| Umbat... Aletini bir daha bacağıma değdirme yoksa yerde uyursun. | Open Subtitles | لا تدع عضوك يلمس ساقي ثانيةً أو ستنام على الأرض |
| Bak teğmen sen benim arkamdaki adam olacaksın. -Yeşil ışık yandığında bacağıma dokun yeter. | Open Subtitles | ستكون خلفي و عندما يضئ الضوء الاخضر فقط اضغط علي ساقي |
| Döndü ve bacağıma kaynar su döküldü. | Open Subtitles | التفتت حولها، وكنت أعرف قبل ذلك، هناك وعاء من الماء المغلي في جميع أنحاء ساقي. |
| Hayat bana karşı hep zalimdi. Şu lanetli bacağıma bakın; | Open Subtitles | لقد تعاملت معي الحياة بقسوة ... خذ رجلي الملعونة هذه |
| bacağıma o izleme şeylerinden takın, böylece evden dışarıya çıkamam. | Open Subtitles | وضع واحد من تلك الأشياء تتبع على ساقي لذلك لا أستطيع الخروج من المنزل. |
| bacağıma bıçağı yiyerek, sadece küçük bir kızın doktor olma hayaline yardım etmekle kalmayıp, | Open Subtitles | من جراء اصابتي بذلك السكين في ساقي لم أساعد فقط فتاة صغيرة في حلمها بان تكون طبيبة |
| Elini o şekilde bacağıma koyduğunda erimem mi gerekiyordu? | Open Subtitles | أمن المفترض أن اقع بمجرد أنك وضعت يدك على ساقي هكذا؟ |
| bacağıma tırmanmaya, benimle oyun oynamaya çalışıyordun. | Open Subtitles | كنا نلعب تلك اللعبة حيث تقومُ بتسلق ساقي |
| Sonra da açıklama yapmadan benim bölgeme gelip bacağıma yapışıyorsunuz. | Open Subtitles | والآن انتم في مدينتي وتعرقلون ساقي في القضيه |
| Geceleri sikimi boru bandıyla sağ bacağıma bantladığımı biliyorsun. | Open Subtitles | أتعلم ، لقد قامت بلصق قذيبي على ساقي اليمنى ليلا مع شريط لاصق. |
| İyi ki gelmiş. bacağıma kramp girdi. | Open Subtitles | حسناً، أنا مسرور بأنها فعلت، أشعر بالقليل من التشنج في ساقي |
| Aşağıya attıklarında adamın kafatasından kemik fırladı sanırım çünkü bacağıma bir şey batıyor. | Open Subtitles | أعتقد أنه يجب ان نلتقط العظام للخروج من هنا الرجل مات عندما سقط عنه الجلد لأنني اشعر بطعن في ساقي |
| bacağıma sıcak çikolata dökmüştüm. | Open Subtitles | سكبتُ بعضاً من الشكولاته الساخنة على ساقي. |
| bacağıma kramp girdi. Donuyorum. Hırkanı ödünç alabilir miyim? | Open Subtitles | ساقي متنشنّجة، وأتجمّد بردًا، أتمانعي أن أستعير معطفك؟ |
| bacağıma sekiz defa sapladı. | Open Subtitles | لقد غرز السكينه في رجلي وركض حولي ثماني مرات ضرباً |
| Tanrım, editörüm bunu ona götürürsem bacağıma tecavüz eder. | Open Subtitles | يا إلهي، ناشِري سوف يكسِر رجلي إذا نشرتُ هذا |
| Yerdeki engel bacağıma yapışmış elindi. | Open Subtitles | عائق على مستوى الأرض كانت يدك متمسكة بساقي |
| Acord Hall'da yüksek bir lorda şarkı söylüyordum o sırada elini bacağıma koydu ve sikimi görmek istedi. | Open Subtitles | كنت أغني لسيد رفيع عندما وضع يده على فخذي وأراد رؤية قضيبي |
| Üzülme. Diğerini de öbür bacağıma dök lütfen. | Open Subtitles | لا تقلق بالك أريد الثانية على قدمى الأخرى من فضلك |
| Eğer ağırlığımı iyi bacağıma verirsem, değil. Tek bacakta 290 pound mu? | Open Subtitles | لن يحدث هذا لو احتفظت بثقلى على ساقى السليمة |
| Ayrıca bacağıma yaptığın şeyi telafi edebilirsin. | Open Subtitles | . الي جانب , انه عليك الإعتناء بي . جراء ما قمت به لقدمي |
| Mary ve ben kayak yaptık, kardan adam yaptık, benim bacağıma dokundu... | Open Subtitles | ماري وأنا تزلجنا,وصنعنا رجل الثلج. لقد قبلتني وأمسكت فخدي. |
| Fizyoterapistim iki adım dansının bacağıma iyi geleceğini söyledi. | Open Subtitles | قال معالجي الطبيعي إن رقصة " تو ستيب " مفيدة لساقي |
| Burada bir şey var! Bir şey bacağıma dokundu! | Open Subtitles | يوجد شيء هنا شيء ما مَسَّ ساقَي |
| Çünkü ışığım kalmadı, teçhizatım da yoktu ve en iyi ortağım bıçağı bacağıma sapladı ve kaçtı. | Open Subtitles | ولقد ضربت شريكي بالسكين بساقه وهرب. |
| Hostes bir ileri bir geri bacağıma çarparak servis yaptı. | Open Subtitles | حقائب تمر ذهاباً و جيئة ضاربة قدميَّ "قلت لك "لا مقعد على الممر |
| Sahneye çıkıp kızımın bacağıma yapıştığını mı itiraf edeceğim? | TED | هل أصعد على المسرح وأعترف أن ابنتي تعلقت بقدمي ؟ |