| Yalnızca oyalanıyordum ama şimdi bahsettiniz halbuki ona bir çok ders vermişsiniz. | Open Subtitles | لكن بما أنك ذكرت ذلك ارى أنك ألقيت عليها كثير من الدروس |
| BG: Bu konuya tekrar döneceğiz, Dünya Gıda Programı'ndan kaynak ve makbuz kesimi olduğundan bahsettiniz. | TED | برونز خيوساني: سوف نعود إلى هذا الموضوع أيضا، ولكنك ذكرت وقف التمويل ومستندات الصرف من برنامج الأغذية العالمي. |
| Fakat bunun için konuşmanızda, arama ve kurtarma amaçlı yan proje olarak bahsettiniz. Ve onun burnunda bir kamera var. | TED | ولكن بالنسبة لهذا، لقد ذكرت في حديثك كمشروع ثانوي، البحث والإنقاذ، ولدى الروبوت كاميرا على مستوى أنفه. |
| Kafasını yarıp sırlarını öğrenmekten bile bahsettiniz, belki de bu sırlar arazilere ne olacağıydı. | Open Subtitles | تحدثت عن تهشيم راسها , لربما كنت تآمل أستكشاف الطريق الموجهه المقترحه بساند فورد , وقد شككت مسبقاً بإن جورج التاجر |
| Benden mi bahsettiniz? | Open Subtitles | حقاً؟ اذاً لقد تحدثتما عنى يا رفاق؟ |
| Peki telefonda Bay Bishop'un bırakacağı daireden bahsettiniz mi? | Open Subtitles | وهل تحدثتِ عبر الهاتف عن توصيلة |
| Madem şeriden bahsettiniz sanırım bir kadeh alabilirim. | Open Subtitles | الآن ، بما أنك قد ذكرت التشيرى أعتقد أننى ربما سأتناول كأساً |
| Az önce "Neredeyse Vardınız" vakfından bahsettiniz. Nedir bu? | Open Subtitles | منذ ثانية ذكرت تقريبا مؤسسة ، ماذا كان ذلك؟ |
| İki kere ondan bahsettiniz ve her ikisinde de size ne kadar önem verdiğinden bahsettiniz. | Open Subtitles | ذكرتها مرتين في المرتين، ذكرت كم تهتم بك |
| İlk geldiğinizde gazetelerin iş bölümündeki bazı makalelerden bahsettiniz. | Open Subtitles | لمّا دخلت ذكرت شيئاً عن بعض المقالات في صفحة الأعمال في الجريدة |
| Şimdi bahsettiniz de, bu seviyede bir tüketim sağlığınız için çok zararlı. | Open Subtitles | بما أنك ذكرت ذلك هذا المستوى من الاستهلاك ضار للغاية بصحتك |
| Madem ki bundan bahsettiniz, bu çok gücendiriciydi. | Open Subtitles | أتعلم, بما أنك ذكرت هذا الآن, نعم لقد كان هذا مزعجاً للغايه |
| Şimdi bahsettiniz de, bu seviyede bir tüketim sağlığınız için çok zararlı. | Open Subtitles | بما أنك ذكرت ذلك هذا المستوى من الاستهلاك ضار للغاية بصحتك |
| Yahudi olduğunuzu o kadar konuştuk ama Tanrı'dan ilk kez bahsettiniz. | Open Subtitles | كما تعلم، في كل هذا الحديث عن كونك يهوديا هذه هي المرة الأولى التي ذكرت الاله |
| Yahudi olduğunuzu o kadar konuştuk ama Tanrı'dan ilk kez bahsettiniz. | Open Subtitles | كما تعلم، في كل هذا الحديث عن كونك يهوديا هذه هي المرة الأولى التي ذكرت الالهه |
| Ona Deneme Bir Programı'ndan bahsettiniz mi? | Open Subtitles | لقد ذكرت له شيئاً أيضاً "عن برنامج "جرب واحدة |
| Kafasını yarıp sırlarını öğrenmekten bile bahsettiniz, belki de bu sırlar arazilere ne olacağıydı. | Open Subtitles | تحدثت عن تهشيم راسها, لربما كنت تآمل أستكشاف |
| Bizden bahsettiniz mi? | Open Subtitles | هل تحدثتما عني؟ |
| Ailesine bundan bahsettiniz mi? | Open Subtitles | هل تحدثتِ مع والديها؟ |
| Az önce radyoda sisten bahsettiniz. | Open Subtitles | لقد ذكرتي شيئا الان بالراديو الضباب |
| - Demek benden bahsettiniz. | Open Subtitles | اذا لقد تحدثتم عني حسنا , لقد فعلنا |
| - Neden Cody'den bahsettiniz ki? | Open Subtitles | -لماذا ذكرتم له كودي ؟ |