| Tek fark test ettiğimiz benim kanım, zavallı laboratuar farelerinin ki değil. | Open Subtitles | ماعدا أن هذا دمي الذي نجري إختباراً عليه ليس دم فئران معامل |
| benim kanım da seninki gibi kırmızı, beyaz adam. Bana bir daha "kaffir" deme. | Open Subtitles | دمي أحمر مثل دمك تمامأً لذا لا تدعوني بالأسود |
| Evet, bu benim kanım değil. | Open Subtitles | نعم نعم انه ليس دمي ماذا يجري تحت بحق السماء |
| O insanların damarlarında dolaşacak olan şey benim kanım. | Open Subtitles | سيكون جزء من دمّي يتدفّق خلال أولئك الناس |
| Bir dahaki sefere dökülecek kanın benim kanım olabileceğini söyledi. | Open Subtitles | لقد اقسم المرة القادمة ان الدماء سوف تكون دمائي هذه هي حقيقتي |
| Serum kriptonit bombaya yaklaştığındaysa aynen benim kanım gibi reaksiyon gösterdi. | Open Subtitles | عندما المصل أقترب من القنبلة الكريبتونية ردت فعلها كانت نفس ردت فعل دمي |
| Ama doğru hamleyi zamanında yapmasaydım şu anda baktığınız benim kanım olurdu, değil mi? | Open Subtitles | لكن إذا لم أقم بالخطوة في الوقت المناسب سيكون ذلك دمي أنت تُحدّقُ الآن، أليس كذلك؟ |
| Ama damarlarındaki benim kanım, ki bu da, buna, benim karar vermemi gerektiriyor. | Open Subtitles | لكن دمي يجري في عروقه ما جعلني أتخذ القرار النهائي |
| Bu benim kanım. Haftada sadece iki kere satabileceğimi kim söylüyor? | Open Subtitles | ،إنه دمي من الذي يقررّ بأنني أستطيع أن أبيعه مرتين بالأسبوع فقط؟ |
| Alkol banyosundan da benim kanım ve epitellerim haricinde bir şey çıkmadı. | Open Subtitles | لا يوجد شيء من حمام الكحول أيضاً، ماعدا دمي و جلدي. |
| Damarlarındaki kan, benim kanım olmasa bile seni korumak için her şeyi yaparım. | Open Subtitles | و حتى مع أن الدم الذي يجري بعروقك ليس دمي سأفعل أي شيء لأحميكي |
| - Kanıtınızda benim kanım yok. - O zaman niye korkuyorsun? | Open Subtitles | دمي ليس مع أدلتك إذاً ، لماذا تبدين خائفه ؟ |
| benim kanım yüzünden inanılmaz bir hızda yayılıyor. | Open Subtitles | المرض يتسارع بشكل جنوني بسبب كَون الدم دمي. |
| benim kanım, en yakın arkadaşlarımın kanıyla birlikte bu şehrin kolonlarının arasından akıyor. | Open Subtitles | دمي يَمرُ عبر البالوعاتَ هذه المدينة سوية مع الدم أصدقائي الأقرب، |
| Lexi asla affedilmeyecek çünkü benim kanım onun ellerine bulaştı. | Open Subtitles | ليكسي لن تكون مسامحةً ابداً لأن دمي على يديها |
| Bu kâğıt senin tenin, bu... mürekkep benim kanım. | Open Subtitles | هذه الورقة هي جلدك وهذا الحبر هو دمي |
| benim kanım sizin inancınızın bir ölçütü olarak akmakta. | Open Subtitles | مجرى دمّي كإختبار إيمانك. |
| benim kanım değil. | Open Subtitles | أنا بخير إنّه ليس دمّي |
| Burası benim kanım, canım, işte bu kızıl topraklar. | Open Subtitles | دمائي تنتمي الى هنا ,الى هذه التربة الحمراء |
| Burası benim kanım, canım, işte bu kızıl topraklar. | Open Subtitles | دمائي تنتمي الى هنا ,الى هذه التربة الحمراء |
| Etin benim etim, kanın benim kanım olacak. | Open Subtitles | ستكونين لحماً للحمي ودماً لدمي |
| - Kan benim kanım değil. - Neler oldu? | Open Subtitles | ليست هذه دمائى ماذا حدث هناك ؟ |