| Ve Başkan Gainey'de çekmecendeki ateş karıncaları kadar gıcıktır. | Open Subtitles | و العمده جاينى مزعج جداً مثل النمل النارى فى ملابسك التحتيه و لكن |
| Başkan Gainey sarhoş olana kadar bekleyip yanına gideceğiz. | Open Subtitles | حسناً سننتظر حتى يكون العمده جاينى بمزاج جيد و مخمور ثم بتمهل |
| Lavon'la Başkan Gainey'nin arası gayet iyi gibi görünüyor. | Open Subtitles | إذاً تبدو أن الأمور تسير بشكل جيد بين لافون و العمده جاينى |
| Anlaşılan Başkan Gainey'de bu akşam tabela konusunu konuşmak için beni aramış. | Open Subtitles | تبين بأن العمدة غايني بأنه أتصل الليلة لمناقشة لوحة المخرج أيضاً |
| Ben olmayan bir şey mi görüyorum yoksa Başkan Gainey'in parmaklarında kırmızı boya mı var? | Open Subtitles | أنا أرى أمور سادتي او هل هنالك طلاء أسفل أظافر العمدة غايني هنا؟ |
| Bizimle buluştuğunuz için, çok teşekkür ederiz, Başkan Gainey. | Open Subtitles | شٌكراً جزيلاً على مٌقابلتكَ لنا , عٌمدة جايني |
| Başkan Gainey'yle görüşmeniz nasıl geçti? | Open Subtitles | كيف سار الأمر مع العمده جاينى ؟ |
| - Sen Başkan Gainey de. - Söz veremem. | Open Subtitles | أنه العمده جاينى بالنسبه لك |
| Başkan Gainey'nin yanından ayrıldım. | Open Subtitles | لقد أستقلت من عملي مع العمدة غايني |
| Başkan Gainey bu zevki neye borçluyum? | Open Subtitles | عٌمدة جايني لمن أدين بهذا السرور ؟ |