|       Veronica, Balthazar için Morgana'nın ruhunu kendi vücuduna hapsederek kendini feda etti.       | Open Subtitles |        ضحّت (فيرونيكا) بنفسها من أجل(بالتازار)، بأسر روح (مرجانه)، داخل جسدها.       | 
|       Ama Balthazar arayış görevinde başarıya ulaşamamıştı.       | Open Subtitles |        ولم ييأس (بالتازار)، من بحثه، حتّى يصل إلى غاية.       | 
|       - Hiç sportmence değil, Balthazar.       | Open Subtitles |        -هذه ليست روح رياضيّة منك، يا (بالتازار ).       | 
|       Bu arada salı günü kesinlikle öğle yemeği yemeliyiz. Balthazar'daki toplantından sonra.       | Open Subtitles |        على كل حال يجب ان نتعشى يوم الثلاثاء بعد اجتماعك مع بالتزار       | 
|       Balthazar'da barmenlik yaparken restorandaki personel indiriminin anasını ağlatırdım.       | Open Subtitles |        عندما عملت كساقي في حانة "بالتزار" إعتدت على مضايقة زملائي في العمل       | 
|       Eğer Balthazar bu kitabı okurken, olmasını istediği birşeyi yapabiliyorsa,       | Open Subtitles |        حَسناً، إذا بالسازار يُمْكِنُ أَنْ يحقق أيّ شئ أرادَة للحَدَث في الفنتازيا بينما قَرأَ هذا الكتابِ،       | 
|       Bugün, Balthazar bize gökkuşağı ötesindeki topraklardaki küresel ısınmayı anlatacak.       | Open Subtitles |        اليوم بالثازار سيخبرنا عن الإحتباس الحراري في الأرض ما بعد قوس القزح       | 
|       Bunu evet olarak alıyorum. 10 yıl olmuş, Balthazar.       | Open Subtitles |        هذا يعني بـ"نعم" مرّت علينا عشرة سنوات، يا (بالتازار).       | 
|       Balthazar Blake, Birincil Merlin'i bulmuş olabilir.       | Open Subtitles |        (بالتازار بليك)، ربّما قد عثرَ على الـ"مُختار".       | 
|       Balthazar, bu kızı tekrardan görmek için on yıldır bekliyorum.       | Open Subtitles |        (بالتازار)، أنا أنتظر منذ عشرةِ أعوام لأرى هذه الفتاة مرّة أخرى.       | 
|       O kişi ben değilim Balthazar, üzgünüm.       | Open Subtitles |        لستُ الشخص المنشود، (بالتازار). أنا آسف.       | 
|       Pekala Balthazar, Veronica'yı dışarı çıkartıyor ve Morgana'yı yok ediyoruz.       | Open Subtitles |        حسناً، (بالتازار)، سنخرج (فيرونيكا) ونقضي على (مرجانه).       | 
|       Eskiden aramızda eşitlik vardı, Balthazar.       | Open Subtitles |        كان هناك وقتا عندما تكون الأشياء جميلة بيننا، يا (بالتازار).       | 
|       Pekala Balthazar. Hindiyi fırından bir dakika içinde çıkarmalıyım.       | Open Subtitles |        حسنا يا "بالتزار" يجب أن أخرج الديك من الفرن خلال دقيقة       | 
|       Violet. Her şeyi yerine koydum ama sonra fark ettim ki Balthazar ortada yok.       | Open Subtitles |        لقد أرجعت كل شيء لمـا كان عليه لكني إنتبهت إلى أن "بالتزار" مفقود.       | 
|       Anlaşılan Balthazar biraz börek yemiş ve kaçmış.       | Open Subtitles |        يبدو بأن "بالتزار" قد أكل بعض الفطـائر و فرّ.       | 
|       Artık hikayeyi sonsuza kadar ben anlatacağım,Balthazar.       | Open Subtitles |        الآن أنا سَأُخبرُ القصّة إلى الأبد، بالسازار.       | 
|       Balthazar da yemek yeriz ve tatlı olarak da pastise ne dersin?       | Open Subtitles |        انا افكر بالسازار للعشاء وايضا عصير باستيس للتحلية       | 
|       Balthazar'ın hikayesini daimi kontrol ederiz.       | Open Subtitles |        السيطرة الدائمة على قصّةِ بالسازار.       | 
|       Onbaşı Balthazar 14 yıl boyunca Partekiz ordusunda savaştı.       | Open Subtitles |        المجند " بالثازار" حارب في الجيش البرتغالي لمدة 14 سنة       | 
|       - Balthazar'ı uyandırmak gün geçtikçe daha zorlaşıyor.       | Open Subtitles |        -لقد أصبح الأمـر أصعـب وأصعب لإيقاض (بالهزار ).       | 
|       Balthazar uslanmaz bir su manyağı.       | Open Subtitles |        "بالثاسار" هو داعر عطش       |