| Ve bunların hepsini başarırken Mısır'daki askeri darbeyi ve daha da yakın zamandan NSA'nın da bulunduğu büyük bir skandalı haber yaptık. | Open Subtitles | وفعلنا كل هذا أثناء قيامنا بتغطية انقلاب عسكري في مصر، ومؤخرًا، فضيحة كبيرة جدًا تخص وكالة الأمن القومي. |
| Ve NYPD büyük bir skandalı önledi. | Open Subtitles | واعد شرطة نيويورك بأكتشاف فضيحة كبيرة |
| Bu çılgın gelişme, bugün vali tarafından söylenen her şeyi sorgulatan nitelikte ve daha büyük bir skandalı ortaya koyuyor. | Open Subtitles | - هذا التطور الفادح يدعو للشك بكل ما قاله الحاكم ويكشف عن فضيحة كبيرة. |