| Demek istediğim, sadece burada büyüdünüz ve aileniz uyuşturucu kullanıyor diye, herşeyden yakayı kurtaramazsınız! | Open Subtitles | أعني أنت لا تصبح شريراً فقط لأنك نشأت هنا ووالدين يدمنون المخدرات |
| Siz Highland Park'ta büyüdünüz, hiçbir şey hedeflemeden. | Open Subtitles | "لقد نشأت بـ"هايلاند بارك ولم تحتاجي أي شيء |
| Sizler Pretty in Pink'i izleyerek büyüdünüz. | Open Subtitles | أنتم كبرتم تشاهدون الجميلة في الفستان الوردي |
| Siz ikiniz babanız için orada çalışarak büyüdünüz. | Open Subtitles | كلاكما كبرتما في هذه الشركة تعملون لأجل والدكم |
| Politik bir ailenin içinde büyüdünüz. -Evet,efendim. | Open Subtitles | ـ إنّك ترعرعت في عائلة سياسية ـ أجل، سيّدي |
| Beraber büyüdünüz. Onu herkesten daha iyi tanıyorsun. | Open Subtitles | نشأتِ معها تعرفين أفضل من أيّ مخلوق |
| Ve uh, şimdi hepiniz büyüdünüz, ve ben, -- | Open Subtitles | وها قد كبرتن الآن و |
| Yataklarınızın altına canavar var mı diye bakacak kadar büyüdünüz. | Open Subtitles | إذن أنتُم كبيراتٌ بما يكفي الآن, لكي تتفحصوا بأنفسَكُم من عدم وجود للوحوش تحت أسرتَكُم, صحيح؟ |
| Eminim bu olayı çevrenizden birinin yaşadığına inanarak büyüdünüz. | Open Subtitles | أنا متأكد أن أغلبكم يعتقدون أن ذلك حدث لفتيات في بلداتكم |
| Ama geriye kalan beşiniz kardeş gibi birlikte büyüdünüz. | Open Subtitles | لكن تبقى منكم خمسة، جميعكم نشأتوا سوية مثل الأخوات. |
| Kitana'yla birlikte büyüdünüz. Genç kızken birlikte eğitim aldınız. | Open Subtitles | لقد نشأت مع (كيتانا) تدربتم معاً عندما كنتم صغاراً |
| Sanırım siz bizim orada köşedeki evde büyüdünüz. | Open Subtitles | أظنك نشأت عند منطقتي |
| Demek bir hayvanat bahçesinde büyüdünüz. | Open Subtitles | إذن فقد نشأت في حديقة حيوان؟ |
| Siz, Pretty in Pink izleyerek büyüdünüz. | Open Subtitles | أنتم كبرتم تشاهدون الجميلة في الفستان الوردي |
| Ama şimdi baban yok ve siz çocuklar büyüdünüz ve ben hayatımın geri kalanıyla ne yapacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | , لكن والدكِ رحل الآن و أنتم كبرتم و لا أعرف ما عليّ فعله بما تبقى من حياتي |
| Sen ve Luke o madenlerde büyüdünüz sayılır. | Open Subtitles | أنت و "لووك" كبرتم تقريبًا في تلك المناجم. |
| Babanızı çok seviyorum ve siz büyüdünüz. ve biz ... | Open Subtitles | -انا احب اباك كثيرا وانتما كبرتما , اذن نحن نذهب... |
| Onu sen büyütmedin, beraber büyüdünüz. | Open Subtitles | أنت لم تربيها، لقد كبرتما معاً. |
| - Maine'de mi büyüdünüz? | Open Subtitles | هل ترعرعت فى " ماين " ؟ |
| Herhâlde burada büyüdünüz. | Open Subtitles | هل ترعرعت هنا؟ |
| Paris'te mi büyüdünüz? | Open Subtitles | نشأتِ في باريس؟ |
| Şimdi hepiniz büyüdünüz. | Open Subtitles | ! الآن قد كبرتن |
| Tamam,artık büyüdünüz. Sorun değil. | Open Subtitles | صحيح, أنتُم كبيراتٌ الآن, لابأس |
| Eminim bu olayı çevrenizden birinin yaşadığına inanarak büyüdünüz. | Open Subtitles | أنا متأكد أن أغلبكم يعتقدون أن ذلك حدث لفتيات في بلداتكم |
| Sen ve Helen burada mı büyüdünüz? | Open Subtitles | انت و (هيلين) نشأتوا هنا؟ |
| 10 ay boyunca çok şey öğrendiniz, büyüdünüz ve umut ediyorum ki biraz da eğlendiniz. | Open Subtitles | عشرة أشهر تعلمتم أشياء جديدة وكبرتم متمنيأ أن تكونوا حصلتم على المتعة خلال هذه الأشهر |
| Partilere gidebilecek kadar büyüdüyseniz, bir hanımefendi gibi davranacak kadar da büyüdünüz demektir! | Open Subtitles | وإن كنتما نضجتما بالقدر الكافي لحضور الحفلات، فيجب أن تتصرفا كسيدتين ناضجتين |
| Daha dün ikiniz küçücüktünüz ama şimdi büyüdünüz. | Open Subtitles | فقط في البارحة كنتم اطفالا. والآن انتم تكبرون تصبحون اناسا محترمين. |