| Her ne ise, Bana anlatabilirsin. Seni yanındayım. | Open Subtitles | أياً كان هو, يمكنك إخباري, انا هنا من أجلك. |
| Kötü de olsa, Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك إخباري بالأشياء حتى الأشياء السيئة |
| Haydi, Bana anlatabilirsin. Ben örnek bir vatandaş değilim. | Open Subtitles | هيا ، يمكنك إخباري أنا لست مواطنة نموذجية |
| Onların hikayelerini dinleyeceğiz. Sen sonradan gerçekten olanları Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | سنستمع لقصصهم، يمكنك أن تخبريني بعدها ماذا حدث فعلا |
| Hadi. Bana anlatabilirsin. Hayvanat bahçesinde mi sinirlendi? | Open Subtitles | . هيا ، يمكنك أن تخبرني هل كانت غاضبة في حديقة الحيوان ؟ |
| Ne olursa olsun, sorun değil Biliyorsun, Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | مهما كان, لا بأس بذلك يمكنكِ إخباري, كما تعلمي. |
| Ne olursa olsun Frank, Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | أيا كان، فرانك، يمكنك أن تقول لي |
| Eğer öyleyse, Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | لأن إن حدث هذا, يمكنك التحدث معي عن الأمر |
| Hadi ama. Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | بحقك يمكنك إخباري أنا معروفة هنا |
| Neler olduğunu ve bunun nasıl değişeceğini Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك إخباري بما يجري، و كيف سيتغيّر. |
| Tamam. Ne olduğunu Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | هوّني عليك، يمكنك إخباري بحقيقة ما جرى. |
| Korkma Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك إخباري بكل شئ انا صديقك |
| Bana anlatabilirsin, Emily. | Open Subtitles | إميلي .. يمكنك إخباري |
| Ama hikayenin kalanını Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | لكن يمكنك إخباري ببقية القصة |
| Bu yüzden Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | لذا يمكنك إخباري |
| Belki Bana anlatabilirsin. Kızımla Blackburn Motel'de kalıyoruz. | Open Subtitles | او يجب أن تخبريني بذلك أنا و أبنتي نزلاء في فندق |
| Sevgili Joan, Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | يا جوان العزيزة يمكنك أن تخبرني انا مسؤولة عن كل شيء يخص الملكة |
| Sorun değil, Bana anlatabilirsin. Etrafta çocuk yok. | Open Subtitles | لا بأس، يمكنكِ إخباري لا يوجد أولاد هنا |
| O zaman birer bardak kahve alıp ne bulduğunu Bana anlatabilirsin... | Open Subtitles | بعد ذلك هل ينبغي لنا أن نأخذ ،كوب من القهوة يمكنك أن تقول لي ...ما اكتشفت و |
| Eğer öyleyse, Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | لأن إن حدث هذا, يمكنك التحدث معي عن الأمر |
| Sorun değil. Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | لابأس يمكنك اخباري |
| Bana anlatabilirsin. | Open Subtitles | بوسعك إخباري |