| - Nereye gidiyor, Bayan Taylor? - '..ve sinirlendirecek çok az şey oldu.' | Open Subtitles | إلى أين هي ذاهبة , انسة تايلر 'لسنوات عديــدة مقبلــــة' |
| Bayan Taylor, bir gün sizi Randalls'da ağırlamak şerefine erişmek isterim. | Open Subtitles | انسة تايلر ,انه لشرف استقبالك يوما ما في منزلي راندالز |
| Konu özel yaşamı olunca Bayan Taylor Knox kalesi gibi anlıyorum ama gazetecilik oturup, birinin sana gerçeği vermesini beklemek değildir. | Open Subtitles | أَفهم السيدة تايلور مثل حصن نوكس عندما يتعلق الأمر بحياتها الخاصة ولكن الصحافه لا يستريحو في انتظار شخص ما ليسلمهم الحقيقه |
| Bayan Taylor, "Meşale" röportajınız için bir zaman ayarlayabilir miyiz diye merak ediyordum. | Open Subtitles | السيدة تايلور كنت اتسائل اذا كان بإمكاننا ان نحجز وقتاً لمقابلتك |
| Bayan Taylor, tariflerinizi benimle paylaşmalısınız. | Open Subtitles | حسناً يجب أن تشاركيني بوصفاتك يا سيدة تيلور |
| Bayan Taylor, bunlar Bay Dixon ve Bay Klein. | Open Subtitles | انسة تيلور, هذا السيد ديكسون والسيد كلين |
| İşte Bayan Taylor'ın babasının avukatlık avansı. $1,000. | Open Subtitles | هذه هى الأتعاب لوالد الأنسة تايلور انها الف دولار |
| Bayan Taylor her zamanki yerinde ve hoşa gitmeyen hiçbir şey olmadı. | Open Subtitles | انسة تايلر في مكانها المعتاد وكانه لم يحدث شيئا غير سار |
| Bayan Taylor da bana hep bunu söylüyor. | Open Subtitles | نعم , ذلك ما تظل انسة تايلر اخباري به |
| Bu zavallı Bayan Taylor için çok büyük bir talihsizlik. | Open Subtitles | انه اسوأ حظ للمسكينة انسة تايلر |
| Şemsiyeyi paylaştıkları günden beri onun Bayan Taylor ile evlenmek istediğini biliyordum. Bu benim en büyük başarım! Başarı mı? | Open Subtitles | لكنني عرفت منذ يوم المظلات بأنه سيتزوج انسة تايلر وذلك من أعظم نجاحاتي نجاح! |
| Selam Bayan Taylor. Böyle rahatsız ettiğim için çok üzgünüm ama son teslim tarihim geliyor. | Open Subtitles | مرحباً السيدة تايلور أنا آسف لكي أسحب الستين دقيقه من البطاقه |
| Bayan Taylor, cinayetten arandığınızı mı söylüyorsunuz? | Open Subtitles | السيدة تايلور هل أنتي تقولين بأنكِ مطلوبة للقتل |
| Clark, seni arıyordum. Bayan Taylor'ı tutukladılar. | Open Subtitles | كلارك لقد كنت ابحث عنك لقد اعتقلو السيدة تايلور |
| - Bayan Taylor'ın. O öldü. - Demek Bayan Taylor öldü. | Open Subtitles | ـ للسيدة (تايلور) التي ماتت ـ أه، السيدة (تايلور) ماتت، مسكينة |
| Bayan Taylor! Çizmeyi aştınız! | Open Subtitles | لقد تجاوزت ِ حدودك يا سيدة تيلور |
| İyi geceler Bayan Taylor. | Open Subtitles | " طاب مساؤك سيدة " تيلور |
| - Jason? - Merhaba, Bayan Taylor. - Nasılsın, canım? | Open Subtitles | " جيسون " " سيدة " تيلور |
| Bay Ackerman sizinle ilgilenecek Bayan Taylor. | Open Subtitles | السيد اكريمان سيقابلك يا انسة تيلور شكرا.. |
| Bunu tek başına başarmadı Bayan Taylor. | Open Subtitles | انه لم يفعل ذلك بمفرده يا انسة تيلور |
| Bayan Taylor, onun adına konuşmak için tüm yetkiye sahip. | Open Subtitles | الأنسة تايلور هنا لديها سلطة تامة لتتحدث نيابة عنه |
| Bayan Taylor'u evine bırak, Casey. Bu gecelik bu kadar yeter. | Open Subtitles | خذ الأنسة تيلور الى المنزل يا كيسى لقد انتهينا الليلة |
| Bayan Taylor, bir çok defa suçluların özgürce dolaştıklarını gördüm. | Open Subtitles | سيدة (تايلر)، لقد رأيت المذنب يذهب حرا عدة مرات |