| Binalar daha küçük binalara yer açmak için giderek küçülüyorlar. | Open Subtitles | المباني أصبحت أصغر حتى ايضاً لنوفر مساحة لبنايات أصغر منها |
| binalara tırmanıyorsun güvenlik görevlilerini panik odasına hapsediyorsun insanlara yumruk atıyorsun. | Open Subtitles | تتسلق المباني تحبس أفراد الأمن في غرفة آمنة تلكم الناس ؟ |
| Son üç yıldır Güney Bronx'lu bir inşaat müteahhidi ile çalışıyorum düşük gelirli ve ekonomik bütçeli binalara sanat çalışmaları yapabilmek, sanatı ön plana çıkarmak, hayata katmak için. | TED | وعملت على ذلك منذ 3 سنوات مع مطور من جنوب برونكس لنقل الفن إلى الحياة وتقليل تكاليف المباني والمنازل |
| Projenin başında, bütün binalara numara verdim ve mahalle sakinleri ile gerçek bir iletişim yoktu. | TED | في بداية المشروع، وضعت أرقامًا على كل هذه البنايات على رسمي الأولي، ولم يكن هناك أي تفاعل حقيقي مع الناس. |
| Duman vardı, uçaklar binalara çarpıyordu, insanlar binalardan atlıyordu. | TED | كان هناك دخان، طائرات تخترق البنايات، أشخاص يقفزون خارج المباني. |
| Protestocuların ellerinin resimlerini çektiğim bir proje yaptım ve onları tahtalarla kapatılmış binalara ve dükkanlara yapıştırdım. | TED | بدأت مشروعًا حيث التقطت صورًا لأيدي المحتجّين وألصقتها على طول المباني والمحلات التجارية. |
| Ve tabiki de bu denemeyi işlerinin her alanında kullandılar. Filmlerden binalara, oyunlardan grafiklere. | TED | وبالطبع لقد استخدموا التجريب والاكتشاف في جميع جوانب عملهم: من التصاميم الأولية إلى المباني ومن الألعاب إلى الرسوم. |
| binalara grafiti yaptılar ve Gestapo'yla kaynayan trenlere göğüs gerdiler. | TED | كتبوا على جدران المباني وتحدّوا قطارات مليئة بشرطة الغستابو. |
| Oysa ben insanlarına özgürlük vermeyen toplumun fakirliğini düşündüğümde, bu binalara hayranlıkla bakmıyorum. | TED | و لكن حين أفكر بفقر المجتمع الذي لا يعطي لناسه الحرية لا أعجب بـهذه المباني |
| binalara hiç bakmazdım ama şimdi ilgileniyorum. | Open Subtitles | لم ألاحظ المباني من قبل لكني مهتم بالبناء الآن |
| Çabuk! Su! Yangın binalara sıçramadan! | Open Subtitles | بسرعة, الماء, قبل أن تنتشر النار في المباني الأخرى |
| Şu binalara bak. Bak, bak şuna bak. | Open Subtitles | أنظري الي هذه المباني انظري,أنظري الي هذا |
| binalara fare ekerim, elektriği ve suyu keserim. | Open Subtitles | ،أدسُّ الفئران في المباني .أقطع الماء والكهرباء |
| Dronları en sevmediğin binalara çarptırmaya çalışırım. McKay! | Open Subtitles | سأحاول جعل طلقاتهم تصيب المباني الغير مفضلة لديك على الأقل يا مكاي |
| Balonlu çocuğun binalara uzaklığını öğrenmemize yetecektir. | Open Subtitles | وهذا يخبرنا كم يبعد فتى الفقاعة عن المباني |
| binalara girmek, çalmak, insan vurmak gibi. | Open Subtitles | مثل أقتحام البنايات, وسرقة الأغراض والتصويب على الناس |
| Örneğin, serbest tırmanış ile binalara girmeyi seven birisi için, tutunabileceği yerlerle oynamak ciddi bir problem olabilir. | Open Subtitles | على سبيل المثال ، ان احد الأشخاص يفضل اقتحام البنايات بالتسلق الحر فالعبث بمكان قد يضع يده عليه |
| Bir dahaki soruşturmamızda, umarım asansörlü binalara rast gelirim. | Open Subtitles | فى تحريات المقبله اتمنى ان تكون هناك مصاعد فى المبانى |
| ve evi olanlar da beş aile birlikte çürük binalara tıkılmış durumda. | TED | وأولئك بمآوي تجدهم مكدسين في مبان عفنة، إلى حد الخمس عوائل سوية. |
| - Fiziksel olarak yan binalara bağlı değil. | Open Subtitles | -البيت غير ملتصق بالمبانى المجاوره |
| Her mahallaye eşit davranmak gibi iyi bir niyetleri olsa da insanlar bu sürece dâhil hissetmediler veya bu binalara karşı bir sahiplik hissetmediler. | TED | بالرّغم من نيتهم الحسنة في معاملة جميع الجيران بتساوٍ، لم تشعر المجتمعات أنها معنيّة أو لم تشعر بامتلاك هذه الأبنية. |
| El-Kaide'nin 19 üyesinin, uçakları kaçırarak binalara çarpmayı planlaması komplonun ta kendisi. | TED | تسعة عشر عضوا في تنظيم القاعدة خططو لضرب مباني بالطائرات مما يشكل مؤامرة |
| Müsrif binalara veda edin. | Open Subtitles | قُلْ مع السّلامة إلى البناياتِ المبذّرةِ. |