| Ben bahşiş peşinde değilim. Büyük oyuncularla büyük bir oyunun içindeyim. | Open Subtitles | أنا لا أريد بقشيش من القطط السمان أريد اللعب مع الكبار |
| Onları Manhattan'a sahilden götürdüm, 5 dolar da bahşiş aldım. | Open Subtitles | لقد اخذتهم عبر طريق مانهاتن بمحاذاة .الشاطىْ.اعطونى خمسه دولارات بقشيش |
| Hiç bir bilgim yok, ben sadece bahşiş için çalışıyorum. | Open Subtitles | لا أعرف شيئاً عن الموضوع أنا أعمل فقط لكسب البقشيش |
| Bunlar hakkında hiçbir şey bilmiyorum. Ben sadece bahşiş için çalışıyorum. | Open Subtitles | لا أعرف شيئاً عن هذا الموضوع أنا أعمل فقط لأجل البقشيش |
| nafakanı bir garsona bahşiş olarak vermekten daha eğlenceli geliyor. | Open Subtitles | أكثر متعةً من إعطاء بقشيشاً للخادم من نفقة زوجتك السايقة |
| Üzgünüm ama müşterim arabayı bekliyor ve çok da iyi bahşiş veriyor. | Open Subtitles | أعتذر ولكن زبوني يتوقع السيارة له فقط و هو يُعطيني إكرامية جيدة |
| Onları Manhattan'a sahilden götürdüm, 5 dolar da bahşiş aldım. | Open Subtitles | لقد اخذتهم عبر طريق مانهاتن بمحاذاة .الشاطىْ.اعطونى خمسه دولارات بقشيش |
| Size içki servisi yapıyorum siz de devamlı dırdırlanıyorsunuz ve hiç bahşiş almıyorum. | Open Subtitles | أقدّم لكم المشروبات ثم تتناقشون بلا إنقطاع، و لا أجد منكم أي بقشيش |
| Uyandığınızda, paranız hâlâ orada olmakla birlikte bir de bahşiş bırakmıştır. | Open Subtitles | وتستيقظ لتجد مالك مازال موجودا ومن الممكن ان تترك لك بقشيش |
| Harika vakit geçiririz. Her zaman yüklü bahşiş alırım. | Open Subtitles | نقضى وقتاً ممتعاً ودائماً أحصل على بقشيش كبير |
| Herkes hak etse de etmese de, bahşiş alıyor. | Open Subtitles | ولكن كل شخص ياخد بقشيش سواء عمل به أو لم |
| Hem öyle bir şey yaptıysam bile prensip olarak bahşiş kavanozu bayağı bi... | Open Subtitles | و حتى لو وضعت معطفي عندها .. في المبداء .. البقشيش يصبح .. |
| Bu eller bahşiş veren eller. Böyle kirli ellerin sana dokunmasını istemezsin. | Open Subtitles | هذه هي اليد التي أعطت البقشيش لاتريد هذه اليد القذرة ان تلمسك |
| Büyük bahşiş, çünkü iyi hizmet ettin ve onlar bahşişi saydı. | Open Subtitles | أعطوا بقشيشًا كبيرًا، لأن لديكم من يخدمكم جيدًا ويعتمد على البقشيش. |
| Biraz önce bir Fransız tarafından bombalandım ve ne dediği hakkında hiçbir fikrim yok ama sanırım bahşiş vermeliyiz. | Open Subtitles | لقد تعرضت للتو بإنفجار فرنسي، لا أملك أي فكرة عن ما الذي قالته، لكن أظن أنه علينا إعطائها البقشيش. |
| Tabii, şişman ve yaşlıydı, ve kendi başına yürüyemiyordu, ama bana 1.000 dolar bahşiş verdi ben de arabasına atladım, oksijen... | Open Subtitles | صحيح أنه كان بديناً ، ومسناً ولم يكن يستطيع المشي بمعنى الكلمة لكنه أعطاني بقشيشاً قدرة ألف دولار فقفزتُ إلى سيارته |
| ''ölü insanlar iyi bahşiş bırakmıyor'' gibi birşey mırıldayıp karanlığın içine yürüyüp kaybolmuştu. | TED | تمتم شيئاً عن أن "الميتون لا يدفعون بقشيشاً جيداً." ومشى بعيداً في الظلام. |
| Ve ayrılırken ona bahşiş vermeye karar verdim | TED | وعندما كنا ذاهبين قررت أن أقدم له إكرامية. |
| Eğer iyi bahşiş bırakırsan, seni arabana kadar sandalyesinde taşıyor. | Open Subtitles | و إن أعطيتها بقشيشا ً جيدا ً ستوصلك إلى سيارتك |
| bahşiş için kusura bakmayın, henüz $50.000 kaybettim de. | Open Subtitles | أعتذر عن الإكرامية لكنّي خسرت 50 مليون للتو |
| Az önce 10 dolarlık hesaptan 20 dolar bahşiş aldım. | Open Subtitles | حصلت للتو على 20 دولار كبقشيش لفاتورة بقيمة 10 دولارات |
| Kahrolası kapıcılar. Üstelik iyi de bahşiş veriyorum. | Open Subtitles | اللعنة على هؤلاء البوابين لقد أعطيتهم اكرامية للتو |
| Gittiğiniz her yerde, tezgahın üzerinde bir bahşiş kavanozu olduğunu fark ettiniz mi? | Open Subtitles | هل لاحظتم أنه في كل مكان يوجد جرة للبقشيش في مكان المحاسبة ؟ |
| Evime gidip tüm gün çalıştığımı, bahşiş topladığımı, üniforma giyip yerleri sildiğimi bilen çocuklarımın yüzlerine bakamam. | Open Subtitles | لا يمكنني العودة إلى المنزل و أقابل أطفالي علما وأن أمهم ترتزق من الإكراميات و تلبس زيا و تمسح فتات الخبز |
| Servis yaparken eğilirsen, daha çok bahşiş toplarsın. | Open Subtitles | إذا انحنيتي للأمام سوف تحصلين على إكراميات أكثر أثناء العمل |
| Onu asla çıplak göremeyeceğiz. 2,50$. Ayrıca 0,50$ de bahşiş için. | Open Subtitles | ولم تسنح لي أن أراها عارية هذا 2,50 بالإضافة إلى 50 سنت بخشيش |
| Brooke denen kız tam bir manyak, patronuma bahşiş kutusundan para aldığımı söylemiş. | Open Subtitles | انها مجرد أن بروك هو نفسية. وقالت انها راتد لي الى رئيسه أن أكون أخذ المال من جرة تلميح. |
| Sivillerle pasaklı karılarına kapı açıp bahşiş almak için mi? | Open Subtitles | نصائح لإغلاق أبواب سيارة الأجرة على المدنيين ونسائهم المنتفخات ؟ |