| Onu bu işe Büyükannesi bulaştırdı. Kurtarmak da onun elinde. | Open Subtitles | جدتها مرت بهذا هنا الأمر متروك لها لتخرج من هنا |
| - Büyükannesi tarafından büyütüldüğü için böyle şeyleri sevdiğini söyledi. | Open Subtitles | قالت انها تحب هذا المكان ربما قامت جدتها بتربيتها ربما؟ |
| Bu leoparı Afrika'daki 2000 yıllık bir... ... Baobab ağacında bulduk. Annesi ve Büyükannesi de... ...aynı ağaçtaydı. | TED | وجدنا هذا الفهد على شجرة باوباب عمرها 200 سنة في إفريقيا, و في نفس الشجرة التي وجدنا عليها والدتها و جدتها. |
| Her iki ebeveyni de AIDS'den öldüğü için yetim kalmıştı, ve o da AIDS'den ölene kadar Büyükannesi onunla ilgilendi. | TED | كان يتيماً، حيث مات والديه بسبب مرض الإيدز وأعتنت به جدته حتى مات هو أيضاً بسبب الإيدز |
| Büyükannesi çay yapmak için kalkınca, onu benim kucağıma yerleştirdi ve hiç bu kadar bir deri bir kemik kalmış bir çocuk görmemiştim. | TED | عندما قامت جدته لصنع الشاي، وضعته في حضني ولم أشعر قط بطفل في مثل هذا الهزال |
| Büyükannesi, onlardan üç tane bulunduğunu ama üçünün de bir tek adının olduğunu söylemiş: Tartutic | Open Subtitles | الجدة تقول هم ثلاثة و لكن يسمون اسم واحد تاتوتيك |
| ama ona Büyükannesi bakıyordu. | TED | لم تكن أمها تقوم بتربيتها، كانت جدتها هي التي تربيها. |
| Fakat Büyükannesi, ölüler için dua etmemi söyledi. | Open Subtitles | ولكن جدتها رأتني وطلبت مني أن أقرأ الفاتحة للأموات |
| Kızı sevdiğini söyledi. Onun Büyükannesi olmak istermiş. | Open Subtitles | هي تول ان الفتاة كانت حبوبة أتمني أن اكون جدتها |
| Onu Büyükannesi büyütüyor. Endişelenmekten kendimi alamıyorum. | Open Subtitles | .جدتها هي من تربيها لا أستطيع التوقف عن القلق |
| Kırmızı Başlıklı Kız eve gelir, ve kurtu Büyükannesi gibi giyinmiş olarak bulur. | Open Subtitles | تأتي صاحبة الرّداء الأحمر إلى المنزل و ترى الذّئب مرتدياً ملابس جدتها |
| Büyükannesi ona hayaletler, sihirler, periler ile ilgili çok masallar okurmuş.... ...ve böylece Avni´nin yalnızlığı ortadan kaybolurmuş. | Open Subtitles | جدتها اعتادت أن تحكي لها قصص عن الحكايات الخرافية والأشباح والحكايات السحرية, وشعور افاني بالوحدة اختفي |
| Şu anda bir yerlerde, küçük bir Amerikan kasabasında onun Büyükannesi mutfağında. | Open Subtitles | فى مكان ما الآن, فى بعض المدن الأمريكية الصغيرة تقف جدته فى مطبخها |
| Bir Büyükannesi var. Ama bir türlü sözünü geçiremiyor. | Open Subtitles | جدته الوحيدة , أظن أنها مهتمة به كثيرا, لكن لا تتحكم به. |
| Oralara gitmesini Büyükannesi istiyor. | Open Subtitles | اتعلمين,اعتقد ان جدته تجعله يذهب الى تلك الاماكن |
| Büyükannesi öldüğünden beri, onun tek ailesi bizdik. | Open Subtitles | عندما ماتت جدته, اصبحنا نحن العائلة الوحيدة التى لديه |
| Evet, hoş birisi herşeye rağmen. Büyükannesi Sion dağına gidiyor. | Open Subtitles | نعم و هو لطيف أيضا أن جدته تذهب الى كنيسه مونت زيون |
| Büyükannesi bu civarda yaşıyor, o da bütün gece evdeymiş. | Open Subtitles | الجدة كانت تعيش بالقرب وكانت في منزلها طوال الليل |
| Büyükannesi hastaymış, şehir dışında. | Open Subtitles | جدّتها مرضت لذا, خرجت من المدينة لرؤيتها |
| Kral'ın Büyükannesi orada. | Open Subtitles | هنـــالك جدّة الملك. |
| Bu zavallı pislik dışında Büyükannesi, annesi, küçük bir çocuk ve kızkardeşi var. | Open Subtitles | بالإضافه لهذا الوغد قتلوا الجده و الأم و الطفل و أخته |
| Ve burası üç çocuğun tutuklandıkları yer, bu da içlerinden birinin Büyükannesi. | TED | وهذا هو المكان الذي قُبض فيه على الأولاد الثلاثة , وهذه جدة احدهم. |
| Katlettiğim Patricia ve Chris'in annesi ve Büyükannesi | Open Subtitles | أم وجدة باتريشا و كريس "المرأه والطفل" الذين قمت بقتلهم |
| İşte burada! Yazısı var. Büyükannesi Irene'e! | Open Subtitles | لا ، نعم ها هو النقش !"يعود لجدته "آيرين |