"büyük bir fırtına" - Translation from Turkish to Arabic

    • عاصفة قوية
        
    • عاصفة كبيرة
        
    • عاصفة ضخمة
        
    • عاصفة في
        
    • عاصفة قادمة
        
    Geçen hafta burada büyük bir fırtına olmuştu, değil mi? Open Subtitles هبّت عاصفة قوية هنا بالأسبوع الماضي , أليس كذلك ؟
    büyük bir fırtına olacağını söylediler ama inanmadım. Open Subtitles لقد قالوا أنها عاصفة قوية لكني لم أصدقهم
    Fakat hâlâ ses yok, ...bir de görünüşe göre büyük bir fırtına yaklaşıyor, ...bu da radyo frekanslarının dağılmasına sebep oluyor. Open Subtitles ولكن لا يزال ليس هناك أي صوت حتى الآن، ويبدو أنّ هناك عاصفة كبيرة قادمة، وإشارة الراديو مشتتة في كلّ مكان
    Geçen ay büyük bir fırtına yaşadık, her şeyi mahvetti. Open Subtitles لقد جاءتنا عاصفة كبيرة هنا بالشهر الماضي، وافسدت كلّ شيءٍ.
    Evet ama bu gece büyük bir fırtına kopacak, o yüzden... Open Subtitles أجل ، و لكن هنالك إمكانية حدوث .. عاصفة ضخمة الليلة ، لذلك لا أعرف اذا
    Dört yıl önce, büyük bir fırtına bir Amerikan ekibini tepeden uçurdu. Open Subtitles منذ أربع سنوات، ثارت عاصفة في وجه فريق أمريكي كان يتسلق الجبل.
    Şimdi bir fırtına gelseydi şu dağların ardından büyük bir fırtına bir şey fark eder miydi? Open Subtitles لو كان هناك عاصفة قادمة الآن عاصفة كبيرة من خلف تلك الجبال هل كان ذلك سيهم؟
    Günümüzü gecemize katmadan çalışıyoruz ama meteoroloji, büyük bir fırtına bekliyor. Open Subtitles فقد كُنا نضع الكثير مِن الساعات على القائد لكن خدمات الطقس يتتبع عاصفة قوية
    Geceydi. Yağmurlu bir geceydi. büyük bir fırtına vardı. Open Subtitles كان ليلاً، كانت ليلة ماطرة وكانت هناك عاصفة قوية
    büyük bir fırtına yaklaşıyor. Open Subtitles عاصفة قوية في طريقها إليكم.
    büyük bir fırtına geliyor. Open Subtitles يوجد عاصفة قوية قادمة.
    büyük bir fırtına geliyor, tamam mı? Open Subtitles هناك عاصفة قوية قادمة، حسنا؟
    Doğu yakasında büyük bir fırtına çıkmaktaymış. Bütün havayolları kapanıyormuş. Open Subtitles ثمّة عاصفة كبيرة تضرب الساحل الشرقيّ و كلّ المطارات تتوقّف
    Bu hafta sonu eve gelmeye çalışacaktım, biliyorum ama şu anda çok büyük bir fırtına yaklaşıyor, annecik çalışmak zorunda. Open Subtitles أعلم إنني كنتُ سأحاول .. القدوم للمنزل في نهاية الاسبوع ،لكننا سنواجه عاصفة كبيرة للغاية .وأمي يجب أن تذهب للعمل
    Anne, büyük bir fırtına yaklaşıyor. Open Subtitles يا أمي، هناك عاصفة كبيرة تتجه على هذا الطريق
    Denizde küçük bir kayıktasın. büyük bir fırtına çıktı. Open Subtitles أنت في البحر ووسط قارب صغير وهناك عاصفة كبيرة
    Bir emlak devi takıldıkları yeri tatil köyüne çevirmek için büyük bir fırtına çıkaran bir hava makinesi yapmaya çalışması... Open Subtitles لما كان شريرا يحاول أن يحول منطقتهم الى منتجع, ببناء آلة طقس تسبب أنفجارا , يخلق عاصفة كبيرة.
    Dışarda büyük bir fırtına var. Donuma kadar ıslandım. Open Subtitles إنها عاصفة ضخمة هنالك في الخارج أنا مبتلل تماما
    Fakat açılış gecesinde Las Vegas'da büyük bir fırtına çıktı. Open Subtitles ولكن في ليلة الافتتاح عاصفة ضخمة تضرب لاس فيغاس
    Sanırım durmanız gerek, büyük bir fırtına geliyor. Open Subtitles لا أرجح أن تذهبي بالفعل. هنـاك عاصفة في الطريق.
    Bir fırtına yaklaşıyordu, çok büyük bir fırtına. Open Subtitles هناك عاصفة قادمة. عاصفة كبيرة.
    Bu gece büyük bir fırtına bekleniyor. Open Subtitles أتوقع عاصفة قادمة هذا المساء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more