| Bana bir oda ve serum ayarlıyor. 45 dakikada kendimi gençleşmiş hissediyorum. | Open Subtitles | يرتب لي غرفة، وقثطرة وريدية 45 دقيقة وأنهض مثل شاب في الجامعة |
| Bir bombacı uçakta bir görüşme ayarlıyor ama gelmiyor. | Open Subtitles | صانع قنابل يرتب لموعد في طائرة ولا يظهر في موعده |
| Şimdi al bunu, eski müvekkillerini yontmak için ayarlıyor. | Open Subtitles | لذا، إليك هذا، أنه يرتب لسرقة موكليه السابقين. |
| Güvenlik duvarındaki reseptörler için kullanılan bir isim sistemdeki enerji akışını ayarlıyor. | Open Subtitles | هذا أسم بديل لعدة مستقبلات في الجدار الناري الذي ينظم تدفق الطاقة داخل النظام |
| Birinden kurtulabilsin diye işleri... böyle ayarlıyor, biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | كما تعرفين هو الوحيد اللذي عرف كيف ينظم مثل هذه الامور حتى يتمكن من الخروج مع شخص ما، أليس كذلك؟ |
| - Ortamı ayarlıyor. | Open Subtitles | إنه ينظم المشهد |
| Hayatını bana göre değil, kendi keyfine göre ayarlıyor. Böyle yaşamaya niyetim yok. | Open Subtitles | انه قد رتب حياته لراحته هو وليس أنا انا لا انوي ان اعيش هكذا |
| Gerçek melek olsa bile fark etmez. Neden toplantı ayarlıyor? | Open Subtitles | أنا لا أهتم بهذا لماذا رتب لاجتماع عمل؟ |
| Bir yarış ayarlıyor. | Open Subtitles | أنه يرتب لسباق الان |
| -Neden toplantı ayarlıyor? | Open Subtitles | لماذا يرتب للإجتماعات؟ |
| Sence kim saldırıları ayarlıyor? | Open Subtitles | من تعتقد يرتب أمور الاستئجار؟ |
| Rupert eşyalarını titizlikle ayarlıyor. | Open Subtitles | روبرت) يرتب الأشياء بدقةٍ شديده) |
| Sang Min'le olan görüşmeyi ayarlıyor. | Open Subtitles | . سوف ينظم مقابلة مع سانج-مين |
| Böyle şeyleri kim ayarlıyor? | Open Subtitles | من رتب هذا ؟ |