| Hizmetçisi köpük banyosunu hazırlıyor. | Open Subtitles | تقوم خادمتها يتحضير حمام لها بمغطس مليئ بالرغوة |
| Onlara "Hadi gidip İspanyolların banyosunu kullanalım." diyip duruyorum. | Open Subtitles | انا اخبرتهم دعونا فقط نستخدم حمام الأسبان |
| Ve sen ve kızların da getto banyosunu alabilirsiniz. | Open Subtitles | وبعدها انت وفتياتك تستطيعون الذهاب الى حمام الحي اليهودي |
| Bay Crane sık sık, gece banyosunu sizin programınızı dinlemek için erteliyor. | Open Subtitles | انا لا استمع للراديو,ولكن السيد كرين يؤجل حمامه الليلي يوميا ليستمع لك |
| banyosunu bitirince yatak odasına geçip, tuvalet masasına giderdi. | Open Subtitles | وعندما تنتهى من حمامها تعود إلى غرفة نومها وتجلس أمام المزينة |
| Pislik herif son banyosunu yapmak için küvete atlamış. | Open Subtitles | الوغد قفز في حوض الإستحمام ليستحِم لآخر مرة |
| Ayrıca da temiz. Az önce Cumartesi gece banyosunu yapmış. | Open Subtitles | ونظيف أيضا لقد حصل على حمام السبت لتوه |
| banyosunu bile alamazsın. | Open Subtitles | لايمكنكِ تكلف نفقة حمام ذلك المنزل حتى |
| Bunu söyleyeceğimi hiç düşünmezdim ama Çirkin Çıplak Adam'ın banyosunu kullanacağım. | Open Subtitles | ساستعمل حمام الرجل القبيح العاري |
| Annenin banyosunu sevmedim. | Open Subtitles | أنا لا أهتم بشأن حمام والدتكَ. |
| Robbie evden ayrıldığı zaman, ben çocukların banyosunu aldım. | Open Subtitles | (تعرف، عندما انتقل (روبي سيطرت على حمام الأولاد |
| Biliyorsun, Koşmaktan gerçekten nefret ederim... fakat bütün okula sen ve penisli hemşirenle olan sünger banyosunu anlatmam gerek. | Open Subtitles | تَعْرفُ، أَكْرهُ حقاً للرَكْض... لَكنِّي gotta يَذْهبُ يُخبرَ المدرسةَ الكاملةَ حول أنت والمُمَرضة Ding a حمام سمكِ بقلة الأسفنجي. |
| Misafir banyosunu mu kullanacağım? | Open Subtitles | إذاَ سأستخدم حمام الضيافة ؟ |
| Büyük imparator Jül Sezar'ın annesi Aurelia'nın ritüel halindeki banyosunu izleyin. | Open Subtitles | أنتم تشهدون طقوس حمام (أوريليا)، أم الإمبراطور العظيم (يوليوس قيصر) |
| Adam sünger banyosunu seviyor. | Open Subtitles | الرجل بالتأكيد يحب حمامه الأسفنجي |
| banyosunu görmeniz lazım. | Open Subtitles | عليك أن تلقي نظرة على حمامه |
| banyosunu bitirince yatak odasına geçip, tuvalet masasına giderdi. | Open Subtitles | وعندما تنتهى من حمامها تعود إلى غرفة نومها وتجلس أمام المزينة |
| Öyle ki köpük banyosunu ne kadar severim bilirsin. | Open Subtitles | وأنتَ تعرفُ مقدار حبي لفقاعات الإستحمام |
| banyosunu yaptı, dişlerini fırçaladı, kitabını okudum. | Open Subtitles | لقد استحمت و فرشت اسنانها لقد قرأت لها |
| Ona banyosunu yaptırsana, ben de gidip uzanayım biraz. | Open Subtitles | اريدك أن تحممه أريد الآستلقاء |
| Amerikalı'ya banyosunu yaptırma zamanı. | Open Subtitles | حان وقت اعطاء الامريكين حماما ساخنا |