| Sen olsa olsa Basur yetiştirirsin Webster. | Open Subtitles | الشئ الوحيد الذى كان بمقدورك ان تنشأه هو غرفه جيده لمصابى البواسير |
| Biri, aknelerime Basur merhemi sürmemi söylemişti. | Open Subtitles | خبرة منزلية هذا كلام رجل أخبرني أن أضع كريم البواسير على حبوب الشباب |
| Danielle, senin babanda da can yakıcı, fena bir Basur vardı. | Open Subtitles | ودانييل , كان والدك لديه مرض البواسير السيء التي تلسعه بدون رحمة |
| Çünkü Basur, diken ve deniz tuzunu içeren bir tane var. | Open Subtitles | لأنني حصلت على بواسير جميلة تتضمن فرشاة للقوارير و ملح البحر |
| Basur belirtisi ortaya çıktığı anda tedaviye derhal başlanmalıdır. | Open Subtitles | عند أول علامة لأي ألم بواسير فيجب أن يبدأ العلاج في الحال |
| En çok geçen ay yaklaştım, Basur reklamından geri aradılar. | Open Subtitles | أقرب ما وصلت إليه، الشهر الماضي حصلت على إستدعاء لإعلان علاج الباسور |
| Hanımefendi, sizi bir alarmlı saat, yedi CD ve bir tüp Basur kremi çalarken yakaladık. | Open Subtitles | في تظاهرنا بأننا من الشرطة سيدتي، رأيناك تسرقين منبّهاً سبع أسطوانات ومرهماً للبواسير |
| Bende bir süredir Basur var. Senin neyin var? | Open Subtitles | لدي بعض البواسير حالياَ وأنت ماذا لديك ؟ |
| Basur için iyi bir doktor tanıyorum. Seni tanıştırayım mı? | Open Subtitles | اعرف طبيبا ً لعلاج البواسير ممتاز جدا ً هل تريدني ان اعرفك به ؟ |
| Havadan sudan tutun da, Basur kremine kadar her şeyi konuşuyorlar. | Open Subtitles | انهم يتحدثون عن كل شىء من الطقس حتى كريم البواسير |
| Genelde şiddetli iltihaplanmış Basur için kullanılır ama mukozal olmayan vücut bölgelerine de iyi gelir. | Open Subtitles | ويستخدم عادة لمريض التهاب البواسير الحادّ لكنه ينفع مع اجزاء الجسم الغير مخاطيّة |
| Bunun dışında güzelim Basur kremimin sonunu sana harcayacağımı düşündüm bir de! | Open Subtitles | وبالتفكير أنني كنت مستعداً لإضاعة آخر علبة دواء مرض البواسير عليك |
| Sandalyeye mahkum yaşadığın zaman Basur çok acımasız olabiliyor. | Open Subtitles | عندما نُحاصر في كرسي، البواسير تصير وحشية |
| - Basur kremi etiketini okumaya başlayabilirsin canım ne olacak. | Open Subtitles | تستطيع دائماً التبديل بين قراءتها وقراءة أسماء مراهم علاج البواسير حقير |
| Keyifle yemek için Basur sahibi olmak zorunda değilim. | Open Subtitles | لا تحتاج إلى أن تصاب بمرض البواسير كي تستمتع بها |
| Burada oturmaktan k.çında Basur olacak olan da biziz. | Open Subtitles | نحن الجالسين هنا نحصل على البواسير. |
| Basur kısmına gider sana iyi bir avukat tutarız. | Open Subtitles | سنذهب إلى البواسير ونحضر لك محامٍ جيد |
| Gargara, buhar friksiyonu, Basur kremi. | Open Subtitles | غسول فم، دهان متبخر، كريم بواسير |
| Anüste yırtık, Basur ya da bağırsak kurdu falan olabilir. | Open Subtitles | أعتقدُ أنّه ربما لدي (شق شرجي) أو بواسير) أو أو (دودة) أو شيئٌ ما). |
| - Maw Maw'ın Basur minderi. | Open Subtitles | "وسادة بواسير "ماو ماو |
| Maymun filmi olabilir, Basur reklamım olabilir liste böyle uzayıp gitmiyor. | Open Subtitles | حسنا، يمكن أن يكون للفيلم قرد. يمكن أن يكون لي الباسور التجارية. إن القائمة لا تستمر. |
| Basur reklamında oynayacağım! | Open Subtitles | حصلت على إعلان الباسور |
| Siz ayakta bekleyin, ben de Basur için merhem bulayım. | Open Subtitles | قف هناك ، و سوف أقوم بإحضار مرهماً للبواسير |
| Bu gece o rıhtıma gidelim ve Anüserika Basur Düğümleri'ne ait her şeyi denize atalım! | Open Subtitles | أرى أن ننزل للميناء اللّيلة ونُلقِي بتلك النفايات.. حيث ينتمي كلّ شيء جاءنا من " "الوطئات المُتقرّحة الأفاكية! |