| Tek yalan ya da tek kişi değil. Bütün her şey. | Open Subtitles | لا ، ليس كذبة واحدة و ليس فرد واحد بل الأمر برمته |
| Tek yalan ya da tek kişi değil. Bütün her şey. | Open Subtitles | لا ، ليس كذبة واحدة و ليس فرد واحد بل الأمر برمته |
| Ve Bütün her şeyin bir iki günde unutulacağını düşündüm. | Open Subtitles | و لقد اعتقدتُ أن هذا الشيء برمته سينتهي خلال يومٍ أو يومان |
| Bütün her şeyle ben ilgileneceğim. Senin tek yapman gereken orada bulunmak. | Open Subtitles | سأهتم بالأمر كله كل ما عليك هو أن تكون هناك |
| Bütün her şey cemaatle ilgili. | Open Subtitles | ما الشيء كله كل شيء هو المجتمع. |
| Bütün her şey sarpa sardı. Şansımızı denedik, fena çuvalladık Ang. | Open Subtitles | اسمعي الامر برمته انجرف الى اتجاه سيء حاولنا التصويب،الا ان الامر لم يفلح |
| Konuyu tekrar açmak istemiyorum Bayan Crosbie. Bütün her şeyi unutmak istediğinizi biliyorum. | Open Subtitles | اعتقد انك يجب ان تنسى هذا الأمر برمته |
| "Ayrıca, Bütün her şey reflekslerdedir". | Open Subtitles | " بجانب أن الأمر برمته يكمن فى ردود الأفعال " |
| Bütün her şeyi biliyor. | Open Subtitles | إنه يعلم كلّ شيىء عن هذا الأمر برمته |
| Bütün her şeyi çözmemize yardım edebilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تساعدنا تحل الأمر برمته |
| Sanki Bütün her şeyi görebiliyordum. | Open Subtitles | أستطيع أن أرى الأمر برمته |
| Bütün her şeyi sabote edecek. | Open Subtitles | إنها يحاول تخريب الأمر برمته |
| Bütün her şeyi sabote edecek. | Open Subtitles | إنها يحاول تخريب الأمر برمته |
| Bütün her sey sarpa sardi. | Open Subtitles | الأمر برمته اتخذ شكلاً خاطئاً |
| Ben ile ilgili Bütün her şey... | Open Subtitles | " هذا الأمر برمته مع " بن |
| Bütün her şey bitti artık. | Open Subtitles | الامر برمته |