| Tamam çocuklar. Sabahtan önce ayrılmıyorum, ama kuralları biliyorsunuz: 11'den sonra fahişe yok. | Open Subtitles | لن أغادر قبل الصباح لكنكم تعرفون القواعد ريثما أسافر: |
| Güzel,Şehirden ayrılmıyorum Bir arkadaşımı yolcu ediyorum. | Open Subtitles | حسنا ، هذا كل ما في الأمر، يا صاح، انا لن أغادر المدينة. فقط اسقط صديقة |
| - Kızımız ortada yok. İyi olduğunu bilene kadar buradan ayrılmıyorum. Onu bulacağız, Dalia. | Open Subtitles | ابنتنا مفقودة أنا لن أغادر حتى أعلم أنها على ما يرام |
| Ondan bu gece ayrılmıyorum. Ayrılacağımı söyleyeceğim. | Open Subtitles | لن أنفصل عنه الليلة،سأقول له بأنني سأنفصل عنه |
| April, senden ayrılmıyorum; sadece yorgunum. Tanrım. | Open Subtitles | إيبرل، لا أنوي أن أنفصل عنك أنا متعب فحسب ستجعلني أنا أفعلها |
| Nereden bileyim? - Onu görene kadar buradan ayrılmıyorum. | Open Subtitles | كيف عساني ان اعرف لن اغادر من هنا لغاية رؤيتها |
| Hiçbir yere gitmiyorum. 30 sezondur bu karedeyim ve ayrılmıyorum. | Open Subtitles | لن أرحل لأي مكان ، كنت بهذه المقصورة لـ30 موسم ، ولن أرحل عنها الآن |
| Ayrıca seni de bize katmadan evvel bu çatıdan ayrılmıyorum. | Open Subtitles | ولن أغادر هذا السقف إلّا حين أضمّك لفريقي |
| Arkadaşım adalet bulana kadar Dawson'dan hiçbir yere ayrılmıyorum. | Open Subtitles | لن أغادر داوسون حـى تتحق الـعدالة لـصديقي. |
| Anladığını sanmıyorum ama tam olarak ayrılmıyorum. Sidwell. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّك قد تفهّمت الوضع جيداً ولكنّني لن أغادر فعلياً |
| İyileşene kadar buradan ayrılmıyorum. | Open Subtitles | لن أغادر هذا المكان حتى أصبح معافى |
| Diğerleri ile buradan gitmelisiniz. Buradan hiçbir yere ayrılmıyorum. | Open Subtitles | من الأفضل أن تغادر مع الآخرين - لن أغادر - |
| Ayrıca Victoria iyileşene kadar bu hastaneden ayrılmıyorum. | Open Subtitles | - أنا أيضاً لن أغادر المستشفى حتى تتعافى فيكتوريـا |
| Yarın gidip eşyalarımı alacağım ama bu akşam bu evden ayrılmıyorum. | Open Subtitles | لكنني لن أغادر هذا المنزل الليلة |
| Söz verilmiş çantalar olmadan ayrılmıyorum. | Open Subtitles | لن أغادر بدون أكياس التسوّق. |
| Üzgünüm, ama bir açıklama olmadan ayrılmıyorum. | Open Subtitles | -أنا أسفه أنا لم أغادر بدون تفسير |
| Senden ayrılmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أنفصل عنك. |
| Ben karımdan ayrılmıyorum. İş için gidiyorum. | Open Subtitles | لم أنفصل بل حصلت على وظيفة |
| Senden ayrılmıyorum. | Open Subtitles | -أنا لن أنفصل عنك |
| Aşağı inebilene kadar ben ayrılmıyorum. | Open Subtitles | انا لن اغادر حتى نسطيع ان ننزل الى الاسفل |
| İstediğim şeyi bulana kadar ayrılmıyorum. | Open Subtitles | لن اغادر هنا حتي اجد ما اتيت لإجله |
| Oğlumu almadan buradan ayrılmıyorum. | Open Subtitles | انا لن أرحل بدون ابني ماذا تعتقد أنك ذاهب إليه؟ |