| Dünya çapında birçok insanla konuşma fırsatın oldu. | TED | لقد اُتيحت لك الفرصة للتحدث مع العديد من الناس حول العالم. |
| birçok insanla kavga ettim, ama sen onlardan farklısın. | Open Subtitles | لقد قاتلت بالسيف مع العديد من الناس, لكنك مختلفة عنهم. |
| Şehirlerin insanlar tarafından yapıldığını, birçok insanla birlikte yapıldığını, | TED | دعونا نفكر ان المدن مصنوعة من الناس الكثير من الناس مجتمعة |
| İletişim kurmalısın. birçok insanla görüşmelisin. | Open Subtitles | عليك أن تتواصل، أن تقابل الكثير من الناس |
| Atom fiziği değil belki ama ben de bu tavsiyeleri derleyebilmek için depresyonda olduğunu bildiğim birçok insanla çalıştım. | TED | ليس من الصعب تعلّم ذلك، ولكنني عملت مع الكثير من الأشخاص ممن أعرفهم والذين يعانون من الاكتئاب كي أنقّح هذه الاقتراحات. |
| Tanışana kadar birçok insanla çıkmışlardı. | Open Subtitles | حسناً, لقد واعدا كليهما الكثير من الأشخاص قبل أن يلتقيا |
| birçok insanla yolculuk yaptım ama sen "risk-severlik" rekoru kırıyorsun. | Open Subtitles | لقد سافرت مع الكثيرين لكنكِ حطمتِ الرقمالقياسيكمحبةالأخطار. |
| Orada birçok insanla tanışabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك التعرف إلى أشخاص كثر هناك |
| O zamandan sonra ikimiz de birçok insanla görüştük. | Open Subtitles | و واعدنا العديد من الناس منذ ذلك الوقت |
| O zamandan sonra ikimiz de birçok insanla görüştük. | Open Subtitles | و واعدنا العديد من الناس منذ ذلك الوقت |
| Bir işi var ve birçok insanla karşılaşıyor. | Open Subtitles | إنّه صاحبُ شركة ويلتقي العديد من الناس |
| Aynen öyle, dosyanın da doğruladığı gibi şu an, bu bölgede yaşayan birçok insanla benzer olarak doğuştan Yahudi'siniz. | Open Subtitles | فعـلاً، تذهـب لتُـثبـت في وقت لاحق في وثيقة على غرار العديد من الناس الذين كانوا يعيشون في هذه المنطقة في ذلك الوقت أنتَ بالـولادة، يهودي |
| birçok insanla tanıştık. | TED | وقابلنا العديد من الناس. |
| Bunu birçok insanla konuşman gerekecek. | Open Subtitles | حسناً، سيكون عليك أن تتحدث إلى الكثير من الناس بشأن الأمر. |
| Senin gibi birçok insanla konuştum. | Open Subtitles | لقد تحدثت إلى الكثير من الناس مثلك من قبل شاذين ارتكبوا جرائم مخزيه |
| Afrika'da batıl inanç, bilimde veya mantıkta hiçbir temeli bulunmayan bir şey olan cadılığa inanan birçok insanla beraber çok yaygındır. | TED | في أفريقيا، تنتشرُ المعتقدات الخرافية على نطاقٍ واسع، مع إيمان الكثير من الناس بالسحر والشعوذة، الشيء الذي ليس لديه أي أساس في المنطق أو في العِلم. |
| birçok insanla tanışıyor. | Open Subtitles | لقد قابل الكثير من الأشخاص |
| Ben birçok insanla konuştum. | Open Subtitles | نعم أخبرتُ الكثير من الأشخاص |
| Ama Tim burada birçok insanla temas kurmuştu. | Open Subtitles | لكن تواصل (تيم) مع الكثير من الأشخاص بجوار ذلك المكان |
| birçok insanla ruh bağlantısı kurabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تقيمي صلة روحية مع الكثيرين. |
| İşinizde zaten birçok insanla karşılaşırsınız. | Open Subtitles | أثناء عملكم , ستقابلون أشخاص كثر |