"büyüyecek" - Translation from Turkish to Arabic

• سيكبر
• ستنمو
• ستكبر
• تنمو
• سينمو
• يكبر
• ينشأ
• سوف تكبر
• سينشأ
• سيكبرون
• يزدهر
• للنمو
• ستكبران
• سينضج
• سَيَنْمو

Bu Sam şiddetin, devrimin, yozlaşmanın olmadığı bir gelecekte büyüyecek.
سام سيكبر في عالم خال من العنف و خالي من الثورة، خاليين من الفساد

- Krallığı ele geçirmek için büyüyecek. - Bu doğru.
. انه سيكبر ليحكم المملكة - . هذا صحيح -

Ve bunlar büyüdükçe, mayınların etrafında büyüyecek, kökleri mayınlardaki kimyasalları tespit edecek, ve çiçekleri de kırmızı olunca oraya basmazsınız.
وبينما تنمو، ستنمو حول الألغام، وستكشف جذورها الكيماويات فيها، وعندما تتحول الزهرة إلى اللون الأحمر لا تخطو.

Prenses lütuf ve güzellik içinde büyüyecek. Tanıyan herkes sevecek.
ستكبر الأميرة جميلةً وحسنة الحال ومحاطةً بحبّ كلّ مَنْ يلتقيها

Bu dünyada yaşadığımız her gün size olan sevgimiz ve bilgeliğimiz büyüyecek.
كل يوم نعيشهُ على هذه الأرض قد تنمو مقدرة حكمتنا وحُبنا لك

Bu hıyarağası burada yeşerip, büyüyecek.
أعني, هذا اللعين هُنا سينمو في البحر الأخضر

Küçük Bobby büyüyecek, güçlü bir adam olacak ve kariyer yapacak.
الجرو الصغير سوف يكبر ليصبح كبيراً وقوياً

Senin zarafetinle büyüyecek. Adil ve doğru büyüyecek.
سوف ينشأ فى أجوائك سوف ينشأ على العدل والفضيلة

Tabii, kulak kılı ve viskili nefesi yok ama sanırım bununla büyüyecek.
حسناً , لم يكن لديه شعر أذن أو رائحة ويسكي تنبعث من فمه لكن أعتقد أنه سيكبر و يكون هكذا

Bebeğin ceviz büyüklüğünde olduğunu biliyorsun, değil mi? Biliyorsun, büyüyecek de.
بحجم جوزة الهند الآن وتعرفين أنه سيكبر أيضاَ

Ama Michael bir papaz evinde kız kardeşimin çocukları ile düşe kalka büyüyecek.
لكن مايكل سيكبر مع أطفال أختي , في بيت قسيس أنجليكاني والحقائق يجب أن تتصادم كما هم

40 yıl sonra otlar benim mezarımda da seninkinde olduğu gibi büyüyecek.
هل تعرف شيئاً بعد أربعون عام ستنمو الأعشاب علي قبورنا

Rüyalar büyüyecek, büyüyecek. Haydi para açan ağacı büyütelim.
الاحلام ستنمو و ستنمو .التي تنمو شجرة ستزهر مال

İçimde bir metreye kadar büyüyecek ve sonra tüm yemeğimi yiyip şişmanlamamı sağlayacak.
لقد ابتلعت دودة شريطية ليلة البارحة ستنمو لطول ثلاثة أقدام داخل جسمي

Kızım daha 6 yaşında olanları anlayamıyor ve artık babasız büyüyecek.
و هي فقط في السادسة من عمرها إنها لم تتفهم و ستكبر بدون أب

Ve korudukları şirket benimki olacak. Şirketim zenginleştikçe zenginleşecek. Kazancım ise büyüdükçe büyüyecek.
وستكون أعمالي، وستصبح غنية جداً ومكافآتي ستكبر جداً

Zamanın tohumlarına bakıp, anlayabiliyorsanız hangi tane büyüyecek, hangisi kalacak, bana da söyleyin.
إن تمكنتن النظر إلى بذور المستقبل ومعرفة البذرة التى تنمو والبذرة التى لا تنمو تكلمن معى

Ve sonunda o kadar büyüyecek ki, donacak ve ölecek... ve yapacağımız hiçbir şeyin önemi olmayacak.
وفى النهاية سينمو ومن ثم سيتجمد ويموت ومن ثم لا شيء نفعله قد يفرق

Her gün gittikçe daha da büyüyecek, ta ki patlayana kadar.
وسيظلّ يكبر ويكبر يوماً بعد يوم حتّى ينهار كلياً

büyüyecek, çocuk sahibi olacak ve kızın bir yetişkin olacak.
سوف تكبر ، وسترزق باطفال وسوف تكون ابنتك البالغة

O öldü bu yüzden çocuğum annesiz büyüyecek.
لقد ماتت. وهذا يعني أن طفلي سينشأ بدون والدته.

Bunun ilk ışıltılarını zaten görebiliyorsunuz, ama inanıyorum ki torunlarımız teknolojinin 2 boyutlu olmadığı bir dünyada büyüyecek.
يمكننا أن نشاهد لمحات من هذا، ولكنني مقتنع أن أولاد أولادنا سيكبرون في عالم يخلومن التقنية ثنائية الأبعاد.

Ve bu hayal sonsuza dek büyüyecek. Sonsuza kadar yaşayacak. Hep mutluluk getirecek.
"وسوف يزدهر هذا الحلم إلى الأبد، و يعيش إلى الأبد، جالباً المتعة دائماً."

Birilerinin kendi tercihlerini yapabileceği bir yerde büyüyecek ve gelişeceksin.
سيكون أمامكِ الفرصة للنمو و التطور إلى شخص يمكنه اتخاذ خياراته الخاصة

Kızlarım iki anneleri var diye düşünerek büyüyecek ve ben de evde takılan tuhaf adamın teki.
ابنتاي ستكبران مفكرتان أن لهما أمّان وأنا مجرد رجل غريب الأطوار أتجوّل في المنزل

Ne zaman büyüyecek bu çocuk?
متى سينضج ؟

Şimdi büyüyecek hızla büyüyecek.
الآن هو سَيَنْمو معدل النْمو هيكون عالي أوي