| Yarın, büyük jüri toplanacak ve bu sorular yanıtlanmalı. | Open Subtitles | لكن غداً، هيئة المحلفين الكبرى الجديدة ستجتمع، وهذه الأسئلة يجب أن تجاب |
| Yarın büyük jüri filan yok. | Open Subtitles | هو لَن يظهر في هيئة المحلفين الكبرى غداً |
| Yarın büyük jüri toplanıp dava açılması konusunda karar verecek. | Open Subtitles | هيئة المحلفين الكبرى ستتقدم بإتهامة غداً |
| Bugün büyük jüri müvekkiline karşı dava açılıp açılmayacağına karar verecek. | Open Subtitles | هيئة المحلفين الكبرى ستقوم بتوجية الإتهام اليوم |
| büyük jüri toplansa haberim olurdu. | Open Subtitles | إن كانت جلسة الهيئة العليا قد عُقدت فكنتُ سأسمع عنها |
| İyi bir savcı büyük jüri'ye jambonlu bir sandviçi bile dava ettirebilir. | Open Subtitles | مدعي عام جيد يمكنه الحصول على هيئة محلفين كبرى لتتهم أي أحد |
| Yarın büyük jüri toplanıp dava açılması konusunda karar verecek. | Open Subtitles | هيئة المحلفين الكبرى ستتقدم بإتهامة غداً |
| Bugün büyük jüri müvekkiline karşı dava açılıp açılmayacağına karar verecek. | Open Subtitles | هيئة المحلفين الكبرى ستقوم بتوجية الإتهام اليوم |
| Dost olduğumuzun farkındayım, ama seni büyük jüri önünde ifade vermeye çağıracağım. | Open Subtitles | أنا مدرك لصداقتنا ولكن سأستدعيك أمام هيئة المحلفين الكبرى |
| Pontius Pilate yapıyor bunu. büyük jüri suçlama yapmaz, oradan rahat geçer. | Open Subtitles | هذه طريقته ليتجنّب المشكلة، لا تصدر هيئة المحلفين الكبرى حكمها فيفلت من الورطة |
| Fakat büyük jüri onu affedene kadar onu sokaklarda kullanmayacağım. | Open Subtitles | لكن لا أظن أنه يجدر بنا إرساله للعمل إلى أن تُصدر هيئة المحلفين الكبرى حكمها |
| En azından büyük jüri önüne çıkartın. Bırakın onlar karar versin. | Open Subtitles | حول قضيته إلى هيئة المحلفين الكبرى على الأقل دعهم يقررون |
| büyük jüri'nin duyduğu içerden gelen bir kaynağın ifadesiyle birlikte | Open Subtitles | بعد أن إستمعت هيئة المحلفين الكبرى إلى شهادة من مصدرٍ داخلي |
| büyük jüri tarafından dava açılmamış hiç kimse hiçbir ağır suç için hesap vermek zorunda değildir. | Open Subtitles | لا يمكن إحتجاز أي شخص للإستجواب لأي جريمة مدنية، إلا إذا تم إدانته من هيئة المحلفين الكبرى. |
| büyük jüri tarafından suçlanmadın. | Open Subtitles | أنت لَم تُتم مقاضاتك من قبل هيئة المحلفين الكبرى |
| büyük jüri davası ertelendi çünkü tanık gelmedi. | Open Subtitles | جلسة هيئة المحلفين الكبرى تأجل لأن الشهود لم يظهرو |
| Celbi oylandı bir federal büyük jüri önce görünür, hem de için. | Open Subtitles | أنت كذلك، للمثول أمام هيئة المحلفين الكبرى |
| O onun celbi aldığı gece büyük jüri önünde görünür. | Open Subtitles | ليلة إستلام مذكرة إحضاره للمثول امام هيئة المحلفين الكبرى |
| büyük jüri önünde çözümünüz nasıl duracak görelim. | Open Subtitles | لنرَ إن كانت إرادتك لن تنثني أمام هيئة المحلفين الكبرى |
| Kulağıma gelen şu gizli büyük jüri soruşturmasıyla bir ilgisi olabilir mi? | Open Subtitles | هل لذلك علاقة بتحقيق الهيئة العليا الذي أسمع به؟ |
| Benim bildiğim, onu ömür boyu hapse attıranlar büyük jüri'nin arkasına saklanmıştı. | Open Subtitles | يا إلهي، أخيراً سمعت أن الفاسقين الذين سجنوه لباقي حياته اختفوا داخل هيئة محلفين كبرى |