| Hâlâ Bayan Paradine'in bir hikâye uydurduğunu iddia ediyor musunuz? | Open Subtitles | هل مازلت تدّعى, ان السيدة بارادين قد اخترعت رواية وهمية |
| Bayan Paradine hakkındaki sorulara cevap hazırlamalıyız. | Open Subtitles | يجب ان نُعد ّ انفسنا للأجابة عن التهم الموجهة ضد السيدة بارادين |
| Öncelikle çok açık ve basit bir gerçeğimiz var. Bayan Paradine katil değil. - Sahi mi? | Open Subtitles | كبداية, لدينا حقيقة واضحة, وهى, ان السيدة بارادين ليست قاتلة |
| Bayan Paradine'le bu konuda konuşmayı başaramadı. | Open Subtitles | على الأقل, لم يعد قادرا على مناقشة السيدة بارادين فى هذا الأمر |
| Bahse girerim, Bayan Paradine ile bu uşak arasında bir şeyler var. | Open Subtitles | اراهن انه سيذهب الى هناك, لأنه يوجد شئ بين السيدة بارادين وهذا الخادم |
| Şu cinayet her yerde konuşuluyor. Bayan Paradine yaptı diyorlar. | Open Subtitles | ان هذه الجريمة هى حديث المنطقة, يقولون ان السيدة بارادين هى الفاعلة |
| Affedersiniz, efendim. Siz Bayan Paradine'i sadece hapse girdiğinden beri tanıyorsunuz. | Open Subtitles | عفوا يا سيدى, انت لم تعرف السيدة بارادين الا منذ وقت دخولها السجن |
| Bayan Paradine'in neden kocasına onu bırakmak istediğinizi söylediğini biliyor musunuz peki? | Open Subtitles | هل تعلم السبب الذى جعل السيدة بارادين تقول انك ستتركه ؟ |
| Dün bize, Albay'ı görmek için geri döndüğünüzde Bayan Paradine'i yatak odasının dışında koridorda gördüğünüzü söylediniz. | Open Subtitles | لقد أخبرتنا بالأمس, انه عندما صعدت ثانية لرؤية الكولونيل, رأيت السيدة بارادين فى الممر خارج غرفة النوم |
| Bayan Paradine'in odası Albay'ın odasını geçince koridorun karşısında, doğru mu? | Open Subtitles | وكانت غرفة السيدة بارادين تقع عبر الصالة مباشرة من غرفة الكولونيل, أهذا صحيح ؟ |
| - O anda Bayan Paradine'i gördünüz. | Open Subtitles | فى اللحظة التى رأيت فيها السيدة بارادين, |
| Bayan Paradine'in odaya girdiğini ve kapıyı kapattığını gördünüz. | Open Subtitles | اذن رأيت السيدة بارادين تدخل غرفتها وتقفل الباب |
| Bayan Paradine'in Hindley Malikanesi'nin ev hanımı olduğundan haberdar değil misiniz? | Open Subtitles | ألم تكن تدرك ان السيدة بارادين هى السيدة فى منزل هيندالى هول ؟ |
| Bayan Paradine'in sizi odayı temizlemek için gönderdiğini söylemiştiniz. - Evet, efendim. | Open Subtitles | لقد شهدت ان السيدة بارادين ارسلتك لتنظيف الغرفة |
| O zaman kadehi yıkayan Bayan Paradine olamaz. | Open Subtitles | اذن, لايمكن ان تكون السيدة بارادين هى التى غسلت الكأس |
| LaTour, Albay Paradine tarafından duyulanlar sizin ima ettiğinize göre Bayan Paradine ile aranızdaki yetişkinsel ilişkiyle mi ilgiliydi? | Open Subtitles | هل انت تُلمح عن وجود علاقة زنا مع السيدة بارادين ؟ |
| Bayan Paradine üç Pazar sonra asılacak. | Open Subtitles | وسوف يتم شنق السيدة بارادين بعد ثلاث آحاد |
| Bayan Paradine "Garip bir biçimde çekici". | Open Subtitles | حسنا, " ان السيدة بارادين جذابة بشكل غريب " |
| Bayan Paradine benim müvekkilim. Onu bir avukat kadar tanıyorum. Bu da yeterli. | Open Subtitles | السيدة بارادين موكلتى, وانا اعرفها كمحامى عنها, وهذا كافٍ لى . |
| - Evet efendim, Bayan Paradine'i. - Ne yapıyordu? | Open Subtitles | نعم, السيدة بارادين و ماذا كانت تفعل ؟ |