"bilim değil" - Translation from Turkish to Arabic

• ليس علماً
• ليس علما
• ليس علم
• ليس علمًا
• وليس علم

Öyleyse... bu kesin bilim değil, gelişiyor.
بالطبع إذن هذا ليس علماً حقيقياً بل تفسيري، أو فن إن شئتِ أن تسميه كذلك

Bu sadece bilim değil. "Neden yaparız"ve "ne yaparız"ın ve dolayısıyla "biz kimiz"in derinliklerine iner.
هذا ليس علماً وحسب, بل يتعدّاه ليعرف سبب أفعالنا, ومن ثمّ معرفة من نكون.

*BİR AY ÖNCE* Beyin haritalaması henüz tam bir bilim değil.
رسم خارطة الدماغ ليس علما حقيقيا حتى الآن.

Yani, bu bilim değil, ama nasıl yayıldığımızla ve kökenimizin izini sürmekle gerçekten ilgilenmemi sağlayacak kadar yeterliydi.
تعلمون هذا ليس .. علما ما لكنه كان كافيا بالنسبة لي أن أكون جد مهتمة بالطريقة التي نتطور فيها وكيف بامكاننا أن نتتبع أصولنا.

Bu tam olarak bir bilim değil ama yine de hayli isabetli sonuçlar verir.
هاذا ليس علم دقيق، لكنه يحدث بدقة عالية.

Yani ilişkiler onlara göre felsefe demek, bilim değil.
أعني . العلاقات فلسفة بالنسبة لهن ليس علم

bilim değil, inanç.
اعني, انه ايمان وليس علم انه الإيمان

Bu tam olarak bilim değil. Bazı karışıklıklar, değişmeler olabilir.
هذا ليس علماً دقيقاً، قد تحدث تعقيدات، تشوّهات.

Zamanı manipüle etmek tam olarak bir bilim değil.
إن التلاعب بالزمن ليس علماً دقيقاً

Kabaca söylüyorum çünkü bu gerçek bilim değil, ama...
حسناً، تقريباً، لأنّه ليس علماً دقيقاً، لكن...

Ama bu bilim değil ki.
لكن هذا ليس علماً

Bu mutlak bilim değil.
وهذا ليس علماً دقيقاً.

Elimizden gelenin en iyisini yapıyoruz, ama bu gözleme dayalı bir bilim değil.
ـ نحن نفعل ما بوسعنا هذا ليس علما دقيقا حسنا .

- Doktor! - Bir seferde bir adım. Bu gerçek bir bilim değil.
دكتور خطوة بخطوة هذا ليس علما محددا

Beşte altısı. Tam olarak belli bilim değil.
ليس علما دقيقا.

Akıl hocalığı kati bir bilim değil.
الإرشاد ليس علما دقيقا

Tabi ya, eminim küçültücü ışına da bilim değil dersiniz.
اجل , واعتقد ان ما اطلبه اشعه في الواسابي ليس علم , اليس كذلك

Aslında güzel bir takımdı ama ölçek olarak yanlıştı. Bu mutlak bir bilim değil ki.
لم يكن قياسها مناسبا هذا ليس علم دقيق