| Bir mühendis olarak, bu görevin teknik zorlukları beni heyecanlandırıyor. | Open Subtitles | كمهندس، أنا متحمس لمواجهة التحديات التقنية التي ساواجهها في المهمة. |
| Bu odada olman beni heyecanlandırıyor çünkü sana bunu söylemek için tam dört yıl bekledim. | Open Subtitles | أنا متحمس لوجودك في هذه الغرفة لأنني انتظرت 4 أعوام لإخبارك بهذا |
| Konsept fikirleri beni heyecanlandırıyor. Ve açım. | Open Subtitles | أنا متحمس بشأن كل الأفكار التي تراودني للحملة |
| O beni heyecanlandırıyor. | Open Subtitles | إنه يثيرني -آوه |
| - beni heyecanlandırıyor! | Open Subtitles | إنه يثيرني! |
| Nora seninle olmak beni heyecanlandırıyor. | Open Subtitles | أنا متحمس لكي أكون معك |
| Seneye Alb Üniversitesi'de oynayacak olmanız beni heyecanlandırıyor. | Open Subtitles | أنا متحمس من أجلكم يا أولاد لإنكم ستلعبون فى (يو إف أيه) العام القادم |
| Birlikte çalışacak olmamız beni heyecanlandırıyor. | Open Subtitles | أنا متحمس للغاية للعمل معاً |