|       Senin büyün birinci sınıf. Senin hakkında çok yanlış düşünmüşüm.       | Open Subtitles |        ان سحرك من الدرجة الاولة لقد اخطئت في حكمي عليك سابقا       | 
|       Eğer büyün yeteri kadar iyi değilse neden benim büyüme ihtiyacın olsun ki, Dis?       | Open Subtitles |        اذا كان سحرك جيدا كفاية لماذا تريد سحرى يا ديس؟       | 
|       Vudu büyün bende işe yaramaz. Söylediklerini duymuyorum.       | Open Subtitles |        سحرك لن ينفع معي, انا لا اسمع ما تقولينه       | 
|       Gölge büyün çok başarılıydı. Kızın izini sürebildim.       | Open Subtitles |        تعويذة الظلّ خاصته كانت ناجحة، تمكنتُ من تعقّب تلكَ الفتاه.       | 
|       Sen yarı peri olduğun için büyün kısıtlı.       | Open Subtitles |        ولكن بما أنكِ جنية هجينة، فإن سحركِ محدود.       | 
|       Onun gerçek aşkı bana. Senin büyün sadece bunu yönlendirdi.       | Open Subtitles |        أنا حبه الحقيقي تعويذتك فقط تؤخر هذا       | 
|       büyün, Han'ın benden sana kutsal bir hediyeydi.       | Open Subtitles |        سحركَ , قوى "الهان" خاصتكَ ، كانت هبة مني       | 
|       büyün olmadan bunu nasıl yapacaksın, Kurtarıcı?       | Open Subtitles |        وكيف ستفعلين ذلك دون سحرك أيّتها المخلّصة؟       | 
|       Harflerin Adamları'ndan iki dostunu büyün karşısında savunmasız bıraktın.       | Open Subtitles |        تركت إثنان من رجال العلم من دون حماية من أجل سحرك القوي       | 
|       Kara büyün beni korkutmuyor, cadı.       | Open Subtitles |        سحرك المظلم لا يرعبني يا أيتها الساحرة       | 
|       Taksimi çaldığından çiftçi marketinde beni utandırdığın günden beri tamamen senin büyün altındayım.       | Open Subtitles |        بدءً من تلك اللحظة التي سرقتي فيها سيارة الأجرة خاصتي إلى ذلك اليوم الذي قمتي بإهانتي في سوق المزارعين لقد كنت واقعاً بالكامل تحت تأثير سحرك       | 
|       Yalnız olmayacağım. Sen ve... büyün benimle.       | Open Subtitles |        لن أكون لوحدي ستكونين لي مع سحرك       | 
|       büyün zayıfladı. Bize zarar veremezsin.       | Open Subtitles |        سحرك يضعف و لا تستطيع إيذاءنا حتّى       | 
|       Zaman yolculuğu büyün için çocuğumu istediğini biliyorum.       | Open Subtitles |        أعرف أنّك تريد طفلتي لأجل تعويذة السفر بالزمن       | 
|       Kaos büyün artık işe yaramıyor, unuttun mu?       | Open Subtitles |        تعويذة الفوضى الخاصة بك لن تعمل علينا مجددا، أتتذكر؟       | 
|       Kaos büyün artık işe yaramıyor, unuttun mu?       | Open Subtitles |        تعويذة الفوضى الخاصة بك لن تعمل علينا مجددا، أتتذكر؟       | 
|       büyün bu lanet olası kabuktan çıkmayı başaramadıysa bu benim suçum değil.       | Open Subtitles |        ليس ذنبي إنْ كان سحركِ عاجزاً عن إخراجه مِن الصدفة اللعينة       | 
|       büyün bizi içeri sokabilir mi?       | Open Subtitles |        هل يستطيع سحركِ إدخالنا؟ داخل القلعة؟       | 
|       Çünkü senin kara büyün yeterince ileri değil.       | Open Subtitles |        لأن سحركِ الأسود ليس متقدمٌ بما يكفي.       | 
|       Lanetli canavar, büyün bozuldu!       | Open Subtitles |        أيها الوحش الملعون، لقد فكت تعويذتك       | 
|       Bu senin korunma büyün.       | Open Subtitles |        هذه تعويذتك للحماية       | 
|       büyün beni korkutmuyor.       | Open Subtitles |        سحركَ لايؤثرُ فيَ       | 
|       büyün ne?       | Open Subtitles |        ما هو السحر الخاص بك؟       |