| Ve o cezayı çektiğini göreceğim. Hem de her ayını. | Open Subtitles | وسأراك وانت تخدم لقاء هذا حتى آخر شهر من العقوبة |
| Koca Ağustos ayını hatırlayamıyorsun ama doğum günümü hatırlıyor musun? | Open Subtitles | لا يمكنك تذكر كامل شهر أغسطس ولكنك تذكرت عيد ميلادي؟ |
| Ondan vazgeçmek için altı ayını harcadı ve şimdi onunla çıkarak bunu kutluyor. | Open Subtitles | قضت ستة شهور تحاول نسيانه والآن هي تحتفل بذلك بالخروج معه فى موعد. |
| Eğer boruyu tamamlayamazsanız hayatınızın altı ayını boşa harcamış olursunuz. | Open Subtitles | و إذا لم تكملوها فقد اضعتم ستة شهور من حياتكم |
| Öncelikle bir ayını rehabilitasyon merkezinde geçireceksin. | Open Subtitles | وأجد مكاناً لأقيم فيه في الحقيقة, عليكِ أولاً أن تقضي شهراً في مركز إعادة التاهيل |
| Ben üç yıl hapiste yattım o da 18 ayını hastanede geçirdi. | Open Subtitles | فعلت هذا منذ ثلاث سنوات وهو صرف الشهور الـ 18 التالية في المستشفى |
| Geçtiğimiz yıl bir ekibimiz Boston'da, üç kişinin yaklaşık 2.5 ayını alan bir projede çalıştı. | TED | كان لدينا فريق يعمل على مشروع في السنة الماضية استغرق ثلاث أشخاص حوالي الشهرين والنصف. |
| Eğer çocuklar her sene öğrendiklerinin beş ayını unuturlarsa bu eğitimin yarısı demektir. | TED | إذ يخسر التلاميذ كل سنة 5 أشهر من التعلّم، ما يعادل نصف تعليمهم. |
| Galiba evlendiğimizin ilk ayını bunu dikmeyle geçirmiştin, değil mi? | Open Subtitles | أنتِ قضيتِ اول شهر في زواجنا وأنتِ تخيطينها |
| O bir donanma gemisinin kaptanı... yılın 12 ayını denizde geçirir. | Open Subtitles | هو قائد السفينة البحرية... الذي يصرف 12 سنة شهر في البحر. |
| Biz bereaber yaşamamızın birinci ayını kutluyoruz. | Open Subtitles | نحن نحتفل باننا عايشين سويةمع بعض لمدة شهر |
| Okulun bütün bir ayını kaçırmıştım. | Open Subtitles | و قد تسبب ذلك فى ضياع شهر كامل من دراستى |
| Neden kabul... 12 ayını bir parfüm üzerinde geçirmek ne demek biliyor musun? | Open Subtitles | لما لا تحصل عليها؟ هل أمضّيت 12 شهر تعمل بدون راحة على عطر من قبل؟ |
| Harika olacak. Bu dava için sekiz ayını harcadın. - Doğrusu kıskanıyorum. | Open Subtitles | سيكون هذا عظيما لقد مضى على هذة المحاكمة 8 شهور, أنا أحسدك |
| Çaylaklık görevlerine gerçekten kendini vermeye başladı, ve bu onun sadece 7 ayını aldı. | Open Subtitles | أنهـا بدأت حقاً بقبول واجبات تعهُدها ولقد أَخذَ منهـا هذا سبعة شهور فقط. |
| Son 7 ayını birlikte genç kızlar gibi yaşadık. | Open Subtitles | وقضينا السبع شهور الأخيرة في حياتها بعدم التحدث في أي شيء |
| İlk sabıkası olduğundan, cezasının 12 ayını doldurduktan sonra şartlı tahliye olarak salıverilmesi mümkün olacaktır. | Open Subtitles | كمتّهم للمرة الأولى, سيتم إطلاق سراحه بعد قضاء إثنا عشر شهراً من حُكمه |
| Ve eminim ki abinde, annenin hayatının son 3 ayını niçin bir matematik problemi üzerinde çalışarak harcadığını anlamamıştır. | Open Subtitles | وأخوك بالتاكيد لم يفهم لمَ قضيت الشهور الثلاثة الأخيرة من حيات أمك في مسألة رياضية |
| Fakat son iki ayını muhtemelen en iyi şekilde geçirdiğini biliyorum. | Open Subtitles | و لكني أعلم أنه في الشهرين الماضيّن، قد تفوقتَ على النسبة السائدة، للأشخاص في سنكَ من ناحية العيش و الإستمتاعِ بالحياة. |
| Onlara bir şey söyletmek en az 3 ayını alır. | Open Subtitles | تمر عليم ثلاثة أشهر. ليشعروا أن هناك شيء ما يحدث |
| Gelecek altı ayını, annesinin yağlı ve yoğun sütünden günde 225 litre içerek geçirecek. | TED | ستقضي الأشهر ال6 القادمة تشرب يومياً 225 لترًا من حليب أمهاتهم الدسم وثخين القوام. |
| Telsizden kontrol ettik, soygun yüzünden aldığı suçun, 5 yılın 42 ayını doldurmuş. | Open Subtitles | قضى 42 شهرا من أصل 5 سنوات عقوبة سرقة كبرى |
| Eğer bu bir yanlışlıksa düzeltmek 3 ayını bile almaz. | Open Subtitles | إذا كان خطأ فإن تصحيحه لن يستغرق أكثر مِنْ ثلاثة شهورِ |
| Pekala, düşüncesizce adı konulan ayını vur ve tarihe göm. | Open Subtitles | حسناً فقط أطلقي النار على دبك الذي إسمه ينم عن ضعف الخيال وأريحيه من بؤسه |
| İlk haftanda eve saat 9:00'dan önce gidersen, ...ilk ayını tamamlayamazsın. | Open Subtitles | إذاَ ذهبت للمنزل قبل 9: 00 في أسبوعك الأوّل ، لن تنجح في اجتياز شهرك الأوّل |