| Saat 6'ya kadar olmaz. 6'ya kadar benimle kalacak. | Open Subtitles | ليس قبل الساعة السادسة، ستبقى معي حتى الساعة السادسة |
| En azından hafta sonunda Lacey benimle kalacak. | Open Subtitles | حسنا , على الاقل حتى عطلة الاسبوع ليسي ستبقى معي |
| Küçük prens benimle kalacak siz mâlum önemli işinizin icâbına bakarken, | Open Subtitles | الأمير الصغير سيبقى معي بينما تنجزين أنتِ أعمالكِ المهمة، |
| Rönnbo'ya gitmeyecek ve benimle kalacak | Open Subtitles | انه لن يذهب الى ميتم رونبو، انه سيبقى معي. |
| Hayır. Jack benimle kalacak. | Open Subtitles | رقم جاك يبقى معي. |
| - Françoise benimle kalacak. | Open Subtitles | فرنسوا تبقى معي |
| Bu işten kurtulunca, benimle kalacak mısın, gidecek misin? | Open Subtitles | عندما ننتهى من هذا الأمر، هل ستبقى معى أو ستنشق عنى؟ |
| Ne olursa olsun benimle kalacak ve başka eş almayacak mısın? | Open Subtitles | وهل ستبقى معي مهما حدث ولن تتخذ زوجة ثانية |
| Ve sen aklını başına toplayana kadar da Martin benimle kalacak. Evet. | Open Subtitles | ومارتن ستبقى معي حتى يمكنك إيقاف يتصرف مثل مجنون. |
| İç soruşturma yapıyorlar ve sosyal hizmet görevlisi davama bakana kadar benimle kalacak. | Open Subtitles | لذلك سوف يفتحون تحقيقاً داخلياً و.. هي ستبقى معي إلى أن يتمكن عامل إجتماعي من مراجعة قضيتي. |
| Dünya turu olsa bile benimle kalacak mısın? | Open Subtitles | ستبقى معي حتى وإن كان هناك جولة حول العالم؟ |
| - Lily, bir süre benimle kalacak. | Open Subtitles | ليلي ستبقى معي لفترة كارول لنكن واقعيين |
| Trenim 20 dakika sonra. Ida, o zamana kadar benimle kalacak. | Open Subtitles | رحلتي في القطار ستكون بعد 20 دقيقة ايدا" ستبقى معي حتى ذلك الحين" |
| Şef Aziz her şimdi ve sonra benimle kalacak. | Open Subtitles | يا رئيس ، عزيز سيبقى معي بين الفينة والأخرى |
| Artık bu hayatım boyunca benimle kalacak bir sesten ibaretti. | Open Subtitles | إنه الصوت الذي سيبقى معي طيلة حياتي |
| Burası lekeli bir yer ve o leke sonsuza kadar benimle kalacak. | Open Subtitles | هذا مكان تالف. و تلفه سيبقى معي للأبد. |
| Yani sadece benimle kalacak. | Open Subtitles | لكن بالرغم من ذلك بأنه سيبقى معي |
| - Evet. New York'ta benimle kalacak. | Open Subtitles | نعم , إنه سيبقى معي في نيويورك |
| benimle kalacak. | Open Subtitles | مهلا، مهلا، فإنه يبقى معي. |
| Birkaç gün benimle kalacak. | Open Subtitles | وسوف يبقى معي ليومان |
| Ayrılmak istemiyorum. benimle kalacak mısın? | Open Subtitles | لا اريد الذهاب هلا تبقى معي |
| - Elbette. Ve Binbaşı Carter da benimle kalacak. | Open Subtitles | -بالتأكيد، كما أن ميجور (كارتر) ستبقى معى |
| Çocuklarım benimle kalacak. | Open Subtitles | أولادي يبقون معي. |
| Burada benimle kalacak. | Open Subtitles | سيبقى هنا سيبقى هنا معي |