| Babam yıl dönümünde annem endişelensin istemiyor fakat aile yadigarlarından birinde bir beze buldu ve bu öğlen doktora gitmesi gerekiyor. | Open Subtitles | أبي لا يريد أن يجعل أمي تقلق في ذكري زواجهما ولكنه وجد تورم |
| Ben de bir keresinde beze bulmuştum. | Open Subtitles | لقد وجدت تورم ذات مرة |
| Çünkü beze gelirse, anında pastaneye geri gönderirim. | Open Subtitles | إن رأيتُ الـ(ميرانغ)، فسأعيدها للخبّاز، أفهمتِ ذلك؟ |
| beze olmasın demiş miydim? | Open Subtitles | هل ذكرتُ بأنّي لا أريد الـ(ميرانغ)؟ |
| Kadın senin için beze yapıyor ama sen gelmiyor musun? | Open Subtitles | ستعمل لك كعكة (تورتة) ولا تحضرين؟ |
| Kadın senin için beze yapıyor ama sen gelmiyor musun? | Open Subtitles | ستعمل لك كعكة (تورتة) ولا تحضرين؟ |
| Keşke bunlar beze olsaydı. Hayatımın en güzel günü olurdu. | Open Subtitles | ليتها كانت بحلوى المعكرونة كان هذا ليصبح أفضل يوم في حياتي |
| Hemen damar yolu açmamız lazım. Vazelinli beze ve kombine ihtiyacım var. | Open Subtitles | علينا أن نَبدأَ بالسيروم أحتاجُ لبَعضِ شاش الفازلين |
| Testislerimde beze var. | Open Subtitles | لديَّ تورم في عضوي الذكري |
| beze getirmedin, değil mi? | Open Subtitles | بدون (ميرانغ)، صحيح؟ |
| - beze mi yapıyor? - Evet. | Open Subtitles | تعمل لي أنا (تورتة)؟ |
| - beze mi yapıyor? - Evet. | Open Subtitles | تعمل لي أنا (تورتة)؟ |
| Keşke bunlar beze olsaydı. Hayatımın en güzel günü olurdu. | Open Subtitles | ليتها كانت بحلوى المعكرونة كان هذا ليصبح أفضل يوم في حياتي |
| Gazlı beze gerek olduğunu bile sanmıyorum. | Open Subtitles | . لا اعتقد حتي أنك تحتاج الي شاش |