| "Aşk bir bankta iç çekmek değildir, ne de Ay ışığında bir gezinti." | Open Subtitles | "الحب ليس تنهيدة على مقعد في الحديقة, وليس نزهة تحت ضوء القمر. " |
| Werner'in limuzini, Ay ışığında, kabarenin arkasında bekliyor. | Open Subtitles | تنتظر تحت ضوء القمر .. خلف الكابريه سيارة الليموزين الخاصة بفيرنر |
| Hiç Ay ışığında şeytanla dans ettin mi? | Open Subtitles | هل رقصت مرة مع الشيطان تحت ضوء القمر الشاحب؟ |
| Bu Ay ışığında çekilmiş bir fotoğraf, bu tabi dijital fotoğrafçılığın yarattığı fark sayesinde oluyor. | TED | وهذه صورة التقطت في ضوء القمر شيء مُمكن اليوم بسبب الفرق الكبير الذي جاء به التصوير الرقمي |
| Bu sefer Ay ışığında hangi meyveyi toplayacağız acaba? | Open Subtitles | أي نوع من مغامرات قطف التوت تحت القمر يعد لي ؟ |
| Hiç Ay ışığında şeytanla dans ettin mi? | Open Subtitles | هل رقصت مرة مع الشيطان تحت ضوء القمر الشاحب؟ |
| Hiç Ay ışığında şeytanla dans ettin mi? | Open Subtitles | هل رقصت مرة مع الشيطان تحت ضوء القمر الشاحب؟ |
| Ama hiçbiri Ay ışığında alabalıkların sıçramasını izlemek gibi olamaz. | Open Subtitles | ولكن لا شيء يضاهي قفزات السلمون تحت ضوء القمر. |
| Bir anda geldikleri gibi, Ay ışığında atlarıyla uzaklaşmışlar. | Open Subtitles | لقد رحلوا فجأة تحت ضوء القمر كما جاءوا فجأة |
| Sonra uzun uzun yürüdük, derken Ay ışığında öpüşmeye başladık. | Open Subtitles | وبعد ذلك تمشينا فى أثناء الليل و بعد وقت قصير تغازلنا تحت ضوء القمر |
| "Ay ışığında pırıI pırıI parlayan bir iblis. Kötülüğün babası, çürümenin kardeşi. " | Open Subtitles | بركة كالإبريز، و تأهب تحت ضوء القمر أبو النذير و أخو المحنة |
| Bayan Van Schuyler, sizi Ay ışığında çok net gördüğüne yemin etmeye hazır. | Open Subtitles | السيدة فون شيندلر مستعدة ان تُقسم - انها رأتك بوضوح تحت ضوء القمر |
| Ve sonra gece yaparken samba Ay ışığında. | Open Subtitles | وبعد ذلك، في المساء، عندما نرقص معاً السامبا تحت ضوء القمر |
| Eyalet sınırını geçene kadar Ay ışığında gidiyoruz. | Open Subtitles | سنقود تحت ضوء القمر حتى نعبر حدود الولاية. |
| Pencerenin dışında ayakta dikilmiş. Ay ışığında beklediğini söyledi annesi. | Open Subtitles | أخبرتني أنه وقف خارج النافذة تحت ضوء القمر |
| Sonra, farkediyor ki ben yalnızca miyadı dolmuş, yaşlı bir gevezeyim, ...o ise taze, parlak ve Ay ışığında çok şey vadeden bir martini gibi. | Open Subtitles | و عندها تدرك أني مجرد عجوز ثرثار و أنها شابة و مشرقة و مليئة بالوعود ككأس من المارتيني في ضوء القمر |
| Ay ışığında derim ki: Merhaba bayım nasılsınız? | Open Subtitles | في ضوء القمر وأنت معي أهلا ياسيد وكيف حالك؟ |
| Sular yükselince kıyıya gelir ve Ay ışığında yumurta bırakır. | Open Subtitles | يكون على الضفة من وقتً إلى آخر أثناء المياة الجارية العالية ويضع بيضة في ضوء القمر |
| Sonra da ters giden bir şeyler olmuş ve cuma gecesi Ay ışığında parka bir yürüyüş yapmış. | Open Subtitles | ، ثم فجأة .. حصل شيء خاطئ فأخذها الأخ في رحلة تحت القمر |
| Derler ki denizkızları Ay ışığında ortaya çıkarmış. Tanıştığımız ilk andan itibaren aramızda bir şeyler olacağını biliyordum. | Open Subtitles | لقد سمعت أن الحوريات تظهر فى ضوء القمر من اللحظة التى التقينا فيها |
| Sonra da şelalelere gidelim. Ay ışığında çok güzel olur. | Open Subtitles | ثم يمكننا أن نصعد إلى الشلالات المنظر رائع من فوق على ضوء القمر |
| Çünkü birlikte Ay ışığında piknik yapacağız. | Open Subtitles | لأنكِ وأنا ذاهبان في نزهة تحتَ ضوء قمر |
| Ay ışığında piramitler, insan eli değmemiş bir ada... | Open Subtitles | أهرامات إلى ضوء القمر و جزر لم يسكنها إنسانٌ من قبل |
| Ay ışığında New York Limanı nasıl sence? | Open Subtitles | هل تشعر بدفء ضوء القمر في ميناء نيويورك نعم |