| Metropolis' te bir adresi var ve Çevre Polisi için çalışmıyor. | Open Subtitles | لديه عنوان في العاصمة ولا يعمل في وكالة حماية البيئة |
| Her bilgisayarın gönderilen her e- mail içine yerleştirilen tek bir adresi vardır. | Open Subtitles | ماذا تعني بالعنوان؟ حسنا، كلّ حاسوب لديه عنوان فريد متضمن كلّ بريد إلكتروني خارج |
| Şey, hayatım, bir adresi olsaydı evsiz olmazdı. | Open Subtitles | حسناً عزيزتي لو كان لديه عنوان لما أطلقوا عليه متشرد |
| Lanet bir adresi bulamadığınız gibi cesetleri de arka bahçeme bırakıyorsunuz. | Open Subtitles | الأمر سيء بما يكفي حتى لا يمكنك التحقق من عنوان لعين، لكنّك أيضًا مدّدتهم شرائح لحم خنزير في فنائي الخلفي؟ |
| Ama adamın Martinez'in sabit bir adresi varmış sonra Bogota'ya geri taşınmış. | Open Subtitles | لكن رجلك، (مارتينيز) كان لديه عنوان محلي هنا في السنة الفائتة (إلى أن تحرك عائداً إلى موطنه (بوجوتا |
| Her geçidin, ana gezegeninin uzaydaki yerine dayanan bir adresi var. | Open Subtitles | حسناً كل بوابه لها عنوان بناءً على موقع الكوكب فى الفضاء |
| Şirketinizin bir posta kutusu dışında, fiziksel bir adresi yok ve sadece sizin her istediğiniz an ulaşabileceğiniz... ..bir hesap dışında, mal varlığı da yok. | Open Subtitles | شركتك ليس لها أي عنوان فعلي ، باستثناء صندوق بريد ليس لها أية أصول باستثناء حساب بنكي بإمكاني الوصول إليه في أي وقتٍ تشائين |
| Lonnie Garth adında bir keş. Kayıtlı bir adresi yok fakat Aşağı mahalledeki eski evlerde takılıyor. | Open Subtitles | ليس لديه عنوان معروف ولكنه يجلس في تلك المنازل المشبوهه وسط المدينة |
| Bilinen bir adresi yok. Bu yüzden belki onunla görüşmüşsündür diye umut ettim. | Open Subtitles | ليس لديه عنوان معروف, لا كنت أمل من أنك تعرفه |
| Peki bu hayali erkek arkadaşın hayali bir adresi de var mıdır sizce? | Open Subtitles | إذن، هذا الخليل القاتل الخيالي، هل تعتقد أنّ لديه عنوان خيالي؟ |
| Belirli bir adresi yok maaş çekleri eski bir çiftliğe gönderiliyor ve şuna bak; | Open Subtitles | ليس لديه عنوان يتم ارسال قيمة اجره الى مزرعة قديمة |
| - Hayır, olmaz. Kalıcı bir adresi olmak zorunda. Dr. Isles. | Open Subtitles | لا ، لا يمكنك ذلك لا بد أن يكون لديه عنوان دائم دكتورة آيلز |
| - Kalıcı bir adresi yok. | Open Subtitles | لا يبدو أن لديه عنوان ثابت |
| Öğretim harcının ödendiğine dair bir kanıt, Boston'da kayıtlı bir adresi yok. | Open Subtitles | لا يوجد سجل للمصاريف الدراسية لا سجل من عنوان بوسطن |
| Joe Morris... sabit bir adresi yok. | Open Subtitles | جو موريس من عنوان غير مُحدد |
| Benim için yerel bir adresi bulman lazım. | Open Subtitles | ماغي). أريدك أن تبحث) لي عن عنوان محلي. |
| Ama geçerli bir adresi yok... | Open Subtitles | ..لكن لا يوجد لها عنوان حالي مدرج هنا ! |
| Elinizde bir adresi, çalıştığı bir yer veya... herhangi bir şey var mı? | Open Subtitles | هل لديك أي عنوان أو مكان عمل لها أو... . |