Bir orkestrayı yönetmek, genç bir besteci için büyük bir hayal değil, değil mi? | Open Subtitles | تدريب الأوركسترا ليس تماماً مايحلم به ملحن شاب، أليس كذلك؟ |
Evet. Tıpkı Beethoven'ın sağır olmasına rağmen en büyük besteci olması gibi! | Open Subtitles | نعم, تماماً مثل بيتهوفن لقد كان ملحن عظيم لأنه كان أصمَّ |
İngiliz besteci Delius da körmüş. | Open Subtitles | ديليوس، الملحن البريطاني، كان فاقد البصر أيضا. |
Bay Lementoff onu görmeye geliyor. Çünkü genç bir besteci rahatsızdır. | Open Subtitles | الملحن الشاب كان قلقاً بشأن رؤية السيد ليمنتوف |
Arjantinli besteci, Astor Piazolla'dan. | TED | هذه المرة لـ آستور بياتزوللا و هو مؤلف ارجنتيني |
Mozart ölünce, nihâyet yaşayan en büyük besteci ben oldum. | Open Subtitles | برحيله أخيراً أنا أعظم ملحنة |
Aslında, bu parçada önce öykü gelmiş, besteci de ona uygun müziği bestelemiştir. | Open Subtitles | و للحقيقة فقد أتت القصة أولاً في هذه الحالة و قد صاغ المؤلف موسيقاه لتتماشى معها |
Puccini kadar harika olup da yaşayan bir besteci varsa belki. | Open Subtitles | ربما إن كان هناك أيّ مُلحّن على قيد الحياة (في عظمة (بوتشيني. |
Çok zeki ve içsel bir besteci. | TED | إنه ملحن للموسيقى الامبينتية ، بارع إلى حد ما . |
Biliyor musun, ben besteci olarak doğmadım. | Open Subtitles | لم أولد ملحن البلاط كما تعلمين |
Sonra besteci bir arkadaşım kısa bir şarkı buldu. | Open Subtitles | لكن ثمّ , a ملحن صديقِ لي جاءتْ بهذه الإنشودةِ الصَغيرةِ لي. |
Aslında, o ünlü bir besteci ve orkestra şefi. | Open Subtitles | في الواقع ، انه ملحن مشهور جداً و موصل |
Tamam, hangi besteci Papa izin vermediği için keşiş yaşamını benimsedi? | Open Subtitles | - حسناً أي ملحن دُفع للعيش في نمط الحياة الرهبانية |
Edith, sana besteci Charles Dumont'u ve söz yazarı Michel Vaucaire'i tanıştırayım. Dün görüşememiştin. | Open Subtitles | الملحن شارلز دومونت والشاعر ميشيل فوكير هنا. |
Son bölümü appassionata çaldığınızı fark ettim ama sanırım besteci allegro yazmıştı. | Open Subtitles | لاحظت أنك عزفت بشكل مغاير عن ما كتبه الملحن |
Evet. besteci Robert Schumann'ın soyundan biri 1830'larda metronomun Schumann'da olduğunu onayladı. | Open Subtitles | نعم ، واحدة من أحفاد روبرت شومان الملحن ، أكد أنها لشومان الأصلي المسرع في عام 1830م |
Harika Todd. Bir sonraki besteci lütfen. | Open Subtitles | أحسنت يا تود الملحن القادم يا رجال |
İyi bir besteci olamasam da, en azından iyi bir etobur olayım. | Open Subtitles | اذا لم اكن مؤلف موسيقى عظيم فعلى الاقل انا اكل جيدا |
Bir besteci, basketboldaki oyun kurucu gibi değil midir? | Open Subtitles | أليس مؤلف العرض مثل صانع اللعبة في كرة السلة؟ |
Stéphanie yetenekli bir besteci. | Open Subtitles | أتدري، (ستيفاني) ملحنة موهوبة. |
besteci kendi ağzıyla hırsızlık olmadığını söylemedikçe, yok. | Open Subtitles | إذا لم يقر المؤلف بتهمة السرقة بنفسه، فلا يوجد اي حل آخر |
Çağdaş bir besteci mi? | Open Subtitles | مُلحّن مُعاصر؟ |
Senden yada Billy Joel'den daha iyi bir besteci değilim. | Open Subtitles | أنا لا أكثر من شاعر وملحن منك أنت أو بيلي جويل |
Doğrusunu söyle. Pavarotti bir tenor. Paganini bir besteci. | Open Subtitles | إذن قلها صحيحة, إن (بافاروتي) كان مؤدي صوتي و (باجانيني) مُلحن |
Bu herif senin bir aşçı mı yoksa besteci mi karar veremiyor: | Open Subtitles | هذا الرجل لا يستطيع أن يقرر إذا ما كنتِ طاهية أم مؤلفة موسيقى |
1868'den sonra Kabuki birçok değişim ve deneyselcilikle modern yeni çağa uyum sağlarken Vincent van Gogh gibi ve besteci Claude Debussy diğer sanatçılar çalışmalarının bünyesine Kabuki etkilerini katmaya başladılar. | TED | بعد عام 1868، بدأ فنانون آخرون كـ فينست فان غوخ والملحن كلاودي ديبوسي بتضمين تأثيرات الكابوكي في أعمالهم، في حين خضعت الكابوكي نفسها للكثير من التغيير والتجريب للتكيف مع العصر الحديث. |
Yeni bir teori, yeni teknoloji olabileceği gibi yazarsanız yeni bir kitap veya besteci iseniz yeni şarkı da olabilir. | TED | قد يكون نظرية جديدة أو تطور تكنولوجي جديد، ولكن قد يكون أيضًا كتاب جديدًا إذا كنت كاتبًا، أو قد يكون أغنية جديدة إذا كنت مؤلف أغان. |