"bağırmıyorum" - Translation from Turkish to Arabic

• أصرخ
• اصرخ
• أصيح

- Yine bağırıyorsunuz. bağırmıyorum! Sinirlerim bozuk!
سيدي من فضلك لا تصرخ انا لا أصرخ , انا غاضب.

Sana bağırmıyorum ve asıl mesele kusmuk değil.
أنا لا أصرخ عليكِ وهذا ليس بسبب البصاق بالطبع هو السبب

- Bağırmanın yararı yok. - Ben bağırmıyorum. - Ona sesimi ulaştırmaya çalışıyorum.
حاول ألا تصرخ على المريض - لا أصرخ , أنا أوضح مقصدي -

bağırmıyorum. Konuşmam böyle.
أنا لا اصرخ هذه هي طريقتي بالتحدث

- bağırmıyorum.
ــ فأنا أعاني صداعاً رهيباً ــ أنا لا أصيح

bağırmıyorum anne. Sadece hayal kırıklığına uğradım çünkü düğün kasetimin olması lazım!
أنا لا أصرخ يا أمّي، لكنّي محبطٌ لأنّه يفترض أنْ أحتفظ بفلم زفافي

Sana bağırmıyorum ama az kaldı.
إننى لا أصرخ و لكنك قريب جداً من ذلك

bağırmıyorum. Sadece anlamanı sağlamaya çalışıyorum.
أنا لا أصرخ فقط أحاول جعلكِ تفهمين

-Bana bağırma. -Sana bağırmıyorum.
ـ لا تصرخ علي ـ أنا لست أصرخ عليك

Sana bağırmıyorum Sadece... hayal kırıklığına uğradım
أنا لا أصرخ بإتجاهك أنا فقط ... لدي بعض الإحباط هنا

bağırmıyorum! Başımız acayip dertte.
أنا لا أصرخ, نحن في مشكلة كبيرة هنا

- bağırmıyorum. Bilgi almaya çalışıyorum. - Hazinenin yerini sana göstermeyeceğim.
أنا لا أصرخ , أنا أحاول الآن الحصول على معلومات - أنا لن أريك حتى الكنز أين -

Sana bağırmıyorum Sonia.
أنا لا أصرخ فى وجهك يا سونيا أنا آسفة

Tamam, sana bağırmıyorum. Özür dilerim.
حسناً، أنا لا أصرخ بوجهك متأسّف

Bağırınca düşünemiyorum, Frank. - bağırmıyorum yahu!
لا أستطيع التفكير وأنت تصرخ "فرانك" - أنا لا أصرخ -

bağırmıyorum! Bu benim baştan çıkarıcım konuşmam!
، إنني لا أصرخ بل هذا صوت الإغراء

Karen? Hayır,bağırmıyorum Ben sadece
كارين ، لا ، لا اصرخ انا احاول ان

bağırmıyorum, söylüyorum.
انا لست اصرخ عليكي ولكنني اعلمك

bağırmıyorum bana bir şey ver!
انا لا اصرخ اعطيني شئ

bağırmıyorum. Güzelce açıklıyorum...
.لست أصيح بها .. إنني أحاول بكل بساطة إيضاح

Kimseye bağırmıyorum. bağırmıyorum bile...
أنا لم اصيح على لا أحد لا أصيح على الإطلاق

Sana bağırmıyorum.
أنا لا أصيح فيكى