"bir aşk hikayesi" - Translation from Turkish to Arabic

• قصّة حبّ
• قصة حب
• كقصة حب
• قصة رومانسية
• قصه حب
• بقصة حب

İstersen bunu kullanabilirsin. Ama unutma, bir aşk hikayesi olmalı.
تستطيع إستعمال ذلك، لكن تذكر عليك أن تستعمل قصّة حبّ.

Peki, çeşitli şeyler, ama temelde bir aşk hikayesi iki erkek arasında seçim yapmak zorunda bir kadın hakkında.
حسنا، أشياء مختلفة لكن أساسا هو قصّة حبّ حول إمرأة التي يجب أن تختار بين رجلين

Benden beklenen bir aşk hikayesi değildi hayal edebileceğimden fazlasıyla özgürlük, macera ve sevgiyle dolu bir aşk hikayesi ortaya çıktı.
لم تكن قصة حب متوقعة بالنسبة لي، ولكنها قصة مغمورة بمزيد من الحرية والمغامرة والحب ربما أكثر مما كنت أتخيل.

Anne, hiç bir aşk hikayesi mutlu sonla bitmez mi?
أمي ، أليس هناك قصة حب لديها نهاية سعيدة؟

bir aşk hikayesi olarak başlamıştı ama gittikçe kötüleşiyor.
.. بدأت الرواية كقصة حب ولكنها أظلمت قليلاً

Aslında bir aşk hikâyesi yazdığının farkında değildi.
لم يدرك بأنه يكتب قصة رومانسية.

Siz bir aşk hikayesi üzerinde çalışır veya aşığınızı kaçırır gibi romantizmle, renklenmeyle aynı etkide olan beşinci bir Öklit planına yeltendiniz.
تجاوزت فيه و صبغته بهاله و بطابع رومانسى حيث كان لهما نفس التاثير كما لو ان تاليف قصه حب عندك

Herkesin böyle bir aşk hikayesi olması gerektiğini söyledi.
قالت ان الجميع يجب أن يحظوا بقصة حب كتلك

İkinizin çok sağlam bir aşk hikayesi var.
يا إلهي تجمعكما قصّة حبّ رائعة

Ama bu bir aşk hikayesi değil mi?
لكنّها قصّة حبّ ، صحيح ؟

Gitmenize izin vereceğim, çünkü bu bir aşk hikayesi... ..ama unutmayın, gözüm üzerinizde olacak.
ساترككم لان هذه قصة حب لكن اذا عاد اللص للحياة

Karışık bir aşk hikayesi olsun. Vampir kadınla, ölümlü bir erkeğin.
قصة حب مُختلطة، بين مصاصة الدماء الشابة وبين شاب طبيعي

Bu gerçek bir canavar, bir aşk hikayesi yaşamak değildir veya asil bir ırkın soyundan, cehennemden bir canavar.
هو وحش حقيقي و هو لا يعيش قصة حب أو هو منحدر من سلالة نبيلة ، إنه وحش قادم من الجحيم

hey , Ooh ( darbeler ahududu ) . Bu bir aşk hikayesi yapmayın .
لا تجعل هذا كقصة حب

Bunların hepsi bir aşk hikayesi olarak başladı.
كل هذا بدأ كقصة حب .

Saçma sapan bir aşk hikâyesi yaşıyorsun Kat.
أنت تعيشين قصة رومانسية فاشلة "(كات)".

sonsuz bir aşk hikayesi.
قصه حب أبديه

Ben burada sıkıcı raporlarla uykuya dalmayı beklerken, yerine bir aşk hikayesi ile kandırılıyorum.
هاأنذا أتوقع أن أهدأ للنوم مع تقارير مضجرة بدلاً من ذلك أنا مفتون بقصة حب

Ama şunu hemen söyleyeyim... bu bir aşk hikayesi değil.
لكن عليكَ أن تعلَم مُقدّماً... إن هذه ليست بقصة حب.