| - Belki "belki'leri günün daha gündüz bir bölümüne saklayabiliriz kızlar. | Open Subtitles | ربما ربما يمكننا توفير الاحتمالات لجزء من النهار , يا فتيات |
| Belki, belki ama tabii şu geç gelen ve ayakkabısı olmayan hariç. | Open Subtitles | ربما ربما ، ماعدا ذلك الشاب الذي حضر متأخراً الذي أتى حافياً |
| Yani belki belki bunu neden şansa bırakamayacağımızı anlayabilirsin. | Open Subtitles | , لذا ربما ربما يمكنك أن تفهم أنه لا يمكننا المجازفة |
| Ama o resimlerle aramın pek de iyi olduğunu sanmıyorum, o yüzden belki, belki bu adam kıza mektup yazsa yetmez mi? | Open Subtitles | لكني لا اظن ان جيدا في هذه الصور لذا ربما ربما يستطيع هذا الرجل ان يكتب اليها؟ |
| Veya belki... belki sadece çocuklarına veda etmek istiyorsun. | Open Subtitles | أو ربما ربما كنتِ بحاجة فقط لتقولى وداعا لأطفالك |
| Belki, belki de kafan almaz ama, yine de söyleyeyim etrafında bir çok aklı başı yerinde, sağlıklı ailesi ile düzenli ilişkileri olan insan var. | Open Subtitles | و نادرا ما تري والدتك ربما , ربما من الصعب عليك ان تري حقيقة ان شخص ما لديه علاقة سليمة |
| Beyler, belki... belki üstsüzler üstsüzlere karşı oynamamalıyız. | Open Subtitles | يارفاق، ربما .. ربما ليس بإمكاننا أن نلعب عراةً ضد عراة |
| Bak, belki belki delik sırtta değildir. | Open Subtitles | .. اسمع، ربما . ربما التسريب ليس بالعجلة |
| Ancak bizimle konuşursan o zaman belki, belki sana yardım edebiliriz. | Open Subtitles | لكن إن تكلمت معنا.. ربما, ربما يمكننا مساعدتك. |
| Belki, belki onun problemleriyle ilgilenseydik hala aramızda olurdu. | Open Subtitles | ربما, ربما لو تعاملنا مع مشاكلها بشكل مباشرة لبقت معنا. |
| Seni düşünerek buraya geldiğimi biliyorsun belki, belki bir şeyler olduk. | Open Subtitles | تعلمين , أنا أتيت هنا معتقدا أنه ربما , ربما بيننا شيء ما. |
| Belki. Belki bundan daha fazlasına dönüştü. | Open Subtitles | ربما,ربما يكون شيئاً أهم من ذلك |
| - Belki... belki de iyi misin diye bir uğrayayım demişimdir. | Open Subtitles | - ربما .. ربما أردت المجيء لأتأكد أنكِ على ما يرام ألم تفكّري إطلاقاً أن أفعل ذلك؟ |
| Belki. Belki onlara Göz'ün sende olmadığını söylerim. | Open Subtitles | ربما , ربما سأخبرهم بأنك لاتملك العين |
| Ama bilmiyorum, belki belki de beni spontane yaptı, bilirsin. | Open Subtitles | لا أدري ربما ربما تجعلني عفوية |
| Belki, belki sen ve ben, şey belki akşam yemeğinde bununla ilgili konuşabilirdik. | Open Subtitles | ...ربما ...ربما يمكنني أنا و أنتِ ربما يمكننا التحدث بالأمر على العشاء |
| Diğerlerinin araya girip bize yardım etmeni engelleyeceğinden korkuyorsun, ama belki belki de birisinin o hayali çizgide yürümek yerine onu aşmasına ihtiyaçları vardır. | Open Subtitles | خائفة أن الآخريين سيتخذون خطوه ويقوفونك ,من مساعدتك إيانا , لكن ربما ربما هم فقط بحاجة لشخص ما أن يعبر هذا الخط الخيالي بدلاً من المشى في مابينه |
| Belki. Belki de olmazdık. Belki de sadece "teşekkür ederim" | Open Subtitles | ربما , ربما لا ربما كانت ستقول |
| Belki, belki de değil. Birkaç kez soyuldum. | Open Subtitles | ربما, ربما لا لقد اختفيت مرتان |
| belki belki otobüse giderken yemek paran için birçok kez dayak yedin. | Open Subtitles | ... ربما ربما تمت مُعاملتك بطريقة خشنة عدد من المرات لأجل جلب مال الغداء وأنت في طريقك للحافلة |