| Evet, siz bize kapıyı açıp bildiklerinizi anlatın biz de kendi bildiklerimizi anlatalım. | Open Subtitles | أجل، لذا افتح الباب فحسب وأخبرنا بما تعرفه، وسنخبرك بما نعرفه نحن موافق؟ | 
| Kaza olmadğı konusunda ve bence bildiklerimizi paylaşarak birbirimize yardım edebiliriz. | Open Subtitles | واظن انه يمكن ان نساعد بعضنا البعض وان نتشارك فيما نعرفه | 
| bildiklerimizi alır ve yoğurur. | TED | انه يعتمد على ما نعرفه.. ومن ثم تدور حوله .. | 
| İfade yüklü alanlar, sadece, bildiklerimizi onaylayan alanlar değildir. | TED | المساحات المعبرة ليست تلك التي تؤكد ببساطة مانعرفه سلفا | 
| Sabırlı olursanız hemşireler bilgilerinizi alacak ve bildiklerimizi sizinle paylaşacağız. | Open Subtitles | تحملوا الجهد معنا, الممرضات ستأخذ معلوماتكم وسنخبركم بما نعلمه, حسنًا؟ | 
| Bir toplantıya gittiğimde, toplantı günü bitip de meslektaşlarımla birkaç bira içmek için bir barda toplandığımızda, hiçbir zaman bildiklerimizi konuşmayız. | TED | عندما أذهب الى مؤتمر وبعد نهاية فعالياته وخلال اجتماعي بزملائي في المقهى حول الطاولة، لا نتحدث أبدا عما نعرفه. | 
| Bunu anlamaya çalışmak için evren hakkında bildiklerimizi ele alabiliriz. | TED | فلنرجع إلى ما نعرفه حول الكون لمحاولة فهم ذلك. | 
| Kısacası, dünyayı ve diğer insanlar hakkında bildiklerimizi öğrenme şeklimizdir. | TED | إنها باختصار، كيف نتعلم ما نعرفه حول الأناس الآخرين وحول العالم. | 
| Bilmediklerimizi sorarak, bildiklerimizi söylemiş olacağız. | Open Subtitles | انها لتدلل على ما نعرفه ببيان ما لا نعرفه | 
| Özür dilerim. Bilmediklerimizi değil, bildiklerimizi ele alalım. | Open Subtitles | المعذرة ، فلنتعامل مع ما نعرفه وليس مع ما نجهله | 
| Polisi arayacağım ve bildiklerimizi anlatacağım... ve eminim onu sorgulamak için alıp götürürler,... ve bu da sona erer. | Open Subtitles | سأطلب البوليس لنخبره بما نعرفه عنه وبالتأكيد سيطلبوه للمسائله و | 
| Bizim bildiklerimizi bilmeyen ya da bizim gibi yaşamayan tüm insanlardan daha iyiyiz. | Open Subtitles | نحن افضل من كل شخص لا يعرف الذي نعرفه او يعيش مثل ما نعيش ؟ | 
| Belki de Goodman'a bildiklerimizi anlatırsak bu işle ilgilenmemize izin verir. | Open Subtitles | ربما إن اخبرنا جوودمان ما نعرفه فإنه ربما سيصرح ببعض التغييرات في الأولويات | 
| Birbirimizin başına pek çok dert açabiliriz, ya da bildiklerimizi unuturuz ve iyi birer komşu oluruz. | Open Subtitles | يمكننا أن نسبب مشاكل كثيرة لبعضنا أو يمكننا أن ننسى ما نعرفه و نكون جارين صالحين | 
| Yapmamız gereken, bildiklerimizi gözden geçirip bu adamın hayatınızdaki yerini bulmak. | Open Subtitles | ما يجب أن نفعله الآن أن نستعرض كل شيء نعرفه نجمعه معاً، وكيف يتفق مع شخص في حياتك | 
| Hava aydınlanmak üzere. Herkesi toplayıp bildiklerimizi gözden geçirelim. | Open Subtitles | ستشرق الشمس قريباً، لنجمع الجميع ونستعرض ما نعرفه | 
| Bak, ya bildiklerini bize anlatırsın... ya da biz bildiklerimizi medyaya açıklarız. | Open Subtitles | إسمع ، إمّا أن تخبرنا بالحقيقة الآن أو سنأخذ ما نعرفه إلى وسائل الإعلام | 
| bildiklerimizi gözden geçirelim. Castle, Nina'nın Sadie'yi öldürdüğünü gördü. | Open Subtitles | دعونا نبقى على مانعرفه كاسل رأى نينا تقتل سيدي | 
| Bizim bildiklerimizi bilen bir avuç insan var. | Open Subtitles | . هناك عدد قليل من الناس يعملون مانعرفه | 
| Pornografinin etkileri hakkında bildiklerimizi ve bilmediklerimizi kabul etmek. | TED | اعترف بما نعلمه وبما لا نعلمه حول تأثير الإباحية. | 
| Benzetme yaparak bildiklerimizi bilmediklerimizle bir araya getirdiğimizde metaforik düşünme, keşfetmeyi ateşleyen anahtarı çevirir. | TED | فبدمج كلا ما نعلمه وما لا نعلمه بواسطة القياس والمقارنة فالتفكير المجازي سوف يشعل الشعلة التي سوف تنير الإكتشافات | 
| Ve yine, bu çok büyük bir basitleştirme ve bu işlemler hakkında gerçekten bildiklerimizi göstermeye başlamyor. | TED | ومرة أخرى، هذا تبسيط مفرط ولا يبدأ في إظهار ما نعرف فعليًا عن هذه العمليات. |