Open Subtitles | ـ هؤلاء الذين ظهروا فى التليفزيون ـ لقد رميت كل معداتهم بعيداً |
| - Evet. Daha bu sabah attım hatta. | Open Subtitles | لقد إستمتعت, في الحقيقة, رميتهم هذا الصباح |
| Oraya gittikten sonra ona mail attım ama cevap vermedi. | Open Subtitles | ثم أرسلتُ له رساله إلكترونيه بعد وصولي ولكنه لم يجبني |
| Ben ise sırf kötü görünüyor diye onu sokağa attım. | Open Subtitles | وقد ألقيته بلا ترو لأني لم أحب شكله في غرفة الجلوس |
| Anneme, yemeği henüz bitirdiğimizi ve gelmemizin biraz daha uzayabileceğini mesaj attım. | Open Subtitles | أعتقد ارسلت لامي رسالة اقول لها باننا انتهينا ناكل في نفس المكان |
| Yıllarca birçok çaresiz bireyi hapse attım. | Open Subtitles | لقد وضعتُ الكثير من الأفراد اليائسين في السجن على مرّ السنين. |
| Hiç böyle bir şey görmemiştim. Ekibi tehlikeye attım, efendim. | Open Subtitles | لم أر شيئاً مماثلاً من قبل عرضت الفريق للخطر سيدي |