| - bardaydık ve ona istiridye istediğimi söyledim. | Open Subtitles | إذا ، فإذا بنا في الحانة ، أخبرته إني أرغب في أكل المحار |
| Marsilya'daki o gece bardaydık. | Open Subtitles | كنا في الحانة في هذه الليلة في "مارسيليا". |
| bardaydık. | Open Subtitles | لقد كنا في الحانة |
| Biliyorum, ve çok eğlenceliydi. Çünkü arkadaşlarıyla bir bardaydık. | Open Subtitles | أعلم، و كان أمراً مضحكاً لأننا كنا بالحانة مع أصدقائه |
| Çalıştığım bardaydık. | Open Subtitles | لقد كنّا بالحانة حيث كنّا نعمل |
| Bir bardaydık, ve... ve ortadan kayboldu, sonra... birisinin fotoğrafını çektiğini ve telefonuna gönderdiğini, | Open Subtitles | ، كنا بالحانة و بدأ يهذي بشأن فتاة التقطت له صورة وأرسلتها له . وكان (ديفيد ريدجز) موجوداً خلفه بالصورة |
| Melinda ve ben bardaydık. | Open Subtitles | كنتُ متواجدًا في الحانة (برفقة (ميليندا |