| Elbette, tabi ki, benim konuğum olun. Neye ihtiyacınız varsa. | Open Subtitles | أجل , كن ضيفي ... افعل ما تريده , أقصد |
| O zaman benim konuğum gelmiş demek ki. | Open Subtitles | إذاًَ أظن ضيفي وصل |
| Gecede benim konuğum olmalısın, Joy. | Open Subtitles | يجب أن تكون ضيفي في newsies، والفرح. |
| Sizin tutuklunuz değilim. Bir şey varsa, o da benim konuğum oluşunuz. | Open Subtitles | -انا لست سجينة عندك فانت على اى حال انت ضيفى |
| lsrar ediyorum, bu gece de siz benim konuğum olacaksınız. Merak etmeyin. | Open Subtitles | أنا أصر على أن تكون ضيفى الليلة |
| Sorun yok, benim konuğum o. | Open Subtitles | لاتقلق , أنه ضيفي |
| Doktor Burr, Wayne malikânesinde benim konuğum olmaya ne dersiniz? | Open Subtitles | دكتور (بور)، ما رأيك أن تكون ضيفي في قصر (وين) ؟ |
| Al, benim konuğum olarak gidin. | Open Subtitles | - خُذ . اذهب بصفتك ضيفي. |
| - İyi o zaman, o da benim konuğum. | Open Subtitles | حسنا، إنه ضيفي |
| Ama Gwaine de benim konuğum. | Open Subtitles | لكن (جوين)ضيفي أيضاً |
| İçeri al, o benim konuğum! | Open Subtitles | دعه يدخل إنه ضيفى |
| İçeri al, o benim konuğum! | Open Subtitles | دعه يدخل إنه ضيفى |