| Ben de Ede bebeği düşürdüğümü söyledim ama bana inanmadı. | Open Subtitles | لذا أخبرت إدي أنني قد فقدت الجنين لكنه لم يصدقني |
| Ben de Ed'e bebeği düşürdüğümü söyledim ama bana inanmadı. | Open Subtitles | لذا أخبرت إدي أنني قد فقدت الجنين لكنه لم يصدقني |
| 57 yıl boyunca senin hikâyeni anlattım kimse bana inanmadı. | Open Subtitles | لمدة 75 عاماً قمت بسرد حكايتك لم يصدقني أحد إطلاقاً |
| Ben sadece ilk baskıların olduğunu söyledim ama bana inanmadı. | Open Subtitles | أخبرتها أن ما لدي هو العدد السابق فقط، لكنها لم تصدقني |
| Arkadaşlarım bana inanmadı, ama nasıl inanmazlar, çünkü o kadar... | Open Subtitles | لم تصدقني صديقاتي ولكن كيف سيصدقون ذلك لأنه |
| Garip cüce adam beni takip etmeye başladı ve bana bağırdı topallıyordu ve sırtında da kambur vardı ve polis bana inanmadı ve bir at tarafından eziliyordum ve... | Open Subtitles | و لقد صرخ فى أعرج و لديه جدبة كبيرة على ظهره و الشرطة لم تصدقنى |
| Amcam bana inanmadı. Eğer yardım etmezsen... | Open Subtitles | العم ريد لم يصدقني ، وإذا كنت لن تساعدني. |
| Neyse ki bana inanmadı, yoksa öldürmek zorunda kalacaktım. | Open Subtitles | الحمدلله أنه لم يصدقني لأن لا أضطر لقتله |
| bana inanmadı çünkü ona "Bugün babamın doğum günü. | Open Subtitles | هو لم يصدقني لأني قلت له أنه عيدميلاد والدي |
| Anlattığım tek gerçek hikayeydi ama kimse bana inanmadı. | Open Subtitles | القصة الوحيدة التي حكيتها و كانت مُحتملة و مُمكنة كانت الوحيدة الحقيقية و مع ذلك لم يصدقني أحد |
| Ama kimse bana inanmadı. Böyle olacağını söylememiş miydim? | Open Subtitles | و لكن لم يصدقني أحد ألم أقل أن هذا سيحدث ؟ |
| bana inanmadı ve bu akşam Hong Kong'dan dönüyor. | Open Subtitles | و لم يصدقني سيعود بالطائره من هونج كونج الليله |
| Yazdım çünkü kimse bana inanmadı. Kimse dinlemedi. | Open Subtitles | كتبته لأنه لم يصدقني أحد لأنه لم ينصت إليّ أحد. |
| Ama kimse bana inanmadı. - Neden kimse bana inanmıyor? | Open Subtitles | .لكن لا أحد يصدقني لماذا لم يصدقني أيّ أحد؟ |
| Her erkeğin porno seyrettiğini söyledim, bana inanmadı. | Open Subtitles | قلت لها كل رجلٍ يشاهد الإباحيات، لم تصدقني |
| Nerede olduğunu bilmediğimi söyledim ama bana inanmadı. | Open Subtitles | أخبرتها أني لا أعلم مكانه لكنها لم تصدقني |
| Bilirsiniz kendim için, böylece kendi başıma neler yapabileceğimi görmüş olacaktım. bana inanmadı. | Open Subtitles | أنت تعلم , لنفسى , فقط لأرى ماذا كنت سأكون لوحدى , لم تصدقنى. |
| Onu en "yüksek yetkili" olduğuma ikna etmeye çalıştım ama bana inanmadı. | Open Subtitles | لقد حاولت اقناعه بكونى انا السلطة العليا لكنه لم يصدقنى |
| Onu nasıl bulduğumu anlattığımda kimse bana inanmadı ama önemi yoktu. | Open Subtitles | لا أحد يصدقني عندما قلت لهم كيف وجدت لها، ولكن هذا لا يهم. |
| Ona söyledim ama bana inanmadı, gidip kendisi bakmak istedi. | Open Subtitles | فأخبرته ، إذا لم يصدّقني فليذهب إلى الحديقة ويرى بنفسه |
| bana inanmadı. | Open Subtitles | أنها لا تصدقني. |
| Yabandomuzu ve gergedan hakkında bana inanmadı. | Open Subtitles | قالت لدن أبوس]؛ ر صدقوني حول والخنزير وحيد القرن. |